Herhangi bir metni seçin ve dinlemek için simgeye tıklayın!

Tarihte 9 mart olayları

9 Mart, Tarihte Bugün Miladi takvime göre yılın 68. gün.
Şubat – Mart – Nisan
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31

Olaylar

FC Internazionale Milano
  • 1621 – İstanköylü Çelebi (Güzelce) Ali Paşa, sadrazamlıktan alınarak yerine Ohrili Hüseyin Paşa atandı.
Güzelce Ali Paşa
Osmanlı Sadrazamı
Görev süresi
23 Aralık 1619 – 9 Mart 1621
Hükümdar II. Osman
Yerine geldiği Öküz Mehmed Paşa
Yerine gelen Ohrili Hüseyin Paşa
Kişisel bilgiler
Ölüm Mart 1621
İstanbul
Defin yeri Yahya Efendi Tekkesi Haziresi, İstanbul

Güzelce Ali Paşa ya da Çelebi Ali Paşa, II. Osman saltanatı döneminde 23 Aralık 1619-9 Mart 1621 tarihleri arasında toplam bir yıl iki ay on yedi gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Yaşamı

Türk asıllıdır. “Güzelce” lakabı çok “yakışıklı” olmasında dolayı verilmiştir.

Babası Tunus Beylerbeyi Ahmet Paşa’dır. Babası bu görevdeyken Tunus’ta ortaya çıkan mehdilik iddia eden Yahya adlı bir isyancı üzerine gitmiş ve bu çarpışmada ölmüştür. Annesi, Kaya Paşa’nın kızıdır ve peygamber sülalesindendir.

İyi bir eğitim alan Ali Paşa önce İstanköy sancak beyi, sonra sırasıyla Dimyat Beylerbeyliği, 1602’de Yemen Beylerbeyi ve sonra Tunus Beylerbeyliği yapmıştır. Tunus Beylerbeyi iken babasının ölümüne sebep olan Yahya’yı ve emrinde buluna askerî gücü ortadan kaldırıp babasının intikamını almıştır. Daha sonra Mora Beylerbeyi olmuş ve Kıbrıs Beylerbeyliği’nde bulunmuştur.

Kasım 1617’de vezirlik unvanı da verilerek Kaptan-ı Derya olarak atanmıştır. 1619’daki donanmanın deniz seferinde Kaptan-ı Derya olan İstanköylü Çelebi (Güzelce) Ali Paşa Akdeniz’de Hristiyan korsanlara ait olan 6 kalyon ele geçirdi. Mevsim gereği İstanbul’a dönen donanma ile bu kalyonları İstanbul’a getirdi. Bu kalyonlarda bulunan 200 esiri, her bir esirin omuzuna 1 kese gümüş kuruş ve diğer değerli mallar koydurarak, Padişah’a sundu. Padişah, Güzelce Ali Paşa’nın bu jestinden pek memnun olup onu altın zincir ve hilat ile taltif etti. Fakat sadrazam Öküz Mehmet Paşa bu eşyanın Osmanlı devleti ile barış halinde olan ve bir ticaret anlaşması yapmış olan Venedik ve Fransa devletleri tüccarlarına ait olduğunu bildirdi. Venedik Elçisi de divana gelip devletinin şikayetini sundu. Ayrıca Sadrazam Öküz Mehmet Paşa ayrıca kaptan-ı deryanın Venedik haraçlarının büyük bir oranını hazineye vermeyip kendi servetine eklediği için şikayetçi oldu. II. Osman bu itirazlara aldırmadı. Ayrıca İstanköylü Çelebi (Güzelce) Ali Paşa padişaha daha yeni hediyeler verme ve hazineye daha çok varidat temin etme vaatleri vermişti. Bunun üzerine 23 Aralık 1619’da Öküz Kara Mehmet Paşa sadrazamlıktan azledildi ve İstanköylü Çelebi (Güzelce) Ali Paşa yeni sadarete tayin edildi.

Osmanlı İmparatorluğu’nun Tunus valisi İstanköylü Ahmed Paşa’nın oğlu olan ve Kasım 1617’de Kaptan-ı Derya olarak atanan “Kapudan Güzelce Ali Paşa, kendisine yapılan uyarıları dikkate almadan “Ben kadırga içinde doğmuş büyümüşüm” diyerek donanma gemileri ile Akdeniz’e açılarak Navarin’den kâfir yakasına gitmek istedi. Akşam vaktinde büyük bir fırtına ve şiddetli bir rüzgâr çıktı ve gemiler dağıldı. Rüzgâr ve fırtına ertesi gün de devam etti. Cebeci gemilerinden dört kadırga, iki yeniçeri kadırgası ve beş bey gemisi battı. Sadece iki gemiden az sayıda asker firkate ve sandal ile kurtuldu. İki bey gemisi ve bir mavna rüzgâr önünde sürüklenerek Magrib Trablusu kıyılarına giderek kurtuldu. Mavnada bölük halkı vardı. Yedi gün yedi gece denizde kaldıkları sırada gemi su almaya başlamıştı (falya vermeye başlamıştı) Bu gemilerden birinin içinde bir mahir Frenk, âzâd olmak şartıyla su alan yerleri kapadı. Mağrip Trablusu Beyi Süveydânoğlu gemilerin mühimmatlarını tamamlayarak yirmi beş gün sonra geri gönderdi. Gemiler Koron’da Kapudan Ali Paşa’nın yanında toplandılar. Bu rüzgâr ve fırtınada on bir kadırga zayi oldu.”

Ali Paşa devlet hazinesine yeniden varidat temini için çalıştı ve bunda başarılı oldu. Fakat bu çabaları sırasında ileri gelen devlet adamlarının servet ve mallarını müsadere etti. Bunların başında eski sadrazam Öküz Mehmet Paşa gelmekteydi. Onun tüm serveti ve malları müsadere edildi ve gayet az bir maaşla Halep’e vali tayin edildi. Bundan başka Ali Paşa’nın mali icraatına itiraz eden Defterdar Baki Paşa ve kızlar ağası Mustafa Ağa’nın mallarına el konuldu. Birçok özel ticaret yapan zengin tüccarın da servetleri devlete geçirildi.

II. Osman’ı Lehistan seferine çıkmaya teşvik etti. Bu sefer sırasına Ali Paşa’nın tedarik ettiği yeni devlet varidatları da sarf edilip bitirildi. Fakat Ali Paşa hasta idi ve padişahın Lehistan seferine iştirak etmedi ve İstanbul’da kaldı.

Türbe iç görünümü

Mart 1621’de safra kesesi iltihabı dolayısıyla öldü. Öldüğünde yaşı daha 40’ı bulmamıştı. Mezarı Beşiktaş’ta Yahya Efendi Külliyesi’nde kendi adına yaptırılan türbededir.

Popüler kültürdeki yeri

Muhteşem Yüzyıl: Kösem adlı Türk dizisinde Yüksel Güçlü tarafından canlandırılmıştır.

Eserleri

Boğaziçi’nde Yeniköy’de ve Sakız’da camileri vardır. Kulaksız, Beyoğlu’nda Saçlı Emir Tekkesi’nin köşesinde 1619 ya da 1620’de tamamlanan bir çeşmesi bulunur.

Ohrili Hüseyin Paşa
Osmanlı Sadrazamı
Görev süresi
20 Mayıs 1622 – 20 Mayıs 1622
Hükümdar II. Osman
Yerine geldiği Dilaver Paşa
Yerine gelen Kara Davut Paşa
Görev süresi
9 Mart 1621 – 17 Eylül 1621
Hükümdar II. Osman
Yerine geldiği İstanköylü Çelebi (Güzelce) Ali Paşa
Yerine gelen Dilaver Paşa
Kişisel bilgiler
Ölüm 20 Mayıs 1622
İstanbul

Ohrili Hüseyin Paşa (ö. 20 Mayıs 1622), II. Osman saltanatı döneminde 9 Mart 1621-17 Eylül 1621 tarihleri arasında altı ay dokuz gün ve 20 Mayıs 1622’de bir gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Hayatı

Günümüzde Kuzey Makedonya’da bulunan Ohri şehrinde Arnavut asıllı olarak doğmuştur. Babası bir tımarlı sipahi idi.[1] Bostancı ocağında yetişti ve Bostancıbaşı oldu. 1617’de Revan Seferi’ne iştirak etti ve bu sefer sırasında yeniçeri ağalığına tayin edildi. Sonra Rumeli Beylerbeyi olmuş ve kubbe vezirliği rütbesi verildi. Mart 1621’de Sadrazam İstanköylü Çelebi (Güzelce) Ali Paşa mesane hastalığından vefat edince onun yerine Sadrazam olarak atandı.

II. Osman’ın Lehistan Seferi’ne iştirak etti. Bu sefer sırasında Hotin kalesi kuşatması sırasında ünlü gazilerden olan “Karakaş Mehmed Paşa”‘nın kaleye hücumunda ona yardım etmediği görülmüştü ve Karakaş Mehmed Paşa’nın ölümüne sebep olduğu sonucu çıkartılmıştı. Bu nedenle bu kale önünde sadrazamlıktan azledildi ve yerine Diyarbekir Dilaver Paşa sadrazam tayin edildi. Fakat padişah II. Osman’ın kendi hakkında çok iyi yargıları olduğu için yine de ikinci vezirlik görevini korudu.

Sadrazam iken ve vezirliğinde Ohrili Hüseyin Paşa II. Osman’a ocaklı kullara zıt gitmemesini devamlı tavsiyede bulunmaktaydı. Ama Mayıs 1622’de ocaklıların II. Osman aleyhinde yaptıkları ayaklanma içinde 19 Mayıs 1622’de II. Osman, ocaklıların isteği üzerine Sadrazam Dilaver Paşa’yı azledip, onu asi ocaklılara teslim etti ve asiler onu öldürdüler. Bunun üzerine II. Osman sarayda bulunan Ohrili Hüseyin Paşa’yı ikinci defa sadrazam yaptı. II. Osman asilerin hiç olmazsa bir kısmını kazanmak için yeni sadrazamı ve yeniçeri ağası Kara Ali Ağa’yı askere para dağıtıp onları kendi yanına çekmeyi denedi. Fakat asiler bunları taşa tuttular. II. Osman Üsküdar’a geçip oradan da Bursa’ya gitmek istemekteydi. Fakat Ohrili Hüseyin Paşa ve bostancıbaşı buna itiraz ettiler ve Sultan’ın Ağakapısına gidip yeniçerilere sığınmasını daha uygun gördüklerini bildirdiler.

Ohrili Hüseyin Paşa kol dolaşmak vesilesi ile saraydan çıkıp Şehzadebaşı Camii’ne geldi. Orada Eski odalarda yeniçerilerle görüştü. II. Osman hava kararınca zırh giyip kıyafet değiştirerek birkaç has adamı ve Ohrili Hüseyin Paşa ve birkaç vezirle Ağakapısına gitti. Yeniçeri ağası Kara Ali Ağa II. Osman’ı Ağakapısındaki harem dairesinde misafir etti. Kara Ali Ağa sonra dışarı çıkıp etrafta bulunan asilere II. Osman’ın yerine I. Mustafa’nın getirilmesini “Akıllı padişah varken akılsızından vazgeçin.” diye nasihatler verdi; ama asiler bunu itirazla karşıladılar. Kara Ali Ağa Rumeli Kazaskeri olan Kethüda Mustafa Efendi ile asilerin I. Mustafa’yi götürmüş oldukları Etmeydanı’ndaki Orta Camii’ye gittiler ve orada isyancılara öğüt vermek istediler. Ama asi askerler yeniçeri ağası Kara Ali Ağa’ya hücum ederek onu orada öldürüp ayağına ip bağlayarak cesedini sürükleyerek Aksaray Çarşına götürüp ortaya attılar.

Asilerden bir bölük II. Osman’ın Ağakapısı hareminde olduğunu öğrenmişti. 20 Mayıs sabahı gidip o mevkiyi bastılar. Sultan Osman’ı avluya çıkartarak ona çok hakaretlerde bulundular ve Yeni Odalara götürmek için harekete geçtiler. Bu sırada sultanın yanında bulunan Ohrili Hüseyin Paşa oradan kaçmaya başladı. Arkasından ona yetiştiler ve Saka Karhanesi önünde onu yakalayıp öldürdüler. Böylelikle Ohrili Hüseyin Paşa’nın ikinci sedareti sadece 1 gün sürdü.

Ohrili Hüseyin Paşa’nın naaşı Beşiktaş’ta Yahya Efendi türbesi mezarlığında gömülmüştür.

Eserleri

Ohrili Hüseyin Paşa doğum yeri olan Ohri’de hayırlı eserleri bulunmaktaydı. Çırağan Sarayı’nın bugünkü yerinde bir Mevlevihane yaptırmıştır.

Popüler kültürdeki yeri

Muhteşem Yüzyıl: Kösem adlı Türk dizisinde İsa Telci tarafından canlandırılmıştır.

  • 1764 – Padişah III. Mustafa tarafından yaptırılan Laleli Camii, ibadete açıldı.
III. Mustafa
İslâm Halifesi
Emîrü’l-mü’minîn
İki Kutsal Caminin Hizmetkârı

Konstantin Kapıdağlı tarafından çizilmiş portresi.
26. Osmanlı Padişahı
Hüküm süresi 30 Ekim 1757 – 21 Ocak 1774 (16 yıl, 2 ay ve 22 gün)
Önce gelen III. Osman
Sonra gelen I. Abdülhamid
105. İslâm Halifesi
Hüküm süresi 30 Ekim 1757 – 21 Ocak 1774
Önce gelen III. Osman
Sonra gelen I. Abdülhamid
Doğum 28 Ocak 1717
Edirne Sarayı, Edirne, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm 21 Ocak 1774 (56 yaşında)
Topkapı Sarayı, İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Defin Laleli Camii, Fatih, İstanbul
Eş(ler)i
  • Mihrişah Sultan
  • Aynülhayat Kadın
  • Adilşah Kadın
  • Diğerleri
Çocuk(lar)ı
  • Şah Sultan
  • III. Selim
  • Beyhan Sultan
  • Hatice Sultan
Tam adı
Mustafa bin Ahmed
Hanedan Osmanlı Hanedanı
Babası III. Ahmed
Annesi Emine Mihrişah Kadınefendi
Dini Sünnilik
İmza

III. Mustafa (Osmanlı Türkçesi: مصطفى ثالث Mustafa-i Sālis), divan edebiyatındaki mahlasıyla Cihangir; (28 Ocak 1717 Edirne – 21 Ocak 1774 İstanbul), 26. Osmanlı padişahı ve 105. İslam halifesi.

Babası Sultan III. Ahmed, annesi Emine Mihrişah Kadın’dır. Babasının 1730’da padişahlıktan çekilmesinden sonra yirmi yedi yıl kafes hayatı yaşamıştır. Amcasının oğlu III. Osman’ın ölümü üzerine 1757’de tahta geçmiştir.

Saltanatı

III. Mustafa

Başa geçtikten sonra sadrazam Koca Mehmed Ragıp Paşa’yı görevde bıraktı. Malî durumu düzeltmek için sarayın giderlerini azalttı ve yolsuzlukların üzerine gitti ancak başarılı olamadı. Orduda topçu sınıfını düzeltmek için Baron de Tott’a “Sürat topçuları” adında askerî bir birlik kurdurdu. Rusların 1770’te Çeşme’de Osmanlı donanmasını yakmaları üzerine yeni bir donanma hazırlanmasına çalıştı. Bu donanmanın subaylarını yetiştirmek üzere 1773 yılında Mühendishane-i Bahr-i Hümayun’u kurdurdu. Laleli Camii’ni yaptırdı. Ayrıca depremde yıkılan Fatih Camii’ni yeniden yaptırdı.

Saltanatının son dönemine 1768-1774 Osmanlı-Rus Savaşı hâkim oldu. III. Mustafa ordusunun zayıflığını bilmekle beraber II. Katerina döneminde Rusya’nın Lehistan’a yaptığı müdahaleler yüzünden Rusya’ya karşı savaş ilan etti. Savaş sırasında Baltık Denizi’nden yola çıkan Rus Donanması Çeşme’de Osmanlı donanmasını yaktı. III. Mustafa savaşı bitirmek için girişimlerde bulundu ancak başarılı olamadı. Savaş sürerken öldü. Laleli’de kendi yaptırdığı Laleli Külliyesi içindeki III. Mustafa Türbesi’nde yatmaktadır.

