Adıyaman’da Turizm Sektörü Yeniden Canlanıyor
Kommagene Krallığı başta olmak üzere tarihi süreç içerisinde bugüne kadar çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan Adıyaman’da turizmin sorunlarının değerlendirileceği ve çözüm önerilerinin görüşüleceği “Adıyaman’da Turizm Sektörünün Yeniden Canlandırılması Projesi” ilk çalıştayını gerçekleştirdi.
Düzenlenen çalıştaya Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Başkanı ve Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın, Milletvekilleri Halil İbrahim Fırat, Muhammed Fatih Toprak, Yakup Taş, Abdurrahman Tutdere, Belediye Başkanı Süleyman Kılınç, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Turgut, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve turizm sektörü temsilcileri katıldı.
Adıyaman Valiliği’nin himayesinde İpekyolu Kalkınma Ajansının koordinesinde düzenlenen çalıştayda, ilin sahip olduğu kültürel ve doğal zenginliğin turizme kazandırılması için nasıl bir yol haritası izleneceğine dair değerlendirmeler yapıldı.
Yaklaşık 6 milyon Euro bütçeye sahip olan Adıyaman’da Turizm Sektörünün Yeniden Canlandırılması Projesi, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti mali işbirliği çerçevesinde finanse edilen ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında gerçekleştiriliyor. Program Ar-Ge ve inovasyona yönelik projeler başta olmak üzere dış ticaret açığını azaltarak ve verimliliği artırarak ülkemizin rekabet gücünü yükseltmeyi hedefliyor. Proje ile KOBİ’lerin ve girişimcilerin rekabet gücünün artırılarak Adıyaman’da sosyal ve ekonomik kalkınma sağlanması amaçlanıyor.
Projenin inşaat bileşeni kapsamında kent merkezinde Kommagene-Odak (K-ODAK) Binası ve 9 farklı ören yerinde ziyaretçi karşılama merkezleri inşa edilmekte, çevre düzenlemeleri yapılmaktadır. Projenin teknik yardım bileşeni ile Adıyaman destinasyonunun tanıtım ve markalaşmasının sağlanması ile Adıyaman’da sosyal ve ekonomik altyapının güçlendirilmesi hedeflenmektedir. Proje sonunda turizm sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lerin rekabet gücünün ve Adıyaman’a gelen turist sayısının artırılması, geceleme süresinin uzatılması ve turizm sektöründen elde edilen gelir ve katma değerin yükseltilmesi amaçlanmaktadır.
İki gün sürecek çalıştayın birinci günü programı protokol konuşmaları ile başladı.
Çalıştayda konuşan AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Başkanı ve Adıyaman Milletvekili Ahmet Aydın “2 bin yıl öncesinden bu güne kadar miras kalmış eseri 2 bin yıl sonraya miras bırakabilecek miyiz, asıl mesele budur. İPA projesi kapsamında önemli çalışmalar yürütülüyor. Yine Eski Kahta Kalesinde muazzam bir güzellik var. Besni’de Kızılin var. Adıyaman’ın her tarafında, her ilçesinde tarihi ve turistik yer var. Nemrut Dağı, sadece bizim Adıyaman’ın değildir, Dünya Kültür miras Listesinde olan bir yer. UNESCO’nun tescil ettiği bir yapıdır. Burada yapılacak olan herhangi bir şey için oradan izin çıkması lazım. UNESCO’ya rağmen bir civi çaksak, dünya kültür mirası listesinden çıkartılır. O güzelliğe zarar vermeden, raylı sisteminden, yamaç asansörü seçeneklerine bakıyoruz. Müze ile ilgili takibini yapıyoruz. Turizmin canlanması açısından önemli bir yatırım olarak görüyoruz. İhaleye çıktı, katılımcı olmadığı için ihale sonuçlanmadı. Turizmde yapacak çok işimiz var. İşi sadece bir yerden beklemek olmuyor. Turistin konaklayacağı yerler yapmamız lazım. Turist eğlence arar, yemek arar. Bu işletmelerin yapılması lazım” dedi.
