CES 2025’te detaylarına bu haftanın başında yer verdiğimiz Verge Motorcycles’ın bir yan kuruluşu olan Donut Lab’ın ikinci nesil göbeksiz motoru sergilenirken benzer bir girişim de Elaphe Propulsion Technologies’den geldi.

Firma, yeni nesil in-wheel motoru (tekerlek içi motor) Sonic.1 ile yüksek bir performans sunarken bunu geleneksel standartlara uyarak yapıyor. Sonic.1, standart 21 inçlik bir jantın içerisine 400 mm’lik bir fren diski entegre edecek şekilde tasarlanmış durumda.

Şirket, Sonic.1’in yüksek performanslı frenlerle uyumlu dünyanın ilk ve tek doğrudan tahrikli tekerlek içi motoru olduğunu söylüyor.

Firmanın çözümü fuarda Italdesign Quintessenza aracının üzerinde sergilendi. İtalyan firmaya göre Quintessenza, kombine olarak 1.600 kW’a (2.145 hp) kadar güç sunuyor.

Sonic.1, tekerlek başına 200 kW’lık (272 HP) sürekli bir çıkış sağlayabilirken zirve noktada ise 255 kW’a (347 HP) kadar ulaşabiliyor.

Bu haliyle Sonic.1, tekerlek başına 1.000 Nm sürekli tork, zirve noktada ise 1.700 Nm tork sunabiliyor. Aktarılanlara göre arkadan çekişli konfigürasyonlarda 1 MW’a kadar güç sunabilir. Bu arada tekerlek başına ağırlığının 40kg olduğunu da belirtelim.

Sonic.1’in en dikkat çekici yönlerinden biri, fren sistemiyle doğrudan entegre bir yapıya sahip olması. Şirket, bu özelliğin sektörde bir ilk olduğunu vurguluyor.

Ayrıca motorun direkt olarak tekerlek içine yerleştirilmesi, aracın kontrol kabiliyetini artırıyor ve geleneksel elektrik aks sistemlerine göre daha hızlı tepki süreleri sunuyor.

Firma, ‘Elaphe Traction Control’ sayesinde, yeni tekerlek içi motorun geleneksel e-akslara kıyasla yüzde 10 daha hızlı hızlanma ve yüzde 15 daha kısa durma mesafesi sağladığını da söylüyor.

Sonic.1 gibi motorlar elektrikli araçların geleceği için büyük bir yenilik olarak kabul edilse de, her tür araç için mükemmel bir çözüm olmayabilirler.

Tekerlek içi motor merkezi tahrik ünitelerine olan ihtiyacı ortadan kaldırarak daha az hareketli parçaya sahip bir yapı sunuyor.

Bu durum, bakım maliyetlerini düşürme potansiyeli taşıyor. Geleneksel elektrikli araçlara kıyasla daha az karmaşık bir yapı, üretim maliyetlerini de azaltabilir ve bu da üreticilerin daha uygun fiyatlı elektrikli araçlar sunmasına olanak tanıyabilir.

Özellikle ticari araçlar, teslimat kamyonları veya traktörler gibi ağırlığın daha az sorun teşkil ettiği uygulamalarda avantajlar daha da büyük olabilir.

Bu nedenle Ford’un bunları F-150 Lightning’in gelecek versiyonlarında kullanmayı düşünebileceğine dair söylentiler var.