Ailesi

Eşleri

  1. Mihrişah Valide Sultan (Başkadınefendi)
  2. Mihrişah Kadın (II. Kadınefendi)
  3. Adilşah Kadın
  4. Rif’at Kadın
  5. Aynülhayati Kadın
  6. Fehime Hanım

Erkek Çocukları

  1. III. Selim
  2. Şehzade Mehmed

Kız Çocukları

  1. Hatice Sultan
  2. Şah Sultan
  3. Fatma Sultan
  4. Beyhan Sultan
  5. Fatma Sultan
  6. Hibetullah Sultan
Laleli Camii

Laleli Camii
Harita

Wikimedia | © OpenStreetMap
Genel bilgiler
Durum Etkin
Mimari tarz Osmanlı
Konum Laleli, İstanbul, Türkiye
Koordinatlar 41°00′36″K 28°57′24″D
Başlama 1760
Tamamlanma 1763
Teknik ayrıntılar
Minare sayısı 2

Laleli Camii, 1760-1763 yılları arasında Osmanlı padişahı III. Mustafa tarafından inşa ettirilmiş ve bulunduğu semte adını vermiş olan bir camidir. Caminin adı 3. Mustafa’nın velisi saydığı Laleli Baba’nın ismini bu ibadethaneye vermesinden gelir.

Tarih

Cami kompleksi 1783 yılındaki bir yangında tahrip oldu ve kısa bir süre sonra onun tamamlanmasıyla cami yeniden derhal inşa edildi. 1911’deki yangın, medreseyi ve onu takip eden yol yapım çalışmaları ise caminin diğer pek çok ek yapılarını tahrip etti. Caminin hamamı yıkılmıştır.

Caminin mimarı Mehmed Tahir Ağa’dır.[1] Ancak dönemin baş mimarı Hacı Ahmed Ağa’nın da inşasına katkısı olmuş olabileceği sanılmaktadır. Cami adını o zamanlar yakınında bulunan (1950’li yıllarda yıkılmış) Laleli Baba türbesinden almıştır. Padişahlar tarafından inşa edilmiş son külliye olan Laleli Külliyesi içinde yer alır.

Caminin elemanları bir bodrum üzerindedir. Barok üslupta, kare ve mihrap çıkıntılıdır. Ana kubbe 8 sütuna oturur. Çevresi 6 yarım kubbeden oluşmuştur. Kubbenin dış çapı 12,5 metre ve kubbenin dış yüksekliği ise 24,5 metredir. Caminin hünkar mahfeli solda yer alır. İç avlu 14 sütuna dayalı olup 18 kubbenin altındadır. Caddeden iki kapıyla avluya girilir. Tek şerefeli iki minaresi vardır. Şadırvanı 8 sütunludur. Caddedeki kapı 1950’lerde yol sebebiyle geri çekilmiştir. Caminin girişi merdivenlidir. Sebili bronzdan yapılmıştır. Hamamı yıktırılmış, caddedeki cephesine ek dükkânlar yapılmıştır.Caminin kapısının üst başında(1826/27)tarihli bir yazıt bulunmaktadır.

Caminin yanındaki III.Mustafa Türbesinde padişah III. Mustafa ve oğlu III. Selim’in mezarları bulunur. Türbenin arkasındaki Laleli Camii’nin banisidir.

Galeri

  • 1788 – NGC 2841 çubuksuz sarmal gökadası bulundu.
  • 1796 – Napolyon Bonapart ile Josephine evlendi.
  • 1814 – Napolyon Ordularının sürekli yenilgiye uğrayıp geri çekildikleri bir dönemde, Viyana Kongresi toplandı.
  • 1842 – Giuseppe Verdi’nin üçüncü opera eseri Nabucco ilk kez Milano’da sahnelendi.
  • 1908 – İtalyan futbol kulübü, FC Internazionale Milano kuruldu.
  • 1913 – Adapazarı İslam Ticaret Bankası kuruldu. (31 Mart 1937 tarihinde unvanı Türk Ticaret Bankası A.Ş. olarak değiştirilmiştir.)
  • 1923 – Sovyet lideri Lenin, geçirdiği felç sonucu konuşma yeteneğini kaybetti.
  • 1929 – İstanbul’da “Matbaacılık Mektebi” açıldı.
  • 1930 – Atatürk, Antalya Müzesi’ni gezdikten sonra, Aspendos’ta incelemelerde bulundu.
  • 1935 – Hitler, yeni bir hava kuvvetleri oluşturacağını ilan etti.
  • 1943 – Şükrü Saracoğlu’nun Başbakanlığındaki 13. Türkiye Hükûmeti istifa etti ve yine Şükrü Saracoğlu Başbakanlığında 14. Türkiye Hükûmeti kuruldu.
  • 1952 – Amerika Birleşik Devletleri’ni Türk modası sardı. Amerikan moda dergileri, İstanbul Sarısı, Türk Kırmızısı, Helva Beji, Fes Rengi gibi renklerden geçilmez oldu. Bir firma, Harem adı altında kozmetikler piyasaya sürdü.
  • 1954 – Gazeteciler Cemiyeti ve Gazeteciler Sendikası; Meclis’te yaptığı bir konuşmada Yazı İşleri Müdürleri için “baldırı çıplak” tabirini kullanan DP İzmir Milletvekili Halil Özyörük’ü, Meclise ve DP Genel Başkanlığına çektikleri bir telgrafla protesto ettiler.
  • 1954 – Yayın yoluyla suç işleyenlere ağır cezalar getiren yasa, Meclis’ten çıktı.
  • 1955 – Erzurum 9. Kolordu Komutanlığı 2 Numaralı Askeri Mahkemesi’nce, idama mahkûm edilen Sovyet casusları, İvan Adamidi ve Nikola Antonov asıldı.
9. Kolordu
Etkin 1921-günümüz
Ülke  Türkiye
Bağlılık  3. Ordu
Tipi Kara Kuvvetleri
Büyüklük Kolordu
Parçası Türk Silahlı Kuvvetleri
Karargâh Yakutiye, Erzurum
Komutanlar
Komutan Tümgeneral Tuncay Altuğ

9. Kolordu, Türk Kara Kuvvetlerine bağlı 3. Ordu’nun kolordularından biridir. Komutanlığın karargâhı Erzurum’un Yakutiye ilçesinde bulunmaktadır. Doğu Anadolu Bölgesi ve Doğu Karadeniz’i Ermenistan’dan gelebilecek dış tehditlere karşı korur.

Bağlı Birlikler

  • 4. Zırhlı Tugayı (Palandöken-Erzurum)
  • 6. Zırhlı Tugayı (Kandilli-Erzurum)
  • 9. Komando Tugayı (Sarıkamış-Kars)
  • 1. Mekanize Piyade Tugayı (Doğubayazıt)
  • 12.Mekanize Piyade Tugayı (Ağrı)
  • 14. Mekanize Piyade Tugayı (Kars)
  • 29. Mekanize Piyade Tugayı (Palandöken-Erzurum
  • 48. Komando Tugayı (Trabzon)
  • 5. Hudut Tugayı (Iğdır)
  • 109. Topçu Alayı (Susuzharmanlar-Erzurum)
  • 25.Hudut Tugayı (Ardahan)
  • 1956 – Kıbrıs Rum Toplumunun lideri Başpiskopos Makarios, İngiltere tarafından Seyşel Adaları’na sürgüne gönderildi.
III. Makarios
1. Kıbrıs Cumhuriyeti cumhurbaşkanı
Görev süresi
16 Ağustos 1960 – 15 Temmuz 1974
Yardımcı Fazıl Küçük
Yerine gelen Nikos Sampson (fiilen)
Görev süresi
7 Aralık 1974 – 3 Ağustos 1977
Yerine geldiği Glafkos Kliridis (fiilen)
Yerine gelen Spiros Kiprianu
Kıbrıs Başpiskoposu
Görev süresi
18 Eylül 1950 – 3 Ağustos 1977
Yerine geldiği II. Makarios
Yerine gelen I. Hrisostomos
Kişisel bilgiler
Doğum 13 Ağustos 1913
Panaya, Baf, Britanya Kıbrısı
Ölüm 3 Ağustos 1977 (63 yaşında)
Lefkoşa, Kıbrıs Cumhuriyeti
Bitirdiği okul Atina Üniversitesi
Boston Üniversitesi
Dini Rum Ortodoks Kilisesi

(Başpiskopos) III. Makarios (Yunanca: Μακάριος Γ’) asıl adı Mihail Hristodulu Muskos (Yunanca: Μιχαήλ Χριστοδούλου Μούσκος) veya III. Makaryos (d. 13 Ağustos 1913, Panaya – ö. 3 Ağustos 1977, Lefkoşa), Kıbrıs Ortodoks Kilisesi başpiskoposu ve bağımsız Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı. II. Dünya Savaşı’ndan sonra Kıbrıs’ın Yunanistan ile birleşmesi amacıyla başlatılan Enosis hareketinin önderleri arasında yer almıştır.

Hayatı

Yoksul bir çobanın oğluydu. Kıbrıs’ta, Atina Üniversitesi’nde, sonra da Boston Üniversitesi İlahiyat Okulu’nda öğrenim gördü. 1946’da papazlığa atandı. 1948’de Kition (Larnaka) piskoposu, 18 Ekim 1950’de başpiskopos oldu.

Osmanlı egemenliği döneminde Rum Ortodoks topluluğunun yöneticisi sıfatını taşıyan Kıbrıs başpiskoposları, düzenin sağlanmasından ve halkın sorunlarının giderilmesinden sorumlu kişiler olarak önemli siyasi roller üstlenmişlerdi. Başpiskopos olduktan sonra Enosis hareketiyle özdeşleşmeye başladı. İngiliz hükûmetinin Kıbrıs’a özerklik ya da Uluslar Topluluğu üyesi statüsü verilmesi yolundaki önerilerine olduğu kadar, Türkiye’nin adayı taksim etme yolundaki isteklerine de karşı çıktı. Şubat 1954’te Yunan başbakanı Aleksandros Papagos ile görüşerek Enosis için Yunanistan’ın desteğini sağladı. Kısa bir süre sonra Albay Yeoryos Grivas’ın EOKA’yı kurarak başlattığı silahlı eylemleri perde arkasından yönetmekle suçlanırken, siyasi pazarlığı da sürdürerek 1955-56 yıllarında İngiliz valiyle bir dizi görüşmeler yaptı. Bu görüşmelerden sonuç alınamaması üzerine Mart 1956’da ayaklanma kışkırtıcılığıyla suçlanarak tutuklandı ve Seyşeller’e sürgüne gönderildi. Ardından EOKA’nın silahlı eylemleri hızla tırmandı. Adaya dönmesine izin verildi. Şubat 1959’da Enosis isteğinden vazgeçerek uzlaşmaya yanaştı. Sonuçta 13 Aralık 1959’da bağımsız Kıbrıs Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanlığına seçildi. Yardımcılığına ise Türk toplumundan Fazıl Küçük getirildi.

Kısa bir süre sonra anayasanın değiştirilmesi yolundaki isteklerini gündeme getirdi. Aralık 1963’te başlayan Türklere yönelik saldırılar, iki toplum arasındaki çatışmalar ve Yunanistan ile Türkiye’nin sürekli müdahaleleri, yönetimini büyük güçlüklerle karşı karşıya getirdi. Önceleri yalnızca Rum çıkarlarını savunduysa da daha sonra amacının iki toplumu bütünleştirmek olduğunu ileri sürdü. Aralık 1967’de Türk toplumunun merkezi yönetimin yetkisi dışında kalan işleri yürütmek için oluşturduğu Kıbrıs Türk Geçici Yönetimi’yle görüşmek zorunda kaldı. Toplumlar arası anlaşmazlıklar sürerken, Şubat 1968’de ikinci bir dönem için yeniden cumhurbaşkanı seçildi. Anlaşmazlıklara son vermek için başlayan toplumlar arası görüşmeler iki toplumun ayrı yetkileri konusunda çıkmaza girdi. 1972 ve 1973’te Kıbrıs’taki piskoposlar tarafından istifaya çağrıldı. Ama 1973 yılında tek aday olarak girdiği seçimlerde üçüncü kez cumhurbaşkanlığına seçildi.

İstanbul’un Beylikdüzü ilçesindeki Kıbrıs Anıtı’nda yer alan Cumhurbaşkanı III. Makarios ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Fazıl Küçük’ün yer aldığı 1959 Zürih ve Londra Antlaşmaları’nın imza törenini gösteren rölyef

Temmuz 1974’te Kıbrıs Rum Milli Muhafız Birliği’ne bağlı birlikler, Enosis’i gerçekleştirmek amacıyla Yunanistan’daki cunta yönetiminin planladığı bir darbe düzenledi. Önce Malta’ya, ardından Londra’ya kaçtı. Darbeden birkaç gün sonra, Birleşmiş Milletler genel kurulunda yaptığı konuşmada, Kıbrıs’taki darbeyi Yunan cuntasının yaptığını, garantör ülkeler olan Türkiye ve İngiltere’nin adaya müdahale etmesi gerektiğini söyledi. Türkiye Kıbrıs’a askeri bir müdahalede bulunarak adanın kuzeyinde ayrı bir Türk devletinin kurulmasını sağladı. Yunanistan’daki askerî cuntanın düşmesinden sonra Aralık 1974’te Kıbrıs’a döndü. Adanın bölünmemesine yönelik çabalarından bir sonuç alamadan öldü.

Popüler kültürdeki yeri

TRT 1’de yayınlanan Bir Zamanlar Kıbrıs/Kıbrıs: Zafere Doğru dizisinde kendisini Emre Törün canlandırmıştır.

  • 1956 – Ali Sami Yen Stadyumu, Galatasaray’a devredildi.
Ali Sami Yen Stadyumu
Cehennem
Tam isim Ali Sami Yen Stadyumu
Yer Mecidiyeköy, İstanbul, Türkiye
Koordinatlar 41°03′56″K 28°59′56″D
Temel atma 1943
1960
Açılış 1944
20 Aralık 1964
Yenileme 1985 ve 2005
Kapanış 11 Ocak 2011
Yıkılış Nisan-Mayıs 2011
Sahibi Spor Hizmetleri Genel Müdürlüğü
İşletmeci Galatasaray A.Ş.
Zemin Hibrit çim
Işıklandırma Var
Eski isim(leri) Mecidiyeköy (1945-1964)
Ev sahibi Galatasaray
Kapasite 22.800
Boyutlar 68 m x 105 m

Ali Sami Yen Stadyumu, İstanbul’un Mecidiyeköy semtinde, Galatasaray Futbol Takımı’nın maçlarını oynadığı ve Galatasaray Spor Kulübü’nün 1 numaralı üyesi Ali Sami Yen’in adını taşıyan eski stadyumdur. Günümüzde stadyumun yerinde DenizBank’a ait Torun Center bulunmaktadır. 15 Ocak 2011’de Ali Sami Yen Stadyumu, maçlarını o zamanki adı Türk Telekom Arena olan Ali Sami Yen Spor Kompleksi’ne devretmiştir.

Tarihçe

İlk yıllar

Galatasaray 1930’lu yıllarda bugünkü Taksim Parkı’nın yer aldığı bölgede kurulu olan Taksim Stadı’nda maçlarını oynamaktaydı. 1939 yılında kentsel dönüşüm projesi kapsamında Taksim Stadı’nın da içinde yer aldığı tarihi Taksim Kışlası yıkılınca stat da ortadan kalkmış oldu. 1930’lu yıllarda Fenerbahçe, Papazın Çayırı olarak bilinen araziyi mülkiyetine alarak Fenerbahçe Stadı haline getirirken, Beşiktaş da şimdiki Çırağan Oteli’nin yerindeki Şeref Stadı’nda maçlarını oynamaya başladı. Aynı dönemde stat konusunda en büyük problemi Galatasaray yaşamıştır.

Stadyum sorununun aşılması için ilk adımlar 1930’lu yılların başında atıldı. Mecidiyeköy’deki dutluk bir arazinin Galatasaray’a kazandırılması için ilk girişim 1933 yılında dönemin başkanı Ali Haydar Barşal tarafından yapılmıştı.[6]

1933-1935 yılları arasında devlet yetkilileri ile yapılan görüşmeler sonucunda, kentin dışarısında yer alan o dönemdeki adıyla Mecidiye Köyü’nde, Likör Fabrikası’nın yanında bulunan TEKEL’e ait arazi Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü tarafından satın alınarak, 30 yıl süreyle, yıllığı 1 TL’den Galatasaray Spor Kulübü’ne kiralandı ve şimdiki arazi Galatasaray’a yapılması planlanan stat için tahsis edildi. 1936 yılında arazinin hafriyatına başlandı. Dönemin Türk Spor Kurumu Başkanı olan Adnan Menderes’ten bu iş için maddi yardım alındı. Ancak çalışmalar maddi yetersizliklerden dolayı hafriyat aşamasında kalmıştır.