Vali Mahmut Çuhadar ise, Adıyaman’ın tarihi yapısındaki zenginliğine dikkat çekerek, “Şuan gözle gördüğümüzün belki de en az on katı toprağın altındadır. Bizim saklı tarihimiz o kadar çok ki, 40 bin yıl öncesine dayanan kaya figürlerimiz var. İnsanlık tarihi burada gelişmiş. Eksiklerimiz olabilir ama devlet durmamış ve çalışmış. Dokuz ören yerimizde turist karşılama merkezi yapıyoruz, odak merkezi yapıyoruz. Bunla da yetinmeden 1 milyon 400 bin Euro’luk tanıtma ihalesi yaptık. 2022 yılı Adıyaman’ın tanıtım yılı olacak. Samsat’da Belediye Başkanımız hareketlilik kattı. Besni Kaymakamımız Kızılin turu için 2 tekne alıyor. Adıyaman’da sanayicilerimiz taşın altına elini koyacak. Standardın üzerinde birkaç konaklama tesisine ihtiyacımız var. Perre Antik Kent uzun zamandır gün yüzüne çıkmayı bekliyor. Kommagenenin en önemli şehirlerinden birisidir. Gün yüzüne çıkarsa Zeugma’dan çok daha albenisi olan eserlerin çıkacağına inanıyorum. Perre’de ki sorun kamulaştırmayla ilgili değil, iskanla ilgilidir. Vatandaş bize ev yapılsın diyor. Bu isteklerinde haklılar. İnşallah bu sorunu çözersek, Perre Batı’nın Anadolu’ya geldiğinde göreceği ilk yerden birisi olacak. Karakuş Tümülüsü’nde iki mezar tespit ettik. Dünyanın ilgi duyacağı şekilde bu tümülüsü açacağız” dedi.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alparslan ise, Türkiye’nin turizmin alanında son yıllarda önemli adımlar attığına vurgu yaparak, “8. Cumhurbaşkanımız Rahmetli Turgut Özal’ın geleceği öngörücü vizyonu ile ortaya koyduğu projeler ile Türkiye’de turizm neredeyse sıfır noktasındayken, 2019 rakamlarıyla söylüyorum, dünya en fazla ziyaret edilen 6’ncı ülke, en fazla turizm geliri olan 13’üncü ülke konumuna geldi. 2019 yılında Türkiye 35 milyar dolara yakın bir turizm geliri elde etti. 52 milyon ziyaretçi kabul etti. Turizm uzun soluklu bir iştir. Bakanlık olarak turizmin tüm Anadolu’ya yayılmasını sağladık. Pandemi tüm insanlığın hayatında olumsuz sonuçlara neden oldu. Turizmde bundan büyük oranda etkilendi” dedi.
Adıyaman turizmi ile ilgi ise Alparslan, “Adıyaman’ın kültür ve turizmde olan potansiyelini, hangi süreç ve stratejiyle buraya daha fazla yerli ve yabancı turisti çekebiliriz, bunun çalışmasını yapmamız lazım. Nemrut Dağı’nda ki çalışmaları UNESCO dahilinde yürütmemiz gerekiyor. Müze konusunu da sonuçlandıracağız inşallah. Güneydoğu Anadolu bölgemiz dünyada eşi benzeri olmayan eşsiz bir alandır. Tanıtımlar, geliştireceğimiz turizm ürünleriyle belkide orta vadede dünyanın en önemli turizm destinasyonlarından birisi olacak. Turizm, kendi dışında ki faktörlerden en fazla etkilenen sektördür. Türkiye’nin her bölgesinde, her toprağında güvenlik ve huzur vardır” diye konuştu.
Mahmut Çuhadar: Adıyaman turizmi canlandığında Türkiye turizmi de kazanır
Tarih boyunca uyumun, barışın ve dengenin hüküm sürdüğü, binlerce yıllık gizemiyle dikkat çeken Kommagene Krallığı, coşkulu bir keşif şölenine ev sahipliği yaptı. “Adıyaman’da Turizm Sektörünün Canlandırılması Projesi” kapsamında Adıyaman’da buluşan Türkiye’nin dört bir yanından sanatçılar, tarihçiler, yazarlar, turizmciler ve gastronomi şefleri; bölgenin eşsiz lezzetlerini, tarihi ve kültürel mirasını keşfetti.
“Turist sayısını yüzde 100 arttırmayı hedefliyoruz”
Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar, şölenin açılış töreninde yaptığı konuşmada, Adıyaman’ın keşfedilmemiş birçok zenginliği olduğunu, bugüne kadar bildiklerimizin dışında hala araştırılan, kazı çalışmaları devam eden alanlar olduğunun altını çizdi. Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti eş finansmanıyla desteklenen “Adıyaman’da Turizmin Canlandırılması Projesi” kapsamında 9 ören yerine karşılama merkezleri yapıldığına, aynı zamanda Kommagene Kültür Merkezi’nin yapımının tamamlanarak açıldığına dikkat çeken Vali Çuhadar, şunları söyledi: “Adıyaman’ı kültür, sanat ve gastronomi turizminin başkenti yapmayı hedefliyoruz. Tarihiyle, coğrafyasıyla, iklimiyle, yerel lezzetleriyle bu potansiyele sahibiz. Düzenlediğimiz bu Keşif Şöleni bir başlangıç ve devamını getireceğiz. Yıllık 100 bin olan turist sayısını yüzde 100 artırarak 200 bin turist konuk ağırlamayı, turizmin cazibe merkezi olmayı amaçlıyoruz. Adıyaman’ın turizmi canlandığında yalnızca Türkiye değil dünya turizmine de çok büyük katkıları olacak. Adıyaman’ın yeni turizm destinasyonu haline gelmesi için Kommagene Krallığı’nın eşsiz tarihi mirası paha biçilmez bir değer taşıyor. Adıyaman’ın tarihi birikimi, kültürel zenginliği, doğal güzellikleri ve gastronomisi, turizmi için büyük değer yaratırken, bu sayede gelişen turizm imkânları bölgenin bir bütün olarak kalkınmasında büyük rol oynayacak.”” dedi.