1940 yılında o dönemki Galatasaray başkanı Tevfik Ali Çınar’ın önderliğinde stat konusu yeniden gündeme getirildi. Aynı dönemde arazi 30 yıl müddetle ve yıllığı sembolik olarak 1 liralık bedelle Galatasaray’a kiralandı. Galatasaray bu sahada modern bir stat ve veledrom yapılmasını taahhüt etmişti.

Ancak inşaata yeterli maddi imkân olmaması ve savaş yılları olması dolayısıyla başlanamadı. 1943 yılında ihtiyacı görecek türden mütevazı bir stadın inşasına Osman Dardağan’ın başkanlığında başlandı. Savaş yılları olması dolayısıyla stat ancak küçük bir açık tribünün yapılması ve toprak bir zeminle Muslihittin Peykoğlu’nun başkanlığı döneminde 1945 yılında açıldı. Stadın bugünkü cadde tarafında yaklaşık 500 kişilik tek bir tribünü vardı. Galatasaray Ali Sami Yen Stadyumu’ndaki ilk maçını 24 Eylül 1944 tarihinde Süleymaniye’ye karşı oynadı.

1945’ten itibaren resmî maçların oynanmaya başlamasına rağmen, o günlerde kent merkezine uzaklığı, ulaşım zorluğu ve çok sert rüzgâr alması gibi nedenlerle burada uzun süreli futbol oynama imkânı olmamıştır. Aynı tarihlerde şehir merkezinde bulunan İnönü Stadı’nın açılmasıyla birlikte Galatasaray, Mecidiyeköy’deki bu stadı terk edince burada stat yapım projesi de sonuçsuz kaldı.

İnşaatın Galatasaray Spor Kulübü’nün maddi imkânlarıyla yürütülemediği görüldüğünden iş Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü’ne devredildi. 1955 yılında yapılan kullanım hakkı anlaşması, o tarihte kalan 22 yıllık sürenin üzerine 30 yıl daha eklenerek 2007’ye değin uzatıldı. Sahanın modern bir stadyum hâline getirilmesi için başlatılan çalışmalar sonunda 1960’ta temel atıldı. Profesyonel ligin başlamasıyla birlikte aynı yıl inşaat da başladı. 1961 yılında Refik Selimoğlu’nun başkanlığı sırasında Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü ile yeni bir anlaşma yapılarak, inşası başlamış olan stadın üst kullanım hakkı kesin bir şekilde Galatasaray’a verilmiştir. 1962’de başlanan inşaat 1964’te tamamlanabildi.

Stadın resmî açılışı 20 Aralık 1964’te Türkiye-Bulgaristan karşılaşmasıyla yapıldı. Açılış töreninde büyük izdiham yüzünden Büyükdere Caddesi tarafındaki açık tribünden (Yeni Açık) yüzlerce kişi alt kata düşerek yaralandı.

İlk kez 1965’te ışıklandırılarak bir süre gece maçları da oynanan stadın aydınlatma sistemi 1993’te yenilendi ve yeniden gece maçları oynanmaya başladı. Stat 1400 lüks 290 kVA Philips marka projektör ile aydınlatılıyordu.

Galatasaray, 1970’li yıllarda, Boğaziçi Köprüsü ve bağlantı yollarının inşası, saha zeminindeki sorunlar ve İnönü Stadı’nın yeniden kullanılmaya başlanması gibi nedenlerle 1972 ile 1981 arasında stadı terk etti.[7] Bu dönemde stadyum daha çok antrenman sahası olarak kullanılırken özellikle bakımsızlığı ile dikkat çekti.

1980’ler ve 1990’lar

Ali Sami Yen Stadyumu’nun zemini 1981 yılında çimlendirilmiş ve stadyum tekrar futbol müsabakalarına açılmıştır. Galatasaray takımı, çimlerinde yaşanan sorun nedeniyle 1984 ile 1986 arasında Ali Sami Yen’den uzak kaldı.

1993 yılında ışıklandırılma sistemi yenilenerek yeniden gece maçları oynanmaya başladı. Aynı yıl Türkiye’de ilk kez kombine bilet sistemi Ali Sami Yen’de başlatıldı. Koltuklandırma çalışmaları sonrası ayakta yaklaşık 35.000 seyirci alabilen stadın kapasitesi 22.000’e indirildi.

Ali Sami Yen Stadı’nın, daha 1980’li yıllardan itibaren genişletilmesi ya da üzerinde yükseldiği arazinin yüksek değeri nedeniyle yıkılması gündeme gelmiştir. 1996 yılında Galatasaray yönetimi, Ali Sami Yen’in yıkılarak yerine yapılacak olan ve Türkiye’de ilk olacak çok amaçlı, Süren Projesi olarak bilinen modern bir stadın projesini, Kanadalı bir mimarlık şirketine hazırlattı.

1998’de stadın lansmanı yapıldı ve büyük ilgi topladı. Modern loca sistemi tanıtım sırasında tamamı sembolik olarak satıldı. Aynı dönemde yeni stat inşaatı için finansman arayışları başladı. Kulübün içerisinde bulunduğu zor mali durum nedeniyle, gereken finansman bulunamadı.

2000’ler

12 Nisan 2009 günü Ali Sami Yen Stadyumu’nda oynanan Galatasaray-Fenerbahçe derbisinden bir görünüm

Stadyum, 2000’li yılların başlarına gelindiğinde özellikle uluslararası karşılaşmalar için hayli yetersiz hale gelmişti. Bu yıllarda, finansman ihtiyacını aza indirmek üzere açıklanan proje üzerinde tadilat yapılarak maliyetler aşağı çekildi ancak 2001 ekonomik krizi nedeniyle finansman bulma sorunu aşılamadı.

2003-04 sezonunda eski proje yeniden gündeme geldi. Yeni ve modern bir stadyum yapılması kararıyla terk edildi, Galatasaray takımı 2003-2004 sezonu maçlarını Atatürk Olimpiyat Stadyumu’nda oynadı. Ancak finansman ihtiyacı yine karşılanamadığı gibi, Mecidiyeköy’ün artık şehrin merkezinde kalması nedeniyle, devlet yetkilileri bu arazide bulunan stadın büyütülmesine karşı çıktı. Alternatif olarak Galatasaray’a yeni bir arazi önerildi. 2004-2007 yılları boyunca yeni arazinin ve üzerinde yapılacak olan yeni stadın finansmanı konusunda arayışlar sürdü. 2004-05 sezonunda genel bir tadilatın ardından tekrar Ali Sami Yen Stadı’na dönüldü.

2005 yılının yaz aylarında Eski Açık Tribün yıkılarak yeniden yapıldı.

2007 yılında Galatasaray’ın yeni stadının Aslantepe’de yapılması konusunda devlet birimleri ile yapılan görüşmeler olumlu sonuçlandı. Ali Sami Yen arazisinin devredilmesi karşılığında, yeni stadın yeni arazide 2 yıl içerisinde bitirilerek Galatasaray’a devredilmesi kararlaştırıldı. 2007 yılı sonunda, devlet yetkililerinin de katılımıyla, 1997 yılında ilk projenin açıklanmasının üzerinden 10 yıl sonra yeni stadın temeli atıldı (13 Aralık 2007). Eski proje bir kenara atıldı ve Almanya’da Mete Arat’a yeni bir proje yaptırıldı.

2008 yılında UEFA standartları gereğince, Kapalı Alt Tribünü yeniden düzenlendi. 2009’da yeni stadyum Türk Telekom Stadyumu’nun inşaatı müteahhit firmanın değiştirilmesiyle hız kazandı. 2011 yılında yeni stadın tamamlanması ile birlikte Ali Sami Yen Stadyumu’na veda edilmiştir. Stadyumda oynanan son resmi karşılaşma, 11 Ocak 2011 tarihinde Galatasaray’ın Beypazarı Şekerspor’u 3-1’lik skorla mağlup ettiği Türkiye Kupası maçı olmuştur. Ali Sami Yen’deki son gol Colin Kâzım-Richards’a aittir. Ayrıca maçtan önce Galatasaray tarihine efsane olarak geçen oyuncular Ali Sami Yen Stadı’nda özel maç yapmıştır.

Ali Sami Yen Stadı’nın yıkım çalışmalarına 2011 Nisan ayında başlanmış ve bu yıkım yaklaşık 1.5 ay sürmüştür. Galatasaray taraftarı açısından çok büyük öneme sahip olan stadın her bir parçası değerlendirilmiştir. Galatasaray’ın satış mağazalarında stadın kiremit parçalarından zemindeki çimine ve toprağına kadar her şey hatıra olarak satıldı ve büyük ilgi gördü.

Galatasaray bu statta Avrupa’nın birçok ünlü kulübünü yenmiştir. Bunların arasında Real Madrid, Milan, Liverpool, Barcelona, Lazio, Leeds United, RC Deportivo de La Coruña, Bologna, Paris Saint-Germain, PSV, Rangers, Mallorca, Monaco, Olimpiakos, Athletic Bilbao ve Bordeaux gibi Avrupa’nın üst düzey kulüpleri bulunmaktadır.

Türkiye millî futbol takımı, 1964-2009 arasında Ali Sami Yen Stadı’nda 24’ü resmi, 4’ü de özel olmak üzere toplam 28 maç oynadı.

Tribünler

Ağustos 2004’te oynanan Galatasaray-Konyaspor karşılaşmasında kapalı tribünün görünümü

1987’de koltukların takılmasından önce ayakta 35 bin seyircinin izleyebileceği kapasitedeydi. Stat yıkılmadan önce toplam 22.800 kişilik seyirci kapasitesine sahipti. Tribünler Numaralı, Kapalı Tribün, Eski Açık ve Yeni Açık olarak dört farklı bölümden oluşmaktaydı. 2005 yılında yapısal güvenlik sorunları yüzünden Eski Açık Tribün tamamen yıkılarak yeniden inşa edildi.

Stadın seyirci rekoru, 7 Haziran 1987 tarihinde Galatasaray ile Eskişehirspor arasında oynanan ve Galatasaray’ın 14 yıl aradan sonra şampiyonluğunu ilan ettiği lig maçında 35.845 biletli seyirci sayısıyla gerçekleşmiştir. Stadın yıkılmadan önceki kapasitesi son yapılan genişletme çalışmalarından sonra 22.800 kişiydi.

Ulaşım

Hem O-1 Otoyolu, hem Büyükdere Caddesi, hem de İstanbul Metrosu’nun geçtiği Mecidiyeköy’de bulunan Ali Sami Yen Stadyumu ulaşım açısından oldukça merkezî bir konumdaydı.

Galeri

Galatasaray
Tam ad Galatasaray Spor Kulübü
Takma ad Cimbom
Avrupa Fatihi
Kupa Beyi
Aslan
Sarı-Kırmızılılar
Kısa ad GS
Gala (Yabancı basında)
Renkler    Sarı-Kırmızı
Kuruluş 20 Ekim 1905 (119 yıl önce)
Stadyum Ali Sami Yen Spor Kompleksi
(Kapasite: 52.280)
Başkan Türkiye Dursun Özbek
Teknik direktör Türkiye Okan Buruk
Lig Süper Lig
2023-24 Süper Lig, 1. (şampiyon)
Resmî site galatasaray.org
İç saha forması
Dış saha forması
Üçüncü forma
 Şu anki sezon
Galatasaray SK’nin aktif şubeleri

Atletizm

Basketbol (Erkek)

Basketbol (Kadın)

Binicilik

Briç

e-Spor

Futbol (Erkek)

Futbol (Kadın)

Judo

Kürek (Erkek)

Kürek (Kadın)

Satranç

Sutopu (Erkek)

Sutopu (Kadın)

Tekerlekli Basketbol

Tenis

Voleybol (Erkek)

Voleybol (Kadın)

Yelken

Yüzme (Erkek)

Yüzme (Kadın)

Yüzme (Otizm)
Galatasaray SK’nin kapanan şubeleri

Superleague Formula

Galatasaray, Galatasaray Spor Kulübü’nün Süper Lig’de mücadele eden futbol takımıdır. Galatasaray Spor Kulübü’ne ait olan Galatasaray Sportif Anonim Şirketi, kulübün futbol takımının sahibidir. Galatasaray Spor Kulübü’nün 1997 yılında şirketleşme sürecine girmesinin ardından kurulmuştur. Hisselerinin %55,03’lük kısmı Galatasaray Spor Kulübü Derneğine aittir, %44,97’lik kısmı Borsa İstanbul’da halka açıktır. Türkiye futbol tarihinin başarılı ve en çok taraftarı olan spor kulüplerinden birisidir.

1905 yılında Ali Sami Yen ve arkadaşları tarafından, öğrenci oldukları Galatasaray Lisesi’nde kurulan kulübün ilk spor dalıdır.

Galatasaray, Türkiye’de en çok Süper Lig (24), Türkiye Kupası (18) ve Türkiye Süper Kupası (17) şampiyonluğu elde ederek Türkiye’nin en başarılı futbol kulübü olmuştur, çünkü bu müsabakalar Türkiye Futbol Federasyonu ve UEFA tarafından belirlenen düzenlemelere uygun olarak tanınan ve muhasebeleştirilen Türkiye’nin en üst düzey profesyonel ligleri ve kupalarıdır.

Galatasaray, Avrupa müsabakalarında en başarılı Türk kulübüdür. Uluslararası alanda Galatasaray, 2000 yılında UEFA Kupası ve UEFA Süper Kupası’nı kazanarak Türkiye’de Avrupa kupası kazanan ilk ve tek Türk takımı olmuştur. Kulüp, 1999-00 sezonunda Süper Lig, Türkiye Kupası ve UEFA Kupası’nı tek bir sezonda kazanarak nadir görülen bir başarıya imza atmıştır. Galatasaray aynı zamanda IFFHS Dünya Sıralamasında ilk sırada yer alan tek Türk kulübüdür. Aynı uluslararası kuruluşa göre Galatasaray, 20. yüzyılın en iyi Türk kulübü ve Avrupa’nın en başarılı 20. kulübüdür. Kulüp, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde beş kez çeyrek finale ve bir kez de yarı finale yükselmesine rağmen bugüne kadar kupayı kazanamadı. Galatasaray, Şampiyon Kulüpler Kupası ve Şampiyonlar Ligine en çok katılan 11, en çok maça çıkan 18, en çok puan toplayan 24. takım konumundadır.

2011 yılından bu yana kulübün stadyumu İstanbul Seyrantepe’deki 53.798 kapasiteli Rams Park’tır. Kulüp daha önce Ali Sami Yen Stadyumu’nun yanı sıra, Beşiktaş ve Fenerbahçe ile Taksim Stadyumu ve İnönü Stadyumu’nda ortak olmak üzere İstanbul’daki diğer statlarda da oynamıştır.

Kulübün diğer İstanbul takımları olan Beşiktaş ve Fenerbahçe ile uzun süredir devam eden bir rekabeti vardır. Galatasaray ve Fenerbahçe arasındaki derbi, merkezlerinin ve stadyumlarının İstanbul Boğazı’nın Avrupa (Galatasaray) ve Asya (Fenerbahçe) yakalarında yer alması nedeniyle Kıtalararası Derbi olarak adlandırılmaktadır.

Tarihçe

Ali Sami Yen, kulübün kurucusu

Kuruluş

Fransız Lisesi modelinden etkilenen Galatasaray Lisesi, Eylül 1868’de çok daha modern bir okul haline geldi. Fransızca ana eğitim diliydi ve öğretmenlerin çoğu Avrupalıydı. Öğrenciler arasında Osmanlı İmparatorluğu’ndaki tüm dini ve etnik toplulukların üyeleri bulunuyordu. Lise, sporu (çoğunlukla jimnastik) yeni bir okul dersi olarak tanıttı ve Mösyö Curel ilk jimnastik öğretmeniydi. 1899 yılında Galatasaray Lisesi’ne ilk kez bir “futbol topu” geldi, ancak öğrenciler topu sadece okulun büyük avlusunda tekmelediler. 1902 yılının sonbaharında Ali Sami Yen, amcası Suphi’yi Moda’da ziyaret etmiş ve ona giderken Moda sahasında futbol oynayan İngilizleri görmüştür. Arkadaşlarına bu yeni spordan bahsetti ve 14 Ekim 1905’te (Rumi takvime göre “1 Teşrinievvel 1321 ‘e  tekabül eder; 1917-1918 Osmanlı takvim ayarlama reformlarından önce Rumi takvim ile Miladi takvim arasındaki 13 günlük fark göz ardı edilerek tarihin ’1 Ekim 1905” olarak verilmesi yaygın bir hatadır), öğretmen Mehmet Ata Bey’in Tarih ve Edebiyat dersinde, Edebiyat 5B sınıfının arka sıralarında kulübü kurdular.

Galatasaray Spor Kulübü kurucu listesi, resmiyet kazanma sürecinde değişikliğe uğramıştır. 1905’ten 1919’a kadar Galatasaray Spor Kulübü’ne Başkanlık yapan, mektebin 889 numaralı öğrencisi Ali Sami Yen, elyazısıyla tuttuğu Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü ıhsaiyet Defteri’nin (Sayım-İstatistik Defteri) 181 ve 182. sayfalarında kurucu 13 üyeyi şöyle sıralar;Ali Sami Yen, Asım Tevfik Sonumut, Emin Bülent Serdaroğlu, Celal İbrahim, Boris Nikolof, Milo Bakiç, Pol Bakiç, Bekir Sıtkı Bircan, Tahsin Nahit, Reşat Şirvanizade, Hamit Hüsnü Kayacan, Refik Cevdet Kalpakçıoğlu, Abidin Daver.

Kulübün adı konusunda bazılarının Gloria’yı (zafer), bazılarının Audace’yi (cesaret) önerdiği tartışmalar yaşandı, ancak adının Galatasaray olmasına karar verildi.[18] Ali Sami Yen, Galatasaray’ın kuruluş amacını;

şeklinde belirtti.

Araştırmacı Cem Atabeyoğlu’na göre Galatasaray adını ilk maçlarından birinden almıştır. O maçta Galatasaray, Rum kulübünü 2-0 yendi ve seyirciler onlara “Galata Sarayı efendileri” (İngilizce: Gentlemen of Galata Palace) adını verdi ve bu olaydan sonra bu adı benimseyerek kulüplerini “Galata Sarayı” olarak adlandırmaya başladılar. 1905 yılında, Osmanlı İmparatorluğu döneminde, dernekler için herhangi bir kanun bulunmadığından kulüp resmi olarak tescil edilememiş, ancak 1912 tarihli Cemiyetler Kanunu’ndan sonra kulüp yasal olarak tescil edilmiştir.

Süper Lig öncesi (1905-1959)

Temmuz 1909 tarihli Resimli Kitap dergisinde Galatasaray futbol takımı.
Yurt dışına çıkan ilk Türk futbol takımı olan Galatasaray’ın 1911 Eylül’ünde gerçekleştirdiği geziden bir görünüm. (Daçya feribotundayken)
26 Temmuz 1925 tarihli Gol Spor dergisinde Galatasaray futbol takımı.
10 Ağustos 1925 tarihli Gol Spor dergisinde Galatasaray ve Slavya takımları bir arada.
27 Mart 1930 tarihli Politika gazetesinde Galatasaray futbol takımı.
11 Temmuz 1934 tarihli Gol Spor dergisinde Galatasaray futbol takımının geçit resmi.
13 Ekim 1934 tarihli Milliyet gazetesinde Galatasaray futbol takımı.

1905 yılında kurulan Galatasaray, günümüzde varlığını devam ettiren takımlar göz önüne alındığında ilk Türk futbol takımıdır. Bu durumun doğal sonucu ise herhangi bir futbol liginde mücadele eden ilk Türk takımı olma ayrıcalığına sahiptir. Bunda, Galatasaray Lisesi gibi bir kurumun içinden çıkmasının da payı vardır. İlk maçını Kadıköy Faure Okulu ile yaptılar ve bu maçı 2-0 kazandılar.[22] Galatasaray, 1905-1906 sezonunda İstanbul Ligi’ne katılmış, 1907-1908’de ise şampiyonluk sevincini yaşamıştır. Yabancı takımlarla aynı ligde oynayan ve şampiyonluk yaşayan Galatasaray, yeni Türk takımlarının kurulması için de örnek olmuştur. 1911 yılında Macar, Klojvar şehrinin takımıyla deplasmanda yaptığı maçla da ülke dışına çıkarak ilk maç yapan takım yine Galatasaray’dır.

Galatasaray'ın Ğayn ve Sin'den oluşan Arapça harfli arması, 1923. Galatasaray'ın Ğayn ve Sin'den oluşan Arapça harfli arması, 1923.
Galatasaray’ın Ğayn ve Sin’den oluşan Arapça harfli arması, 1923.
Galatasaray’ın G ve S’li arması.

Türk sporunun ilk teşkilatı olan Türk İdman Cemiyetleri İttifakı, yine Ali Sami Yen tarafından kurulmuştur. yıllar sonra Galatasaray Başkanlığı da yapacak olan Yusuf Ziya Öniş’in başkanlığında, 1923 yılında Şehzadebaşı’ndaki Letafet Apartmanı salonunda yapılan toplantıda “Futbol Heyet-i Müttehidesi” adıyla kurulmuştur.

Profesyonellik öncesi dönemde, İstanbul Ligi, Cuma Ligi, Pazar Ligi gibi değişik isimlerle oynanan lig maçlarında Galatasaray, o dönemin diğer takımları Altınordu İdman Yurdu, Moda, Fenerbahçe ve Beşiktaş’la birlikte şampiyonluk mücadelesi yapmış ve defalarca şampiyon olmuştur.

Bu dönemde kazanılan kupalardan biri de 1928 yılındaki Gazi Büstü’dür. Gazi Büstü, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk yaşarken adına düzenlenen ilk ve tek kupadır. Taksim Stadı’nda oynanan maçı Fenerbahçe’yi 4-0 yenen Galatasaray kazanmıştır. Bu büst, hâlen Galatasaray Müzesi’nde bulunmaktadır. Yılda bir defaya mahsus olmak üzere, 10 Kasım günleri yapılan anma törenlerinde kullanılmaktadır.

Galatasaray SK üyeleri arasında 1933 yılında yaşanan amatörlük-profesyonellik tartışmasının ardından, daha profesyonel bir kulüpten yana olan grup Galatasaray SK’dan ayrılarak Güneş SK’yı kurdu. Mali ve siyasi güç sayesinde yeni kulüp Galatasaray SK’nın en iyi oyuncularını transfer edebildi ve Galatasaray SK’nın düşüşü başladı. Kulüp 1932 ve 1949 yılları arasında İstanbul Ligi’ni kazanamadı. Galatasaray 1933’te İstanbul Şildi’ni ve 1939’da Milli Küme’yi kazandı.

Kulüp 1948 yılında Pat Molloy ile sözleşme imzaladı ve Galatasaray on sekiz yıl sonra 1948-49 sezonunda İstanbul Futbol Ligi’ni kazandı. 1952 yılında İstanbul Futbol Ligi, profesyonel lig haline geldi. Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası 1955-56’da başladı, ancak ulusal çapta ilk Türkiye Ligi 1959’da başladı. İstanbul Profesyonel Ligi’nin Türkiye’nin en güçlü ligi olması nedeniyle 1955-56 sezonunu şampiyonu Galatasaray, 1956-57 Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası sezonuna katıldı. Galatasaray, Bükreş’te Dinamo București’ye 3-1 yenildi ancak İstanbul’da 2-1 kazanmayı başardı. Kulüp yarışmadan elenmiş olsa da bu tarihi bir katılım oldu. Galatasaray, bir UEFA müsabakasında oynayan ilk Türk kulübü, bir UEFA müsabakasında gol atan ilk Türk kulübü ve bir UEFA müsabakasında maç kazanan ilk Türk kulübü oldu. 1957 yılında Gündüz Kılıç’ın görevden ayrılmasının ardından George Dick Galatasaray’ın başına geçti ve kulüp 1958 yılında on beşinci ve son İstanbul Futbol Ligi şampiyonluğunu kazandı.

Kulüp 1955 yılında, 1954-55 İzmir Futbol Ligi gol kralı olan 19 yaşındaki Metin Oktay’ı transfer etti ve yeni bir dönem başladı.

1959-1969

21 Şubat 1959 tarihinde sadece İstanbul, Ankara ve İzmir takımlarının katılabildiği Türkiye 1. Futbol Ligi kuruldu. Beyaz ve kırmızı grup şeklinde düzenlenen ve 16 takımın yer aldığı ligde Galatasaray, kırmızı grupta yer aldı. İtalyan teknik direktör Leandro Remondini yönetimindeki Galatasaray, 7 galibiyet ve 6 beraberlik alıp 20 puanla grubunu lider tamamladı.[24] Finalde ise beyaz grubun birincisi Fenerbahçe ile karşılaştı. İki maç şeklinde düzenlenen finali kazanan Fenerbahçe oldu.

1959-60 sezonunda ligi üçüncü olarak bitiren Galatasaray, 1960-61 sezonunda ligi 1 puan farkla Fenerbahçe’nin arkasında bitirdi. 1961 yılında takımın başına Gündüz Kılıç getirildi. 1961-62 sezonunda takım, tarihindeki ilk Millî Lig kupasını müzesine götürdü. Ayrıca Galatasaray 1956 sezonundan sonra tarihinde ikinci kez Şampiyon Kulüpler Kupası’nda mücadele etme hakkı kazandı. 1962-63 sezonu öncesinde kadrosunu eski oyuncularından Metin Oktay ile güçlendiren ve 1962-1963 sezonuna kadar Avrupa kupalarında yer alamayan Galatasaray, o sezon yine ilk turda Dinamo București’e rakip olmuştur. Fakat bu kez gülen taraf Galatasaray olacaktır. Galatasaray, 6 sene önce ilk galibiyeti aldığı rakibini bu kez kupada saf dışı bırakarak, ilk kez tur sevincini tadacaktır. 9 Eylül 1962 tarihinde Bükreş’te oynanan maçtan Metin Oktay’ın ağlara gönderdiği golle 1-1 beraberlikle ayrılan Galatasaray, bir hafta sonra İstanbul’daki maçta Kadri Aytaç ve Metin Oktay’ın kaydettiği gollerle 2-1 galip gelmiştir. Galatasaray, o sezon ikinci turda Polonia Bytom takımını 4-1 ve 0-1’lik sonuçlarla eledikten sonra, çeyrek finalde eşleştiği İtalyan devi Milan’a iki maçta da mağlup olarak Şampiyon Kulüpler Kupası’na veda etmiştir.[25] Lig’de ise ilk olarak kırmızı grubu 1. tamamlayan Galatasaray, Şampiyonluk grubunda ise 22 maçta 14 galibiyet 7 beraberlik ve 1 mağlubiyet alarak tekrar şampiyon oldu. Metin Oktay da 38 gol ile gol kralı oldu. 1963-64 sezonunda ise ligi 3. sırada bitiren Galatasaray tarihinde ilk kez UEFA Kupa Galipleri Kupası’na katılma hakkı kazanmıştır. 1963-64 sezonunun 15. haftasında Coşkun Özarı, ikinci kez takımın başına getirilmiştir. Sezonu üçüncü olarak tamamlayan Galatasaray, O sezon ikinci kez düzenlenen ve ilk sezon aldığı Türkiye Kupası’nın tekrar sahibi oldu. Finalde Altay’ı hükmen mağlup eden Galatasaray’ın kazandığı kupa, Özarı’nın kariyerinde tek başına aldığı ilk kupa oldu. 1964-65 sezonuna da Galatasaray’ın baş antrenörü olarak yine Coşkun Özarı başladı. Ligde üç maç, Kupa Galipleri Kupası’nda da Magdeburg karşısında iki maçta Galatasaray’ı yönetti. Ancak Gündüz Kılıç’ın antrenörlüğe geri çağrılmasıyla Galatasaray’dan ayrıldı. Galatasaray, günümüzde oynanmayan UEFA Kupa Galipleri Kupası’nda ise ilk maçına 9 Eylül 1964 tarihinde çıkmıştır. Doğu Almanya temsilcisi Magdeburg ile Almanya’da ve Türkiye’de oynanan maçlar 1-1 eşitlikle sonuçlanınca, üçüncü maç Viyana’da oynanmış ve bu karşılaşma da 1-1 beraberlikle bitmiştir. Üçüncü karşılaşmanın da berabere bitmesinin ardından kura atışı yapılmış ve Galatasaray bir üst tura çıkmıştır.

Metin Oktay, 1958.

1964-65 sezonunda 39 puanla ligi 3. sırada bitiren Galatasaray, UEFA Kupa Galipleri Kupası’na ilk turda veda etti. 1965-66 sezonunda Gündüz Kılıç yönetimindeki takım, Beşiktaş’ın 6 puan gerisinde ligi tamamlayarak 2. olmuştur. Ancak Galatasaray bir kez daha Türkiye Kupası’nı müzesine götürmüştür. 1966-67 sezonunda UEFA Kupa Galipleri Kupası’nda ilk turda ÖFB-Cup şampiyonu Rapid Wien ile eşleşen Galatasaray deplasmanda 4-0, kendi sahasında da 5-3 kaybederek elenmiştir. Ligi ise 41 puanla 3. sırada tamamlamıştır. Bu gelişmelerin ardından sezon sonunda Gündüz Kılıç ile yollar ayrılmış yerine ise Bülent Eken getirilmiştir. 1967-68 sezonunda ise Galatasaray, yine ligi 3. sırada bitirmiştir. 1968-69 sezonu öncesinde ise yeniden yapılanmaya giden Galatasaray’da teknik direktörlüğe Yugoslav Toma Kaleperovic getirilmiştir. 1968-69 sezonunda Galatasaray, üçüncü kez şampiyon oldu.

1969-1979

1969-70 sezonunda Galatasaray ilk turda İrlanda Şampiyonu Waterford United ile eşleşti. İlk maçı kendi sahasında 2-0, ikinci maçında da deplasmanda 3-2 galip gelerek turu geçti. 2. turda rakip Çekoslovakya Şampiyonu Spartak Trnava’ydı. Trnava’daki maçı 1-0 kaybeden Galatasaray BJK İnönü Stadyumu’nda rakibini Ergün Acuner’in golüyle kaybettiği skorla 1-0 yendi ve kurayla çeyrek finale çıktı. Çeyrek finalde Polonya Şampiyonu Legia Warszawa ile eşleşen Cimbom, İnönü’deki maçta 1-1’lik sonuçla sahadan ayrılırken; Varşova’daki maçı 2-0 kaybederek kupaya bu turda veda etti. Ligi ise 30 puanla 8. sırada bitirdi. Sezon sonunda ise Mayıs 1970’te takımın başına Coşkun Özarı getirildi.

1970-71 sezonu öncesinde Yasin Özdenak gibi oyuncular kadroya katıldı. Sezona Coşkun Özarı’nın teknik direktörlüğünde girilse de, sezon devam ederkenbu göreve Brian Birch getirildi. Galatasaray 30 maçta 17 galibiyet, 8 beraberlik ve 5 mağlubiyet aldı. 42 puan toplayan Galatasaray dördüncü kez şampiyon oldu. 1970-71 sezonundaki şampiyonluğu unutulmaz kılan olay ise Fenerbahçelilerin kısa bir süre de olsa kendilerini şampiyon zannetmeleri oldu. Ligin son haftasına girilirken puan durumunda Fenerbahçe’ye karşı 40-38 üstün olan Galatasaray, 6 Haziran 1971 tarihinde Ankara’da PTT ile karşılaşırken, Galatasaray’ın mağlup oynadığı haberinin yayılması üzerine, İstanbul’da Beşiktaş’ı 1-0 yenen Fenerbahçeliler kendilerini şampiyon sandılar. Ancak, Ankara’daki maçın 7-1 Galatasaray’ın lehine sonuçlandığının anlaşılması üzerine Fenerbahçelilerin sevinci yarıda kaldı.

1971-72 sezonu öncesinde Brian Birch yönetimindeki Galatasaray, Sovyetler Birliği Şampiyonu CSKA Moskova ile eşleşmiştir. Galatasaray kendi sahasında rakibiyle 1-1 berabere kalmış; deplasmanda 3-0 kaybederek kupaya ilk turda veda etmiştir. Lig’de ise Brian Birch’ün tek yetkili olarak takımın başında bulunduğu bu sezonda Galatasaray 30 maçta bir önceki sezonda olduğu gibi 17 galibiyet, 8 beraberlik, 5 mağlubiyet aldı ve 42 puan topladı. Bu ligdeki beşinci şampiyonluktu.