4 günlük keşif şöleni
“Adıyaman’da Turizm Sektörünün Canlandırılması Projesi”; alanlarının önde gelen sanatçıları, tarihçileri, yazarları ve gastronomi şeflerini Adıyaman’da buluşturdu. Celil Nalçakan, Güvenç Dağüstün, Ilgıt Dağüstün, Coşkun Aral, Hazer Amani gibi alanının öncü isimleri Adıyaman’ın kültür, sanat ve gastronomi yolculuğu için bir araya geldi.
“Adıyaman’da Turizm Sektörünün Canlandırılması Projesi”; Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti mali işbirliği çerçevesinde finanse edilen ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında destekleniyor. Adıyaman Valiliğinin yürütücüsü olduğu proje ile Adıyaman’da turizm sektörünün rekabet gücünü artırmak ve bu sayede bölgenin sosyoekonomik gelişimine katkıda bulunmak amaçlanıyor.
Proje kapsamında gizemli krallık Kommagene’nin sırlarının izinde dört günlük bir keşif şöleni düzenlendi. Davetlileri, M.Ö. 163 yıllarında başlayan tarihi bir yolculuğa çıkaran keşif turu kapsamında, binlerce yıldır gizemini koruyan kültürel miras, zengin anlatımlarla tanıtıldı.
“Kodak, Komagene’nin odağı”
Keşif şöleninde; proje kapsamında yeniden inşa edilen ve aynı zamanda Adıyaman’ın ilk halk kütüphanesi olma özelliği taşıyan bina, bugünkü adıyla Kommagene Kültür Merkezi ziyaret edildi. 2006 yılında başlayan ve “Adıyaman’da Turizm Sektörünün Canlandırılması Projesi”nin ortaya çıkmasına da temel oluşturan Kommagene Yönetim ve Uygulama Planı ile ilgili bilgiler veren ODTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Neriman Şahin Güçhan, “Kommagene Kültür Merkezi yani KODAK binası yani Kommagene’nin odağı. Çünkü her şeye, gelen ziyaretçilerin bu coğrafyadaki keşif turlarına buradan başlayacağız” dedi. Daha sonra Kommagene Krallığı’na ait çok sayıda zengin arkeolojik ve etnografik eserlerin bulunduğu Adıyaman Müzesi ziyaret edildi.
Kadın girişimcilere destek
Adıyaman’ın tarihi çarşılarını, Oturakçı pazarını gazeteci Coşkun Aral ile gezen konuklar, bölgenin yöresel ürünleri arasında yer alan bakır, tesbih, halı ve ahşap atölyelerinde yerel esnafla sohbet etti”. Çarşıyı gezen konuklar, kadın girişimci Zahide Durmaz’ın hikâyesini dinlediler. Zahide Durmaz Akar, Adıyaman’da yöre kadınlarının giydikleri, yok olmaya yüz tutmuş yöresel kıyafetlerini “Besi bebek”lerle dünyaya tanıtıyor. Büyükannesinden aldığı ilhamla Anadolu’nun renklerini bu bebeklere nakşeden, geleneksel Besi bebeklerini 26 yıldır üreten Zahide Durmaz Akar, Adıyamanlı kadınlara iş imkânı da sağlıyor. Adıyamanlı kadınların limon ve portakal ağacından tasarladığı Besi bebekleri, katılımcılar ve turistler tarafından büyük ilgi görürken Kommagene Şöleni’ne de renk getirdi. Bunun yanı sıra şölen kapsamında Adıyaman’ın Besni ilçesine bağlı Atmalı Köyü’nde emeklerini birleştiren kadınların hayata geçirdiği Atmalı Kadın Kooperatifi Yöresel Ürün Pazarı dikkat çekti. Kadın girişimlerini her alanda desteklemeyi sürdüren Adıyaman, ev ekonomisini güçlendirmek üzere önümüzdeki dönem yeni projelere imza atacak.