1972-73 sezonu öncesinde ise Galatasaray Batı Almanya şampiyonu Bayern Münih ile eşleşti. Galatasaray kendi sahasında rakibiyle 1-1 berabere kalmış; deplasmanda ise 6-0 kaybederek kupaya ilk turda veda etmiştir. Ligde ise bu sezondaki şampiyonluk Galatasaray’ın üst üste kazandığı üçüncü şampiyonluk oldu. Galatasaray 30 maçta 19 galibiyet, 9 beraberlik ve 2 mağlubiyet aldığı bu sezonda 47 puanla şampiyon oldu. Brian Birch de Türkiye’de üst üste 3 şampiyonluk kazanan ilk teknik adam oldu.

1973-74 sezonu öncesinde ise Adana Demirspor ve Türkiye millî futbol takımının önemli ortasaha oyuncusu Fatih Terim transfer edilmiştir. Şampiyon Kulüpler Kupası’nda 1. turda İspanya şampiyonu Atlético Madrid ile eşleşen Galatasaray rakibiyle iki maçta da 0-0 berabere kalmış; fakat kendi sahasında uzatmalara giden maçta yediği golle 1-0 yenilerek kupaya veda etmiştir. Lig’de ise 35 puan toplayan Galatasaray, ligi 5. sırada bitirdi.

1974-75 sezonun öncesinde Brian Birch’in kulüpten ayrılmasıyla Jack Mansell göreve getirilmiştir. Sezonu 38 puanla 2. sırada bitiren Galatasaray, Başbakanlık Kupası’nı ise müzesine götürmüştür. Ayrıca 2. sırada bitiren Galatasaray, yeni adıyla UEFA Kupası’na tarihinde ilk kez katılma şansı kazanmıştır.

1975-76 sezonunda Jack Mansell ile yollar ayrılmış, Don Howe teknik direktörlüğe getirilmiştir. Don Howe yönetimindeki Galatasaray, ilk maçta deplasmanda 1-0 yenildiği Avusturya temsilcisi Rapid Wien’i İstanbul’da 3-1 yenerek kupada bir üst tura çıkmış oldu. 2. turda Sovyetler Birliği takımı Torpedo Moskva ile eşleşen sarı-kırmızılılar rakibine içeride 4-2, dışarıda da 3-0 yenilerek elenmiş oldu. Ligi ise 3. sırada bitiren Galatasaray, bir sonraki sezon için UEFA Kupa Galipleri Kupası’na katılma hakkı kazanmıştır.

1976-77 sezonu öncesinde ise teknik direktörlüğe Malcolm Allison getirilmiştir. UEFA Kupa Galipleri Kupası’nda sezonu. 1. turda Svenska Cupen şampiyonu AIK Solna ile eşleşen Cimbom, deplasmanda 2-1 mağlup ettiği rakibiyle İstanbul’da 1-1 berabere kalmasına rağmen bir üst tura yükselmeyi başardı. 2. turda ise rakip Beker van België galibi Anderlecht’ti. Her iki maçı da 5-1’lik skorlarla kaybeden Galatasaray böylece kupaya bu turda veda etmiş oluyordu. Normal sezonu ise 5. bitiren Galatasaray’da sezon sonunda Malcolm Allison ile yollar ayrıldı.

1977-78 sezonu öncesinde kadrosunu Erdoğan Arıca ile güçlendiren Galatasaray, teknik direktörlük görevine ise Lig’in 6.haftasında Fethi Demircan’ı getirdi. 38 puan ile ligi 3. sırada bitiren Galatasaray böylelikle UEFA Kupası’na katılma şansı yakaladı.

1978-79 sezonunda teknik direktörlüğe Coşkun Özarı getirildi. Coşkun Özarı yönetimindeki Galatasaray, UEFA Kupası 1. turunda İngiliz takımı West Bromwich Albion ile eşleşti. Galatasaray rakibine her iki maçta 3-1’lik skorlarla mağlup olarak kupada ilk turda elendi. Lig’de ise Eskişehirspor’un ardından adını duyurmaya başlayan anadolu takımlarından Trabzonspor ile mücadele eden Galatasaray, 1 puanla şampiyonluğu Anadolu temsilcisine kaptırdı. Böylelikle UEFA Kupası’na katılma hakkı kazandı.

1979-1989

25 Ağustos 1979 tarihinde Türkiye 1. Futbol Ligi’ne yabancı futbolcu transfer yasağı getirildi.[27] 1979-80 sezonunda Galatasaray, UEFA Kupası 1. tur maçında Yugoslavya takımı Crvena zvezda ile eşleşti. İlk maçta sahadan 0-0 beraberlikle ayrılan sarı-kırmızılılar deplasmanda rakibine 3-1 boyun eğerek kupadan elendi. İlk 5 haftada alınan başarısız sonuçların ardından Coşkun Özarı ile yollar ayrıldı. Yerine takımın kalecisi Turgay Şeren getirildi. 22 hafta takımın başında kalan Şeren, bitime 3 hafta kala yerini Tamer Kaptan’a bıraktı. Galatasaray bu sezonu 10. sırada bitirerek tarihinin en kötü pozisyonunda ligi bitirmiş oldu.

Galatasaray’ın eski futbolcusu ve teknik direktörü Mustafa Denizli.

1980-81 sezonunda ise teknik direktörlüğe Galatasaray ile 3 sene üst üste Şampiyonluk yaşayan Brian Birch getirildi ve Birch, Süper Kupa’yı müzesine götürdü. Ligde ise 34 puan toplayan Galatasaray, ligi 3. sırada bitirdi.

1981-82 sezonunda yabancı futbolculara yönelik transfer yasağı kaldırıldı. Bu yasağın kalkmasıyla Belçika’nın RFC Lüttich takımından Tarık Hodziç ve Mirza Sejdiç’i kadrosuna katan Galatasaray yerli olarak ise Fenerbahçe’den Raşit Çetiner transfer edilirken Erdoğan Arıca ise Fenerbahçe’ye yollandı. Sezona Birch ile başlayan Galatasaray, Türkiye Kupası’nı müzesine götürse de ligi 32 puanla 11. sırada tamamladı. Ancak Galatasaray UEFA Kupa Galipleri Kupası’na katılma hakkı kazandı.

1982-83 sezonuna Özkan Sümer’i takımın başına getirerek başlayan Galatasaray, 1. turda Finlandiya kupası galibi Kuusysi Lahti ile eşleşti ve İstanbul’daki maçı 2-1 kazandı. Deplasmanda da rakibiyle 1-1 berabere kalan Cimbom turu geçen taraf oluyordu. 2. turda ise Avusturya Wien ile eşleşen Galatasaray, sahasında 4-2 mağlup olmuş; deplasmanda 1-0 galip gelmesine rağmen turu geçemeyerek kupaya veda etmiştir. Ligi ise 44 puanla 3. sırada bitirmiştir.

1983-84 sezonunda Özkan Sümer’in ayrılmasının ardından Tomislav İviç getirilmiştir. Ayrıca Altay’ın en önemli oyuncularından biri olan Mustafa Denizli ile de bir sezonluk sözleşme imzalanmıştır. Galatasaray bu sezonu 44 puanla 3. sırada bitirmiştir. Ayrıca Tarık Hodziç attığı 16 gol ile gol kralı olurken Galatasaray formasıyla sakatlığı nedeniyle sadece 15 maçta forma giyebilen ve 3 gol atan Mustafa Denizli, futbolu bırakmıştır.

Galatasaray’ın futbolcularından Cevad Prekazi.

1984-85 sezonunda teknik direktörlüğe Jupp Derwall getirilmiş yeniden yapılanmaya gidilmiştir. Yusuf Altıntaş, Zoran Simović, Semih Yuvakuran ve Erdal Keser gibi futbolcular transfer edilmiştir. Takımın gol kralı Tarık Hodziç ise Sarıyer’a transfer olmuştur. Galatasaray sezonu 34 puanla 6. sırada bitirirken Türkiye Kupası’nı alarak UEFA Kupa Galipleri Kupası’na katılma hakkı elde etti.

1985-86 sezonu öncesinde kadrosunu Hajduk Split takımından Cevad Prekazi, Erhan Önal ve Arif Kocabıyık gibi oyuncularla güçlendirdi. UEFA Kupa Galipleri Kupası mücadelesi veren Galatasaray, 1. turda Puchar Polski şampiyonu Widzew Lodz ile eşleşti ve rakibini ilk maçta 1-0 mağlup edip deplasmanda ise 2-1 yenilmesine rağmen deplasman golü kuralı sayesinde bir üst tura yükselmiştir. 2. turda ise Batı Almanya kupası galibi Bayer Uerdingen karşısında ise deplasmanda 2-0 mağlup olan sarı-kırmızılılar diğer maçta rakibiyle 1-1 berabere kalarak kupaya bu turda veda etmiş oldu. Lig’de ise 36 maç oynayan Galatasaray, sezon boyunca Beşiktaş ile kıyasıya mücadele etti. Galatasaray averajla ligi ikinci bitirmesine rağmen bir sezonu namağlup bitiren ilk takım unvanını aldı ve bir sonraki sezon UEFA Kupası’na gitmeyi garantiledi. Takım kaptanı Fatih Terim ise sezon sonunda 31 yaşında jübilesini yaptı.

Galatasaray’ın futbolcularından Uğur Tütüneker.

1986-87 sezonu öncesinde Bülent Korkmaz, Suat Kaya, Muhammed Altıntaş ve Uğur Tütüneker gibi futbolcularla güçlendiren Galatasaray’ın, Erdal Keser ile yolları ayrıldı. UEFA Kupası’na katılan Galatasaray kupanın 1. turunda Romanya takımı FC Universitatea Craiova ile eşleşti. Galatasaray deplasmanda 2-0 yenildiği rakibini diğer maçta 2-1 yenmesine rağmen kupaya ilk turdan veda etti. Ancak sezona fırtına gibi başlayan Jupp Derwall yönetimindeki Galatasaray, sezona şampiyonluk parolasıyla giriş yaptı. Sezon boyunca Beşiktaş ile kıyasıya yarışa girdi. İkinci yarıda ise Beşiktaş, 10 maç üst üste galibiyet alarak 1959-60 sezonunda kırdığı 13 maç üst üste galibiyet rekoruna yaklaşmıştı. Ancak Galatasaray’a yenilince lider Beşiktaş ve Galatasaray’ın puanları eşitlendi ancak averaj Beşiktaş lehineydi. Beşiktaş daha sonra puan farkını ikiye çıkarsa da sezonun bitmesine üç hafta kalan 24 Mayıs 1987’de Beşiktaş, Malatyaspor deplasmanında beklenmeyen bir yenilgi aldı ve Galatasaray ile puanlar eşitlendi. Sonraki hafta 31 Mayıs 1987’de Beşiktaş, kendi sahasında Denizlispor’a karşı 1-0 önde giderken, 85. dakikada Denizlispor’lu Erol Tolga frikikten golü atınca, maç 1-1 sona erdi ve Galatasaray’ın galibiyetiyle son haftaya Galatasaray bir puan önde girdi. Son hafta iki takım da maçlarını kazanınca Beşiktaş, şampiyonluğu kaybetti. 14 yıl aradan sonra Jupp Derwall yönetimindeki Galatasaray kupaya uzanan taraf oldu. Kazanılan bu şampiyonluk Galatasaray’ın profesyonel liglerdeki 7. şampiyonluğuydu. Galatasaray 36 maçta 23 galibiyet, 8 beraberlik 5 de mağlubiyet alırken 54 puan toplamıştı. Takımın en golcü futbolcusu ise 13 gol ile Bayern Münih’ten transfer edilen Uğur Tütüneker olmuştu. Ayrıca Galatasaray böylelikle uzun bir aradan sonra bir sonraki sezon için Şampiyon Kulüpler Kupası bileti aldı.

1987-88 sezonunda ise Galatasaray kadrosunu Didier Six ve Samsunspor’un genç yıldızı Tanju Çolak ile güçlendirdi. Ayrıca altyapıdan Tugay Kerimoğlu A takıma alındı. Teknik direktörlüğe ise eski futbolcu Mustafa Denizli getirildi. Derwall ise takımın menajerliğini yapmaya başladı. Uzun bir aradan sonra Şampiyon Kulüpler Kupası’nda mücadele eden Galatasaray, 1. turda Hollanda Şampiyonu PSV ile eşleşen Galatasaray 3-0 kaybettiği ilk maçın ardından, İstanbul’da rakibini 2-0 yenmesine rağmen kupaya ilk turda veda etti. Galatasaray ligde ise çok başarılı bir sezon geçirdi ve Mustafa Denizli, ilk sezonunda şampiyonluk yaşadı. 38 maçta 2 mağlubiyet alan Galatasaray, en yakın rakibi Beşiktaş’ın 12 puan önünde 90 puan toplayarak birinci oldu. Ayrıca bu sezonda ilk kez 3 puan sistemi uygulanırken Galatasaray bir kez daha Şampiyon Kulüpler Kupası’na katılma hakkı elde etti. Samsunspor’dan transfer edilen Tanju Çolak ise 39 gol ile gol kralı oldu.

Galatasaray’ın Neuchâtel Xamax Maçı Kadrosu.

1988-89 sezonu öncesinde Didier Six ve Raşit Çetiner ile yollarını ayıran Galatasaray, o sezonda Şampiyon Kulüpler Kupası’nda mücadele etti. 1. Turda Avusturya şampiyonu Rapid Wien ile eşleşen Galatasaray, deplasmanda 2-1 kaybettiği maçın rövanşında İstanbul’da rakibini 2-0 yenerek 2. tura çıktı. Bu turda da deplasmandaki ilk maçta deplasmanda 3-0 yenildi. Maçta sahaya atılan yabancı maddeler ve bazı kişilerin sahaya girmesi gibi olaylar yaşandı. Maç sonunda Mustafa Denizli de UEFA’dan bir maç men cezası aldı. Rövanş maçında taktikleri tribünden vermek zorunda kalan Denizli’nin takımı maçı 5-0 kazandı ve adını Çeyrek final’e yazdırdı. Çeyrek final ilk maçında Monaco’yu 1-0’la geçen Galatasaray, cezası nedeniyle Köln’de oynadığı 2. maçta da rakibi ile 1-1 berabere kalarak adını yarı finale yazdırdı. Yarı final’de Galatasaray, Romanya şampiyonu Steaua București’ye 4-0 ve 1-1 skorlarla elenirken Steaua București adını finale yazdırdı. Türkiye Kupası’nda da çeyrek finalde elenen Galatasaray, lig’de ise açık ara farkla 3. oldu ve UEFA Kupası’nda mücadele etme hakkı elde etti.

1989-1999

Galatasaray, 1989-90 sezonu öncesi Mustafa Denizli’den boşalan teknik direktörlük koltuğuna Alman teknik adam Sigfried Held’i getirdi. Alman teknik adam yönetimindeki Galatasaray, UEFA Kupası 1. turunda Crvena zvezda ile eşleşti. Cimbom rakibiyle ilk maçta 1-1 berabere kaldı. Deplasmanda ise 2-0 kaybeden Galatasaray, kupaya ilk turda veda etmiş oldu. Bunun dışında Başbakanlık Kupası’nı müzesine götürdü. Galatasaray bu sezonu 63 puanla 4. sırada bitirdi.

Galatasaray, 1990-91 sezonunda Mustafa Denizli’yi teknik direktörlüğe getirdi. U-18 takımından Arif Erdem’i A takıma aldı. İlk sezonunda uzatmalarda MKE Ankaragücü’ne üstünlük sağlayan Denizli ve Galatasaray Türkiye Kupası’nı kazandı. Ligde ise ikinci oldu. Böylelikle UEFA Kupa Galipleri Kupası’na katılma hakkı kazandı. Takımın kalecisi Zoran Simovic ise futbolu bıraktı.

1991-92 sezonunda ise Cevad Prekazi Altay takımına transfer olurken, Tanju Çolak ise Fenerbahçe’ye transfer oldu. Galatasaray kadrosunu ise Dominic Iorfa, Frank Berghuis, Selçuk Yula ve Hamza Hamzaoğlu ile güçlendirdi. UEFA Kupa Galipleri Kupası’nda mücadele eden Galatasaray, çeyrek finalde Werder Bremen’e elendi. Ligde ise üçüncü oldular. Yönetim ile anlaşamayan Denizli, teknik direktörlüğü bir süreliğine bıraktığını açıkladı.

Galatasaray ve Türk futbol tarihinin en golcü futbolcusu Hakan Şükür.

1992-93 sezonu öncesinde Elvir Bolić, Hakan Şükür, Suat Kaya, Falko Götz, Reinhard Stumpf ve Okan Buruk ile güçlendiren Galatasaray, Iosif Rotariu ve Roman Kosecki gibi futbolcularla ise yolları ayırdı. Teknik direktörlüğe ise Karl-Heinz Feldkamp getirildi. 12 Aralık 1992’de Beşiktaş’ı 3-1 yendi ve hep rakipleriyle puan farkını 1’e indirip, Beşiktaş’ın 48 maçlık yenilmezlik serisini sonlandı. 25. haftada ise Galatasaray, Fenerbahçe’yi 10 kişi olmasına rağmen 4-1 yenerek, Beşiktaş’ın da Trabzonspor mağlubiyetiyle liderliği kazandı. 27. haftada Galatasaray ve Beşiktaş’ın puanları eşitlenmişti. 28. haftada Galatasaray’ın 5-0’lık Konyaspor galibiyetiyle Galatasaray averajda da öne geçti. Son haftada MKE Ankaragücü karşısında alınan 8-0’lık galibiyetle Galatasaray, 3 senelik Beşiktaş liderliğine son vererek Türkiye şampiyonu oldular. Feldkamp, sezon içindeki üçüncü kupasını ise Bartınspor, Çanakkale Dardanelspor, Trabzonspor ve finalde de yine rakibi Beşiktaş’ı eleyerek kazandı.

1993-94 sezonu öncesi Karl-Heinz Feldkamp sağlık problemleri nedeniyle teknik danışman olarak takımda kalıp yerine yardımcısı Reiner Hollmann takımın başına geçti. Buna rağmen, Kalli’nin takım yönetiminde büyük katkıları oldu. Sezon başında kadro Hakan Ünsal, Kubilay Türkyılmaz ve Ergün Penbe gibi oyuncularla takviye edilmiştir. Sezon başında Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı da müzesine götürmeyi başarmıştır. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde Barcelona, Spartak Moskva ve Monaco’dan oluşan grubunu sonuncu olarak tamamladı. Holmann’ın teknik direktörlüğünü yaptığı bu sezonda Galatasaray, 10. şampiyonluğuna ulaştı.

Galatasaray’ın 1995-96 sezonundaki Ulubatlı Souness lakaplı teknik direktörü Graeme Souness

1994-95 sezonu öncesinde ise Reinhard Saftig’i teknik direktörlüğe getiren Galatasaray, yerli olarak Saffet Sancaklı ve Sedat Balkanlı gibi oyuncuları kadrosuna katarken yabancı olarak ise sadece Norman Mapeza kadroya katıldı. Bunun yanı sıra Falko Götz, Reinhard Stumpf, Yusuf Altıntaş, Roger Ljung gibi futbolcularla yollarını ayıran Galatasaray’da takımın futbolcularından Erdal Keser futbolculuğu bıraktığını açıkladı. Bir önceki sezonu şampiyon bitiren Galatasaray, bir önceki sezon ilk kez katıldığı UEFA Şampiyonlar Ligi’ne ön elemelerden katılma hakkı kazandı. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ön eleme turunda Lüksemburg Ligi ekiplerinden Avenir Beggen ile eşleşen Galatasaray, ilk maçı deplasmanda 5-1 ile geçerken rövanşta ise kendi evinde Hakan Şükür (3) ve Saffet Sancaklı’nın golleriyle 4-0 mağlup etti ve gruplara katılma hakkı kazandı. Gruplarda Manchester United, Barcelona ve IFK Göteborg ile eşleşen Galatasaray, 6 maçta tek galibiyetini 23 Kasım 1994’te Hakan Şükür ve Arif Erdem’in golleriyle yendiği Barcelona müsabakasında aldı. Grubu 4 puan ile bitiren Galatasaray sonuncu olarak turnuvaya veda etti. Lig’de ise 34 haftalık maratonda 69 puan alarak ligi 3.sırada bitirdi ve UEFA Kupası’na gitmeye hak kazandı. Türkiye Kupası’nda ise Final’de Trabzonspor ile eşleşen Galatasaray, ilk maçta kendi evinde 3-2 mağlup olmuş 2. maçta da 1-0 mağlup olarak kupayı Trabzonspor’a kaptırmıştır.

1995-96 sezonu öncesinde ise teknik direktörlük görevi Graeme Souness’e emanet edildi. Souness’in isteğiyle kadro Aston Villa’nın ünlü forveti Dean Saunders, Mike Marsh ve kaleci Brad Friedel’ın dışında altyapıdan Ceyhun Eriş ile güçlendirildi. Galatasaray UEFA Kupası ön eleme turunda Çek temsilcisi Sparta Praha’a deplasmanda 3-1 mağlup olmuş, kendi sahasında da rakibiyle 1-1 berabere kalarak kupaya bu turda veda etmiştir. Türkiye Kupası’nda Çeyrek final’de Beşiktaş yarı finalde ise Samsunspor’u elemiş ve final’e çıkmıştır. Finalin ilk ayağını Dean Saunders’ın golüyle Fenerbahçe karşısında 1-0 kazanan Cimbom, ikinci ayakta ise Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda ise 34. dakikada Aykut Kocaman’ın golüne engel olamamıştır. Maçta 30 dakikalık uzatmalara gidilirken bitime 4 dakika kala Dean Saunders sahneye çıkmış golü atarak Galatasaray’a tarihindeki 11. Türkiye Kupası’nı getirmiştir. Ligde ise 68 puan toplayan Galatasaray, ligi 4. sırada tamamlamış ve bir sonraki sezon UEFA Kupa Galipleri Kupası’na katılma hakkı kazanmıştır.

Galatasaray’ın 1996-97 sezonunda kadrosuna kattığı ve daha sonra Galatasaray tarihinin en golcü yabancı futbolcusu olan Gheorghe Hagi.

1996-97 sezonu öncesinde ise Graeme Souness ile yollar ayrılmış, teknik direktörlüğe ise Galatasaray’ın ve Türkiye millî futbol takımının eski kaptanı Fatih Terim getirilmiştir.[29] Fatih Terim’in gelmesinin ardından Ümit Davala, Vedat İnceefe, Rasim Süksür, Ersan Doğu, Volkan Kilimci, Burhanettin Kaymak ve Adrian Knup kadroya dâhil edilmiştir. Bu oyuncuların yanı sıra altyapıdan Alp Küçükvardar ve Emre Belözoğlu A takıma alınmıştır. Galatasaray en önemli transferini ise 31 Temmuz 1996 tarihinde Gheorghe Hagi’yi alarak yapmıştır. Kariyerinde Real Madrid ve Barcelona gibi takımlarda oynamış Karpatların Maradonası lakaplı Hagi, 3.750.000 € bonservisle Galatasaray’a transfer edilmiştir. Hagi’nin transferi tüm dünyada yankı yapmıştır.[30] Bir önceki sezon Türkiye Kupası’nı müzesine götürerek Şampiyon Kulüpler Kupası’nda mücadele etme hakkı kazanan Galatasaray, 1. turda Moldova kupası galibi Constructorul ile eşleşti. Galatasaray bu takımı iki maçta da 1-0 ve 4-0’lık skorlarla yendi ve adını üst tura yazdırdı. 2. turda ise Coupe de France şampiyonu PSG ile eşleşen Cimbom, Hayrettin Demirbaş’ın ufak hataları nedeniyle ilk maçta kalesinde 2 gol bulda da 4 gol ile cevap verdi. İkinci maçta ise rakibine 4-0 mağlup olan Galatasaray, bu turnuvadan elendi. Devre arasında ise kadro Iulian Filipescu ve Adrian İlie ile güçlendirildi. İlk yarıda olduğu gibi ikinci yarının çoğunda Beşiktaş ile mücadele eden Galatasaray sezon sonunda 34 maçta 25 galibiyet, 7 beraberlik 2 de mağlubiyet aldı. 82 puan toplayan Galatasaray böylece 11. kez şampiyon oldu.

Galatasaray’ın 1997-98 sezonunda Barcelona’dan kadrosuna kattığı ve daha sonra UEFA Kupası’nda kupayı getiren golü atarak Galatasaray tarihine geçen Gheorghe Popescu.

1997-98 sezonu öncesinde Ionut Lutu, Adnan İlgin, Osman Coşkun ve Mehmet Gönülaçar gibi futbolcuları kadrosuna katan Galatasaray, en önemli transferi ise takımın bir sezon önce kadrosuna kattığı Gheorghe Hagi gibi Rumen olan Gheorghe Popescu oldu. Popescu 29 yaşında 4.500.000 € bonservis bedeliyle Barcelona’dan transfer edildi. Sezona Türkiye Spor Yazarları Derneği Kupası ile başlayan Galatasaray, ilk maçta 20 Temmuz günü Beşiktaş ile karşılaştı. Beşiktaş’ı Adrian İlie (3), Suat Kaya (2) ve Hakan Ünsal’ın golleriyle 6-0 ile geçerek bu maçı en farklı derbi maçları arasında tarihe geçti. İkinci maçta ise Fenerbahçe ile karşılaşan Galatasaray; Gheorghe Hagi, Ümit Davala, Ergün Penbe ve Hakan Ünsal’ın attığı gollerle 4-2 mağlup etti ve kupanın sahibi oldu. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ise Sion’u 2. ön eleme turunda iki maçta da 4-1’lik skorlarla geçen Galatasaray, grup aşamasında ise Borussia Dortmund, Parma ve Sparta Praha ile aynı gruba düşmüştür. Grupta sadece 4 puan alabilen Galatasaray, grubu sonuncu sırada bitirerek elenmiştir. Galatasaray Türkiye Kupası’nda ise yarı final maçında Trabzonspor ile ilk maçta deplasmanda 0-0 berabere kalmış, ikinci maçı ise 4-2 kazanarak final’e çıkmıştır. Galatasaray Final’de ise Beşiktaş ile eşleşmiştir. Müsabakalar, çift maçlı eleme sistemine göre oynanmıştır. İki maçta da 1-1 berabere bittiği için penaltılara kalan ikinci maçta rakibine 4-2 üstünlük sağlayan Beşiktaş 1997-98 Türkiye Kupası şampiyonu olmuştur. Süper Lig’de son 1 hafta kalaya kadar Fenerbahçe ile şampiyonluk mücadelesi veren Galatasaray, sezonun 33. haftasında İstanbulspor’u sahasında 4-1 yenerken Fenerbahçe o hafta berabere kalmış ve Galatasaray puan farkını 4’e çıkararak son haftaya şampiyon olarak girmiştir. 86 gol atarak şampiyon olan takımda Hakan Şükür, Lig’de attığı 32 gol ile tekrar gol kralı olmuştur.[31] Ayrıca Hakan Şükür, sezon sonunda Real Madrid gibi büyük kulüplerden transfer teklifi almış ancak Galatasaray’la 2 yıllık sözleşme imzalamıştır.

Galatasaray’ın 1998-99 sezonunda Atlético Mineiro’dan kadrosuna kattığı Cláudio Taffarel

1998-1999 sezonu öncesinde Cláudio Taffarel, Tolunay Kafkas ve Milan Pecelj gibi futbolcuları katan Galatasaray’da A2 takımından Sağ bek Fatih Akyel ve kaleci Orkun Usak A takıma alındı. Galatasaray o dönemde ise MKE Ankaragücü’nde forma giyen Hasan Şaş’ı kadrosuna kattı. Kadrosunu bu oyuncularla güçlendiren Galatasaray, geçen sezon olduğu gibi Türkiye Spor Yazarları Derneği Kupası’nı kazanarak başladı. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ise ön eleme turunda İsviçre’nin Grasshopper takımıyla eşleşen Galatasaray, rakibini ilk maçta 2-1 mağlup ederken deplasmanda da rakibini 3-2’lik skor ile geçti. Grup aşamasında ise Juventus, Rosenborg ve Athletic Bilbao ile aynı gruba düştü ve 8 puan ile grubu 2. sırada tamamladı ve elendi. Galatasaray’ın üçüncü olarak tamamladığı ligin ilk yarısını ise Hakan Şükür Elvir Baljić’le beraber on ikişer golle gol kralı olarak tamamladı. Galatasaray, sezon bitimine bir hafta kala üst üste üçüncü kez şampiyon oldu.

1999-2000

Final maçında, Arsenal karşısına çıkan Galatasaray 11’i.

Fatih Terim yönetimindeki Galatasaray, 1999-2000 sezonu öncesinde kadrosunu Mehmet Yozgatlı, Ahmet Yıldırım, Emrah Eren, Capone ve Bruno ile güçlendirdi. Kadrosundan ise Tolunay Kafkas, Ceyhun Eriş, Ufuk Talay ve Orkun Uşak gibi oyuncuları yolladı. Galatasaray Şampiyonlar Ligi’ne kötü başlamış, 14 Eylül 1999 tarihinde Ali Sami Yen Stadı’nda oynanan ilk grup maçında Hertha Berlin ile 2-2 berabere kalmıştır. 22 Eylül 1999’daki ikinci maçında İtalyan devi Milan’a 2-1’lik skorla yenilerek gruptaki ilk mağlubiyetini almış olan Galatasaray, 29 Eylül 1999’daki üçüncü maçında da Chelsea’ye 1-0 mağlup olmuştur. 19 Ekim 1999’daki dördüncü maçta Chelsea’den tarihi bir fark yiyen Galatasaray, Ali Sami Yen Stadı’nda Chelsea’ye 5-0 mağlup olmuştur. Bu maç sonrası UEFA Şampiyonlar Ligi’nden elenmesi kesinleşen Galatasaray’da tek hedef UEFA Kupası’na katılmak olmuştur. Beşinci maçında Hertha Berlin’i 1-0 yenik duruma düşmesine rağmen 4-1 yenen Galatasaray, son maçta Milan ile karşılaşacaktı. Bu maç iki tarafında gruptaki konumu nedeniyle birçok otorite tarafından en zor maç olarak gösterildi. Ancak Galatasaray Milan’ı son dakikalarda Ümit Davala’nın bulduğu penaltı ile 3-2 geçerek adını UEFA Kupası’na yazdırmış oldu. Devre arasında Sergen Yalçın ve Márcio Mexerica kadroya katılırken Tugay Kerimoğlu Rangers’a transfer oldu. Galatasaray, Şampiyonlar Ligi H grubunda üçüncü olarak gitmeye hak kazandığı UEFA Kupası’na 3. turdan girdi. Galatasaray ile İngiltere kulübü Arsenal arasında oynanan ve normal süresi 0-0 biten maçı Galatasaray, penaltı vuruşlarında 4-1 kazanarak kupanın sahibi oldu. Bu şampiyonlukla beraber ilk kez bir Türkiye futbol kulübü, Avrupa kupasını kazanma başarısını gösterdi. Süper Lig’de ise bitime iki hafta kala rakibine 6 puan fark atan Galatasaray, 4 sene üst üste şampiyon olan ilk takım oldu. Takım, o sezon Türkiye Kupası’nda da şampiyonluğa ulaştı.

2001-2011

Real Madrid karşısına çıkan Galatasaray 11’i.

2000-01 sezonu öncesinde ise Galatasaray teknik direktörü Fatih Terim kazandığı kupayla tüm dikkatleri üzerine çekti ve Serie A ekibi Fiorentina takımının yolunu tuttu. Fatih Terim’in yerine ise Mircea Lucescu getirildi. Tolunay Kafkas Denizlispor’un yolunu tutarken, Saffet Akyüz ise Kocaelispor’a transfer oldu. Takımın golcü oyuncularından Arif Erdem ise La Liga ekibi Real Sociedad’ın yolunu tuttu. Galatasaray takımın golcüsü Hakan Şükür’ü ise 6.500.000 € bedel ile Inter takımına yolladı. Bu golcülerin ayrılmasıyla 5.000.000 € bedel ile Samsunspor’dan Serkan Aykut, İstanbulspor’dan stoper Emre Aşık ve 5.500.000 € bedel ile Denizlispor’dan Bülent Akın alınırken takım en büyük transferini ise Porto takımından 17.050.000 € bedel ile Mário Jardel’i alarak yaptı. Ayrıca bu transfer Türk futbol tarihi ve kulüp tarihinin en pahalı transferi olarak tarihe geçti. Galatasaray sezon öncesinde UEFA Süper Kupası müsabakasında Real Madrid ile eşleşti ve normal süresi 1-1 biten maç altın gol kuralı geçerli olmak şartıyla uzatmalara gitti ve Mário Jardel uzatmalarda attığı gol ile takımına kupayı kazandıran isim oldu. O sezon Süper Lig’i ise ikinci bitiren Galatasaray, Türkiye Kupası’na ise erken veda etti.