Nemrut’ta gün batımı
UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesinde yer alan, “güneşin doğuşu ve batışının dünyada en güzel izlendiği yer” olarak nitelendirilen Nemrut Dağı gerçekleştirilen gösteride. Kommagene Krallığı’na ait tümülüs ve dev heykeller arasında usta oyuncu Celil Nalçakan’ın yankılanan tiradıyla, konuklar Nemrut’ta gün batımına şahitlik etti.
Kahta Kalesi’nde opera notaları yükseldi
Keşif şöleninde, tarihi 13. yüzyıla uzanan Kâhta Kalesi’nin büyülü ambiyansı, operanın ölümsüz notalarıyla birleşti. Tarihi kalenin yüksek surları arasında opera sanatçısı Güvenç Dağüstün’ün güçlü sesi ve Ilgıt Dağüstün’ün piyanosundan yükselen ezgiler konuklar tarafından hayranlıkla dinlendi.
Saklı lezzetlere şef Amani yorumu
Gastronomi turizminde de öne çıkan Adıyaman’daki 200 yıllık tarihe sahip Tuz Hanı’nda, şef Hazer Amani yorumuyla Kommagene’nin eşsiz lezzetlerini deneyimlediler. Ünlü şef Amani’nin, yoğurtlu buğday çorbası, kavurmalı hitap, içli köfte (kızarmış ve haşlanmış), Adıyaman tava, kara kavurma, pilav topak helvası ve ayranın olduğu bölgenin yerel lezzetlerinden oluşan özel menüsü büyük beğeni topladı.
Ayrıca tarihi Keleş Konağı’ndaki Adıyaman’ın geleneksel Harfane gecesinde, ünlü dokuma sanatçısı Fırat Neziroğlu’nun canlı dokuma performansı hayranlıkla izlenirken, uzun süre ve canlı yoğurulan çiğ köfte, salata, mercimek çorbası, tandır kebabı, içli pilav, geleneksel peynir helvası, Adıyaman kervansaray kahvesinden oluşan yöresel lezzetler de konuklardan tam not aldı.
Fırat’ın mavi sularında sergi
Adıyaman’ın gözbebeği Besni ilçesine bağlı bir köy olan Kızılin, Fırat’ın masmavi sularının kıyısında turizmin yeni cazibe noktası olarak yerini alıyor. Kommagene Krallığı’nın başkenti Samosata’yı güneydeki Zeugma şehrine bağlayan ve zamanında dünyanın dört harikasından biri olarak tanımlanan köprüsü ile ünlü Kızılin’de ise sanatçı Beste Dündar’ın “Nehir Kuşları & Uçuş Desenleri Sergisi” şölende dikkatleri üzerine çekti.
Geçmişten bugüne Besni
Kommagene Krallığı’ndan, 20. yüzyılın ortalarına kadar yerleşim yeri olarak kabul edilen Eski Besni, dünden bugüne harabeler ve hikâyeleriyle biliniyor. Eski cami, hamam ve köprülerden bazıları bugün hala meraklılarını ağırlamaya devam ediyor. Bereketli toprakları ve üzümüyle meşhur olan yöre, hasat zamanında ise adeta bir şenlik alanına dönüşüyor. Şölen kapsamında Doç. Dr. Ebru Güzel’in gerçekleştirdiği “Yeni Öncüler: Toprağa Dönüş Hareketi ve Ekolojik Bilinç” sohbeti ise Anadolu Topraklarının eşsiz mirasını gözler önüne serdi.
Her adımda bir keşif noktası
Keşif turunda yalnızca kadınlara ait bir tümülüs olan Karakuş’ta koreograf Gökhan Ayatar ve ekibinin dans gösterisini izleyen konuklar, arkeolog Nezih Başgelen’den tarihi 1800 yıl önceye dayanan Cendere Köprüsü’nün mimari geçmişini dinlediler. Anadolu’nun en uzun Grekçe yazıtının bulunduğu, şölenlerin alanı Arsemia’da, Cansu Ergin’in dansı ve Sami Hosseini’nin ritimleri yankılandı. Konuklar, Kızılin’de, ressam Beste Dündar’ın “Nehir Kuşları & Uçuş Desenleri Sergisi”ni ve Cansu Sönmez’in kinetik heykel sergisini ziyaret ettiler. Ardından Fırat’ta tekne turuna katıldılar. Tarihte Kommagene Krallığı’nın beş büyük kentinden biri olan; Perre Antik Kenti ve nekropol alanı, Adıyaman kent merkezinde Ulu Cami, Şire Pazarı, Mor Petrus ve Mor Pavlus Kilisesi de gezilen yerler arasındaydı. Konukların bu büyülü ve kadim coğrafyaya hayran kaldığı Keşif Şöleni, Kuyulu’da Turuş kaya mezarlarının gezilmesiyle sona erdi.