2001-02 sezonu öncesinde kadrosundan Gheorghe Popescu, Mário Jardel, Ümit Davala, Emrah Eren ve sözleşmesi yenilenmeyince boşta kalan Saffet Akyüz, ligin başlamasından birkaç hafta sonra takımdan ayrıldı. Bu oyuncuların yerine Erhan Namlı, João Batista ve Murat Sözkesen Galatasaray ile sözleşme imzaladı. Şampiyonlar Ligi elemelerinde Arnavutluk ligi ekiplerinden Vllaznia’yı ilk maçı 2-0 biten maçın rövanşında 4-1 mağlup ederek bir sonraki tura yükseldi ve Levski Sofya takımıyla eşleşti. Bu takımıda iki maç sonucunda 4-2 ile geçen Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi gruplarına katılma hakkı kazandı.[34] Grup kuralarında Nantes, PSV ve Lazio’nun aralarında bulunduğu gruba düşen Galatasaray, grubu 10 puanla 2. sırada tamamlamış 2. Tur gruplarda ise Barcelona, AS Roma ve Liverpool ile aynı gruba düşmüştür. Bu grubu 5 puanla sonuncu bitiren Cim-Bom elenerek turnuvaya veda etmiştir.[34] Mircea Lucescu’nun önerisiyle ara transfer döneminde kadrosunu Klodian Duro, Jersson González ve Radu Niculescu’yu kadrosuna katan Galatasaray, Mbo Mpenza, Pavel Horváth, Robert Špehar, Richard Kingson, Alper Tezcan, Rasim Vardar, Ufuk Talay, Klodian Duro ve Erhan Namlı ile ara transfer döneminde yolları ayırmıştır. Bu oyuncular dışında Faruk Atalay 30 Kasım 2001’de, Hakan Ünsal ise 1 Mart 2002’de takımdan ayrılmıştır. Mircea Lucescu yönetimindeki Galatasaray, bu sezonu 78 puanla Şampiyon tamamlamıştır. Arif Erdem ise 21 gol ile gol kralı olmuştur.

2002-03 sezonunda ise Mircea Lucescu’nun takımdan ayrılmasının ardından Fatih Terim teknik direktörlüğe getirilmiştir. Fatih Terim’in isteğiyle ise Galatasaray, Sergio Almaguer, Christian, Sarr, Felipe, Hakan Ünsal, Ümit Davala, Mehmet Polat, Cihan Haspolatlı, Fábio Pinto, Elvir Baljić, Abel Xavier, Suat Usta, Volkan Arslan, Haim Revivo, Ali Lukunku, Aykut Erçetin ve Klodian Duro’yu kadrosuna katmıştır. Şampiyonlar Ligi’nde ise Barcelona, Lokomotiv Moskva ve Club Brugge ile aynı gruba düşen Galatasaray, 4 puanla grubu son sırada tamamlayarak elenmiştir. Türkiye Kupası’nda Malatyaspor’a Çeyrek finalde elenerek veda eden Galatasaray, Süper Lig’i 77 puanla 2.sırada tamamlamıştır.

2003-04 sezonu öncesi yeniden bir yapılanmaya giden Galatasaray, ilk olarak Gabriel Tamaș, Abdullah Ercan, Frank de Boer, Hakan Şükür, Ömer Erdoğan, Orhan Ak, César Prates, Ovidiu Petre, Florin Bratu, Murat Erdoğan, Dániel Tőzsér ve Necati Ateş ile güçlendirmiştir. Suat Kaya, Kerem İnan, Emre Aşık, Xavier, Vedat İnceefe, Revivo, Ümit Davala ve Ali Lukunku ise takımdan ayrılmıştır. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde elemelerde CSKA Sofya takımını eleyen Galatasaray gruplarda ise Juventus, Olimpiakos ve Real Sociedad ile aynı gruba düşmüştür. Bu grubu 3. tamamlayan Galatasaray, turnuvaya veda etmiş ve yoluna UEFA Kupası’nda devam etmiştir. Burada ise Villarreal CF ile eşleşen Galatasaray ilk maçı berabere kalmış, ikinci maçta ise mağlup olarak bu turnuvadan da elenmiştir. Galatasaray 20 Mart 2004 gününde Çaykur Rizespor ile karşılaştı. Bu müsabaka oynanırken Özhan Canaydın 2. kez başkan seçilmiştir. Galatasaray bu maçtan 2-1 mağlup ayrılmış, maçın ardından ise Fatih Terim istifa ettiğini açıklamıştır.[35] Fatih Terim’in yerine ise eski öğrencisi Gheorghe Hagi getirilmiştir.[36] Galatasaray bu sezonu ise 6.sırada tamamlamıştır.

2004-05 sezonunda ise 100. yılını kutlayan Galatasaray kadrosunu Song, Tomas, Conceição ve Alioum Saidou ile güçlendirmiştir. Gheorghe Hagi ayrıca Galatasaray A2 takımından Arda Turan, Uğur Uçar, Zafer Şakar ve Mülayim Erdem’i A Takım’a almıştır. Devre arasında kadrosuna Hasan Kabze ve Hakan Yakın’ı katan Galatasaray yabancı olarak ise genç yıldız adayı olarak gösterilen Franck Ribéry’yi transfer döneminin son gününde 6 ay kiralık ve satın alma opsiyonuyla FC Metz takımından kadrosuna katarak adından söz ettirmiştir.[37] 2004-05 Süper Lig’i 3. sırada bitiren Galatasaray, final karşılaşmasında ise Fenerbahçe ile karşılaşmış ve maçı Frank Ribéry, Necati Ateş ve Hakan Şükür (3)’ün golleriyle 5-1 kazanmıştır. Maçın yıldızı ise 1 gol 1 asist yapan Frank Ribéry olmuştur. Böylelikle 2005 Türkiye Kupası finalinde kupayı alan taraf Galatasaray olmuştur.

Galatasaray’ı çalıştırdığı ilk sezonda şampiyon yapan Erik Gerets.

2005-06 sezonu öncesinde ise Gheorghe Hagi ile yollar ayrılmıştır. Teknik direktör koltuğunun boşalmasının ardından Belçikalı Erik Gerets teknik direktörlüğe getirilmiştir.[38] Gheorghe Hagi sonrasında takımın başına Gerets getirilirken teknik adam Norveç ekibi Tromsö’ye deplasmanda 1-0 yenildikten sonra Ali Sami Yen Stadyumu’nda ise 1-1 berabere kalarak elenmiş ve büyük hayal kırıklığı yaratmıştır. Süper Lig’in son haftasına kadar Fenerbahçe ile kıyasıya mücadele içine giren Galatasaray, ligin son haftasına Fenerbahçe ile 80’er puan ile girdi. Son haftada Galatasaray kendi sahasında Kayserispor’u 3-0 mağlup ederken Fenerbahçe küme düşmeme mücadelesi veren Denizlispor ile Denizli’de karşılaştı. Galatasaray’ın maçı kazanmasının ardından statta localardan televizyondan Fenerbahçe-Denizlispor karşılaşması takibe alındı ve maçın sonuna 16 dakika ilave edilen maç tüm seyirciler tarafından büyük dikkatle izlendi. Fenerbahçe bu maçın sonucunda Denizlispor ile 1-1 berabere kalırken, Denizlispor lig’de kaldı Galatasaray ise 16. Şampiyonluğunu ilan etti.[39] Ayrıca Ligde en golcü üçlü: Necati Ateş (18), Ümit Karan (16), Saşa İliç (12) oldu.

2006-07 sezonu öncesinde ise Mehmet Topal, Marcelo Carrusca, Okan Buruk ve Junichi İnamoto kadroya katılmıştır. UEFA Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda Çek Cumhuriyeti’nin Mladá Boleslav takımını eleyerek Şampiyonlar Ligi’ne kalan sarı-kırmızılı ekip, Liverpool, PSV ve Bordeaux ile mücadele ettiği (C) Grubu’nda 4 puan toplayıp sonuncu olarak elenmekten kurtulamadı. Sezon başından itibaren istikrarsız bir grafik sergileyen sarı-kırmızılı takım, üç büyük takımın da üst üste puan kayıpları yaşadığı ligde son haftalara kadar iddiasını sürdürmesine karşın eline geçen fırsatları bir türlü değerlendiremedi. Ligi 3. sırada tamamlayan Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’ne katılabilme hayallerini bir sonraki sezona bıraktı. Mayıs 2007’de ise Erik Gerets ile yollar ayrıldı.[40]

Galatasaray formasıyla 97 maçta 37 gol atan ve Fenerbahçe karşısında şampiyonluğu getiren golü atan Shabani Nonda.

2007-08 sezonu öncesinde ise Erik Gerets’in yerine Karl-Heinz Feldkamp getirildi. Feldkamp’ın getirilmesinin ardından Hakan Balta, Serkan Çalık, Volkan Yaman, Barış Özbek, Cassio Lincoln, Tobias Linderoth, Orkun Usak, Servet Çetin, Ismaël Bouzid ve Shabani Nonda kadroya katılmıştır. Cassio Lincoln transferi için büyük uğraş veren Galatasaray, bu transfere 4.400.000 £ bedel ödedi. Galatasaray UEFA Kupası ön eleme turunda Slaven Koprivnica ve Sion takımlarını elemiştir. Grup aşamasında ise H grubunda Bordeaux, Helsingborg, Panionios ve Austria Wien takımlarıyla mücadele etmiş ve grubu 3. sırada bitirerek Son 32’ye kalmıştır. İlk maçta Bayer 04 Leverkusen’le Ali Sami Yen Stadyumu’nda 0-0 berabere kalan Galatasaray, ikinci maçta ise deplasmanda 5-1 mağlup olarak elenmiştir. Hakan Şükür ve Cassio Lincoln gibi futbolcular Beşiktaş derbisi öncesinde kurallara uymadıkları için tribüne gönderildi ve ceza aldı. Ama o zamanlarda Lincoln sevgisi çoğu taraftarı etkisi altına aldığı için taraftar bu duruma büyük tepki göstermiştir. 22 Mart 2008 tarihinde ise kulüp başkanı Özhan Canaydın hastalığı sebebiyle başkanlığı Adnan Polat’a bırakmıştır. 1 Nisan 2008 tarihinde de Alman teknik adam Karl-Heinz Feldkamp yönetimle anlaşmazlık ve sağlık sorunları nedeniyle takımın başından ayrılmıştır.[41] Geri kalan dönemde ise Feldkamp’ın yardımcısı Cevat Güler takımı yönetmiştir. Bu periyotta içinde Ali Sami Yen Stadyumu’nda oynanan ve Galatasaray’ın Shabani Nonda’nın golüyle 1-0 kazandığı maçta dahil olmak üzer 6 maçın tamamını kazanmış ve 79 puanla şampiyon olmuştur. Bu sezonun son maçının ardından ise takımın kaptanı ve futbolcusu Hakan Şükür futbola veda etmiştir.

Galatasaray’daki ilk sezonunda gol kralı olan ve 93 lig maçında 48 gol atmayı başararak Galatasaray tarihinin en skorer 2. yabancı futbolcusu olan Milan Baroš

2008-09 sezonu öncesinde birçok ünlü teknik adam ile görüşen Galatasaray, Alman teknik adam Michael Skibbe ile anlaşmıştır. Teknik direktörlük koltuğunu Skibbe’ye emanet eden Galatasaray kadrosuna Morgan De Sanctis, Fernando Meira, Harry Kewell ve Milan Baroš’u katmıştır. Özellikle Liverpool’un ünlü futbolcusu Harry Kewell ve yine Liverpool’da forma giymiş olan ve Olympique Lyonnais’dan 4.840.000 £ bedel ile transfer edilen Milan Baroš’un transfer edilmesi takımdaki beklentileri yükseltti. Sezon öncesinde ise Kayserispor ile 2008 Türkiye Süper Kupası mücadelesinde karşılaşan Galatasaray, rakibini Harry Kewell ve Shabani Nonda’nın golleriyle 2-1 mağlup ederek tarihindeki ilk Süper Kupa’yı müzesine götürmüştür. Galatasaray bu sezonda UEFA Şampiyonlar Ligi’ne gitmeyi çok istese de Steaua București’ye ön elemede elenmiş ve UEFA Kupası’nda yoluna devam etmiştir. Metalist Harkiv, Olimpiakos, Hertha Berlin ve Benfica ile aynı grupta bulunan Galatasaray bu grubu 2. bitirmiş ve Son 32’ye katılma hakkı kazanmıştır. Süper Lig’in 21. haftasında Ali Sami Yen Stadyumu’nda oynanan Kocaelispor maçında 5-2 mağlup olan Galatasaray’da Michael Skibbe ile yollar ayrılmıştır.] Michael Skibbe’nin yerine ise kulübün eski oyuncularından ve kaptanı Bülent Korkmaz getirilmiştir. Son 32 turunda Bordeaux ile eşleşen Galatasaray ilk maçta deplasman 0-0 berabere kalmıştır. Bu maçın rövanşı ise Bülent Korkmaz’ın ilk resmî maçı olmuştur. Galatasaray bu maçı Sabri Sarıoğlu’nun 90.dakkada 18’in dışından attığı gol ile 4-3 kazanmış ve Son 16 bileti almıştır. Son 16’da ise ilk müsabaka da Almanya’da Marcell Jansen ve Ayhan Akman’ın golleriyle 1-1 berabere kalınırken, Türkiye’de ise Galatasaray birçok oyuncudan yoksun çıktığı maçta Defans mevkiinde Harry Kewell’ı oynatmak zorunda kalmış, bu durumun ardından ise 3-2 mağlup olarak elenmiştir. Galatasaray Süper Lig’i ise 5. sırada bitirmiştir. Sezon sonunda Bülent Korkmaz ile yollar ayrılmıştır.

Hollanda futbolu ve Barcelona’nın ünlü isimlerinden Frank Rijkaard Galatasaray’ı çalıştırırken.

2009-10 sezonu öncesinde Önceki sezonu ligde 5. sırada tamamlayan Galatasaray, sezon başında teknik direktör değişikliğine giderek göreve Bülent Korkmaz’ın yerine eski Barcelona teknik direktörü Frank Rijkaard’ı getirdi. Yeni teknik adamla birlikte sezon başında birçok transfer yaparak kadroda değişikliklere gidildi. Kadrosuna yerli olarak Mustafa Sarp, Gökhan Zan, Ufuk Ceylan ve Caner Erkin’i katan Galatasaray, yabancı olarak ise Manchester City’nin Brezilyalı yıldızı Elano Blumer, Atlético Madrid’in uzun süre kalesini koruyan Uruguay’lı file bekçisi Leo Franco ve Olympique Lyonnais formasıyla gösterdiği performansla birçok kez Fransa’da yılın futbolcusu seçilen Abdul Kader Keita ile güçlendirdi. Takım, Süper Lig’e deplasmanda aldığı 3-2’lik Gaziantepspor galibiyetiyle başlarken, ilk 6 hafta oynanan tüm maçlardan galip ayrıldı. 7. haftada Ali Sami Yen Stadyumu’nda oynanan maçta Eskişehirspor’la 1-1 berabere kalarak ilk puan kaybını yaşadı. Ertesi hafta deplasmanda oynanan MKE Ankaragücü maçını da 3-0 kaybetti ve ligdeki ilk mağlubiyetini aldı. Galatasaray devre arasında ise kadrosunu eski Barcelona’lı Giovani dos Santos, Manchester Cityli Jo ve Avustralya millî takımı kaptanı Lucas Neill ile güçlendirdi. Sezon boyunca inişli-çıkışlı bir grafik sergileyen Galatasaray; aldığı 19 galibiyet, 7 beraberlik, 8 mağlubiyetle ligi 64 puanla 3. sırada bitirdi. Önceki sezonu beşinci sırada tamamlamasından ötürü 2009-10 sezonunda UEFA Avrupa Ligi’nde mücadele etmeye hak kazanan Galatasaray, turnuvaya 2. ön eleme turundan katıldı. İki maçlı eliminasyon sistemiyle oynanan turları geçerek gruplara kaldı. Grubunu birinci sırada tamamlayıp gruptan çıkmayı başarsa da ikinci turda, İspanyol ekibi Atlético Madrid’le oynadığı maçlar sonunda toplamda 3-2’lik skorla yenilerek kupadan elendi. Türkiye Kupası’na ise direkt gruplardan katılan Galatasaray, grubununu 10 puanla birinci sırada tamamlayarak bir üst tura çıktı. Bu turda eşleştiği Antalyaspor’la iki maç yaptı. Skorun toplamda 4-4 olmasına rağmen Galatasaray, deplasman golü kuralı sebebiyle kupadan elendi.

2010-11 sezonu öncesinde yerli futbolcu transferine yoğunlaşan Galatasaray Serdar Özkan, Mehmet Batdal, Musa Çağıran, Çağlar Birinci ve Ali Turan’ı kadrosuna katmıştır. Yabancı olarak Arnavutluk millî futbol takımı ve Marsilya kaptanı Lorik Cana, Monaco’dan Juan Pablo Pino ve Liverpool’un Arjantin’li sol bek oyuncusu Emiliano Insúa ile güçlendirirken en önemli transferini ise VfL Wolfsburg’un oyun kurucusu ve asist rekortmeni Zvjezdan Misimović’i katarak yapmıştır. Bu arada Mehmet Topal, Leo Franco, Emre Güngör, Uğur Uçar, Caner Erkin, Giovani dos Santos, Jô ve sürpriz bir şekilde Abdul Kader Keita ile yollar ayrılmıştır. 3. ön eleme turunda Beograd takımını eleyen Galatasaray, Play-off turunda Karpaty Lviv’e elenerek UEFA Kupası’na veda etmiştir. Lig’deki başarısız sonuçların ardından ise Frank Rijkaard ile yollar ayrılmıştır. Frank Rijkaard’tan boşalan teknik direktörlük koltuğuna ise Gheorghe Hagi getirilmiştir. Gheorghe Hagi gelmesiyle birlikte idmanda sakız çiğneyen ve disiplinsiz davranan Zvjezdan Misimović’i kadro dışı bırakmıştır. Gheorghe Hagi ilk maçına Fenerbahçe karşısında Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda çıkmış Galatasaray bu maçta berabere kalmıştır. Hagi dönemindeki ilk galibiyet ise bir hafta sonra Antalyaspor karşısında alınmıştır. İlk devrede bu maçın ardından inişli-çıkışlı performans sergileyen Galatasaray’da Elano Blumer’de kendi isteğiyle Grêmio takımına transfer olmuştur. 12 Aralık 2010 tarihinde ise Galatasaray Süper Lig tarihinde Ali Sami Yen Stadyumu’na son kez çıkmış fakat Hurşut ve Orhan Şam’ın gollerine karşılık veremeyerek 2-0 mağlup olmuştur.

Galatasaray’ın Fenerbahçe’den transfer ettiği ve Ali Sami Yen’daki son gol, TT Arena’da atılan ilk derbi golü ve Galatasaray tarihinin 3000. golünün sahibi Colin Kâzım-Richards.

Devre arasında ise Gheorghe Hagi’nin tavsiyesiyle kadroya Bogdan Stancu, Juan Emmanuel Culio ve Fenerbahçe’de kadro dışı kalan Colin Kâzım-Richards dahil edilmiştir. 11 Ocak 2011’de ise Ali Sami Yen Stadyumu’nun son resmî müsabakası olan Beypazarı Şekerspor maçında Galatasaray 1-0 geriye düşmüş fakat Arda Turan, Servet Çetin ve Kazım Kazım’ın golleriyle 3-1 mağlup etmiştir. Yeni transfer Colin Kâzım-Richards ilk resmî maçında gol atmış ayrıca Ali Sami Yen Stadyumu’nda atılan son golün sahibi olmuştur. Türk Telekom Arena stadyumunun açılışı ise 15 Ocak 2011 günü Ajax ile yapılan maçla yapılmıştır. Süper Lig’in ikinci yarısının 2. maçında Türk Telekom Arena’daki ilk resmî müsabakasına Sivasspor karşısında çıkan Galatasaray, bu maçı Servet Çetin’in golüyle 1-0 kazanmıştır. Bu maçın ardından da inişli-çıkışlı performansına devam eden Galatasaray, 26. haftada Fenerbahçe ile karşılaşmıştır. Türk Telekom Arena’da oynanan ilk derbi karşılaşmasının 14. dakikasında eski takımına gol atan Colin Kâzım-Richards böylelikle bu stadyumda derbilerde gol atan ilk futbolcu oldu. Fakat Galatasaray Semih Şentürk ve Alex de Souza’nın gollerine engel olamadı ve 2-1 mağlup oldu. Bu maçın ardından ise Gheorghe Hagi istifa etti. Hagi yerine sezon sonu kadar Fatih Terim döneminde yardımcı antrenörlük yapan Bülent Ünder getirildi. 13 Mayıs 2011’de ise Olağanüstü Genel Kurul’a giden Galatasaray’da başkanlığa Ünal Aysal getirildi. Galatasaray, Süper Lig’de 1979-80 sezonu ile birlikte tarihinin en kötü sezonunu geride bıraktı. Ligde 34 maçta 14 galibiyet, 4 beraberlik ve 16 yenilgi alan sarı-kırmızılılar, tarihlerinin en kötü dönemlerinden birini yaşadı. 46 puanla ligi 8. bitiren Galatasaray, ligde bir sezonu ilk kez eksi averajla tamamlayarak tarihe geçti. Sarı-kırmızılılar, bundan önceki en kötü averajı 1981-82 sezonunda sıfırla (26-26) elde etmişti. Galatasaray, Konyaspor maçında attığı 2 golle sezonu eksi 5 averajla (41-46) tamamladı.

2011-2021

Galatasaray’a 8 lig, 3 Türkiye Kupası, 5 Türkiye Süper Kupası, 1 UEFA Kupası kazandıran teknik direktör Fatih Terim.

2011-12 sezonu öncesinde teknik direktörlüğe bir kez daha Fatih Terim getirildi. Johan Elmander, Selçuk İnan, Tomáš Ujfaluši, Emmanuel Eboué, Ceyhun Gülselam, Albert Riera, Sercan Yıldırım, Okan Derici, Engin Baytar, Felipe Melo ve Fernando Muslera gibi oyuncular kadoya dahil olurken, Arda Turan, Róbinson Zapata, Emiliano Insúa, Barış Özbek, Harry Kewell, Lucas Neill, Lorik Cana, Emmanuel Culio, Mehmet Batdal, Juan Pablo Pino, Bogdan Stancu ve Mustafa Sarp ile yollar ayrılmıştır. Sezonun devre arasında ise kadrosunu Necati Ateş ve Yiğit Gökoğlan gibi futbolcularla güçlendiren Galatasaray, ligin 34. haftası tamamlandıktan sonra Süper Lig’i ilk 4 sırada bitiren takımın puanları ikiye bölünmüştür ve bu puanlar ile altışar maçlık bir periyot geçirilmiştir. Sezon sonunda takım, 18. Süper Lig şampiyonluğuna uzanmıştır.

2009-2011 yılları arasında takım kaptanlığını yapan Arda Turan
Wesley Sneijder ve Didier Drogba

2012-13 sezonunda Nordin Amrabat, Dany Nounkeu, Furkan Özçal, Hamit Altıntop, Umut Bulut, Cris gibi oyuncuları kadroya dahil eden Galatasaray, 2011-12 sezonunda kiraladığı Felipe Melo’yu ise bir sene daha kiralama kararı almıştır. Bu oyuncuların dışında ise kadrosuna 2011-12 Süper Lig gol kralı Burak Yılmaz ise 5 milyon € bonservis bedeli karşılığında kadroya katılmıştır. Bir önceki sezonun Türkiye Kupası Şampiyonu Fenerbahçe ile 2012 Türkiye Süper Kupası’nda karşılaşmıştır. 12 Ağustos günü Erzurum’da, Kâzım Karabekir Stadyumu’nda oynanan karşılaşmayı Umut (2) ve Selçuk’un golleriyle 3-2 kazanan Galatasaray, 12. kez bu kupayı müzesine götürmüştür. Umut Bulut maçın adamı seçilmiştir. Karşılaşmayı 25.000 civarında izleyici takip etmiştir.[73]

Galatasaray’ın Trabzonspor’dan transferi 2011-12 ve 2012-13 sezonları gol kralı Burak Yılmaz

Bir önceki sezonu Şampiyon bitiren Galatasaray, bu unvanla birlikte UEFA Şampiyonlar Ligi’ne direkt katılma hakkı kazanmış ve Manchester United, CFR Cluj ve SC Braga ile eşleşmiştir. 5 Aralık günü oynanan Braga maçını Burak ve Aydın’ın golleriyle kazanan Galatasaray, grubunu ikinci sırada bitirerek Şampiyonlar Ligi’nde son 16 takım arasına kalmaya hak kazanmıştır. Bu maçta attığı golle Şampiyonlar Ligi’nde 6 gole ulaşan Burak Yılmaz, bir sezonda Şampiyonlar Ligi’nde en fazla gol atan Türk futbolcu olmuştur. Ayrıca Fatih Terim, Galatasaray’ın başında ilk kez Şampiyonlar Ligi gruplarından çıkmayı başarmıştır. Türkiye Kupası beşinci tur mücadelesi için PTT 1. Lig ekiplerinden 1461 Trabzon ile 11 Aralık günü karşılaşan Galatasaray, maçı 2-1 kaybederek kupadan elenmiştir. Türk Telekom Arena’da oynanan karşılaşmada, Galatasaray’ın tek golünü Emre Çolak atmıştır. 23 Aralık’ta ise Trabzonspor ile 0-0 berabere kalarak ligin ilk yarısını tamamlayan Galatasaray, topladığı 33 puanla (9 galibiyet, 6 beraberlik ve 2 yenilgi) ilk yarıyı lider tamamlamıştır. Süper Lig’e yaklaşık 1 ay ara verilmiş ve Ocak ayı sonunda müsabakalara devam edilmiştir. 22 Ocak günü ise, Inter takımının Hollandalı yıldız orta saha oyuncusu Wesley Sneijder, 3,5 yıllığına transfer edilmiştir. 28 Ocak’ta Didier Drogba, bonservis bedeli ödenmeden 1,5 yıllığına transfer edilmiştir. Bunun dışında Galatasaray (futbol takımı)’nın oyuncusu ve eski gol kralı Milan Baroš ile yollar ayrılmıştır. 9 Nisan günü, Galatasaray Türk Telekom Arena’da Real Madrid’i 3-2 mağlup etmiş fakat ilk maçı Real Madrid 3-0 yendiğinden dolayı Galatasaray UEFA Şampiyonlar Ligine veda etmiştir. Galatasaray’ın devre arasında Inter’den transfer ettiği Hollanda’lı futbolcusu Wesley Sneijder maçın oyuncusu seçilmiştir. Bu maçta forma giyemeyen Burak Yılmaz, 8 golle Cristiano Ronaldo ve Lionel Messi’nin arkasında kalmıştır. 5 Mayıs günü, Galatasaray Türk Telekom Arena’da Sivasspor ile karşılaştı. Galatasaray bu maçı Selçuk İnan (2) ve Burak Yılmaz (2)’ın golleriyle 4-2 kazandı ve bu maçın ardından en yakın takipçisinin 10 puan önüne geçen Galatasaray 19. şampiyonluğunu ilan etti. 2012-13 sezonunu lider tamamlayan Galatasaray, Süper lig’de en çok gol atan (66) ve en az gol yiyen (35) takımı oldu. Süper Lig’i şampiyon tamamlayan Galatasaray’da Burak Yılmaz da gol kralı oldu. Burak ayrıca ligde 14 sezon sonra üst üste iki kez kral olma başarısını gösterdi. Son olarak Hakan Şükür 1996-97, 97-98 ve 98- 99’da üst üste üç sezon gol kralı olmuştu. Ayrıca Burak, Galatasaray ile Fenerbahçe’nin gol kralları sayısını da eşitledi. İki takım da 15’şer kral çıkardı. Galatasaray 11 sezon sonra şampiyonlukla, gol krallığını bir arada yaşadı. 2001-02 sezonunda şampiyon olan Galatasaray’da Arif Erdem 21 golle krallığı İlhan Mansız’la paylaşmıştı.

2013-14 sezonunda teknik direktör Terim Türkiye millî futbol takımından gelen teklifi kabul etmiş böylelikle hem Galatasaray hem de Türkiye millî futbol takımını çalıştıracağını açıklamıştır. Bir önceki sezonun Süper Lig Şampiyonu kadrosuna Aurélien Chedjou, Bruma ve Erman Kılıç’ı katmış bu oyuncuların dışında bir önceki sezon takımda kiralık olarak forma giyen Umut Bulut ve Felipe Melo’nun bonservisleri alınmıştır. Sezon başında Fenerbahçe ile Süper Kupa için karşılaşan Galatasaray, maç sonunda bir kez daha bu kupayı müzesine götürmüştür. Sezon ortasında ise Fatih Terim’in hem Türkiye millî futbol takımı hem de Galatasaray’ı da çalıştırması nedeni ile yollar ayrılarak yerine Roberto Mancini getirilmiştir. Şampiyonlar Ligi grubunu 7 puan ile ikinci sırada tamamlayan takım, gruplardan çıkma başarısı gösteren ilk Türk takımı oldu.

Türkiye Kupası’nda finalde karşılaştığı Eskişehirspor’u Wesley Sneijder’in golüyle 1-0 mağlup ederek Türkiye Kupası’nı 15. kez müzesine götürmüştür. Ayrıca takım Şampiyonlar Ligi ikinci turunda karşılaştığı Chelsea’yle Türk Telekom Arena’da 1-1 berabere kalmış, İngiltere’deki rövanşta ise 2-0 yenilerek Şampiyonlar Ligi’ne ikinci turda veda etmiştir. Türkiye Kupası’nda ise yarı final’de 2-0 geriye düştüğü maçı 5-2 kazanan Galatasaray, Final’de ise Eskişehirspor’u 1-0 yenerek tarihindeki 15. Türkiye Kupası’nı kazanmıştır. 2013-14 sezonunda Süper Lig’i ikinci sırada bitiren Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılma hakkı kazanmıştır. Sezonun sona ermesinin ardından teknik direktör Roberto Mancini’yle masaya oturan yönetim, Galatasaray’ın ligi Fenerbahçe’nin 9 puan gerisinde ikinci sırada bitirmesi, Şampiyonlar Ligi’nde Chelsea karşısında ortaya konan kötü futbol, devre arasında yapılan transferlerin takıma hiçbir katı verememesi nedeniyle Mancini’nin sözleşmesini karşılıklı olarak fesh etmiştir.

2014-15 sezonu başında takımın başına Cesare Prandelli getirilirken, takımın 12 senelik futbolcusu ve kaptanı Sabri Sarıoğlu başta olmak üzere Emmanuel Eboué, Yiğit Gökoğlan, Engin Baytar ve Sercan Yıldırım gibi 10 futbolcu kadro dışı bırakılmıştır. O transfer döneminde kadroya Sinan Gümüş, Kaan Baysal, Goran Pandev, Blerim Dzemaili, Tarık Çamdal, Sinan Bolat (kiralık) ve Olcan Adın kadroya katılırken Ceyhun Gülselam, Izet Hajrovic ve Didier Drogba gibi oyuncularla yollar ayrılmıştır. Goran Pandev kulüp tarihindeki ilk Makedon futbolcu olmuştur. O sezon son La Liga şampiyonu Atlético Madrid ile yapılan hazırlık maçında 0-0 berabere kalınmış, maçın tüm hasılatı Soma’ya bağışlanmıştır. Takım ilk resmî müsabakasına ise 2014 Türkiye Süper Kupası maçında son Lig şampiyonu Fenerbahçe karşısında çıkmış, Fernando Muslera’nın maçın adamı seçildiği maçta penaltılarla rakibine boyun eğmiştir. O sezon ilk Süper Lig maçında ise Bursaspor’u 2-0 yenen Galatasaray, üst üste 3.defa katıldığı UEFA Şampiyonlar Ligi’nde Arsenal, Borussia Dortmund ve RSC Anderlecht ile aynı gruba düşmüştür. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde grubunu son sırada tamamlayan Galatasaray yeni teknik direktörü Hamza Hamzaoğlu önderliğinde çıktığı Türkiye Kupası grup ilk maçında Eskişehirspor’u 4-2 yenerek yeni bir başlangıç yaparak lig ve kupada yoluna dolu dizgin devam etmiş ve 2014-15 sezonunda 2 yıl aradan sonra tekrar Süper Lig şampiyonu olmuştur. Takım bu 20. şampiyonluğu ile beraber Türkiye futbol tarihinde 4. yıldızı armasına dahil etme hakkını kazanan ilk takım olma başarısına da sahip olmuştur. Ardından Türkiye Kupası final maçında Bursaspor’u 3-2 mağlup ederek kupayı bir yıl aradan sonra tekrar kazanmayı başarmış ve sezonu 15 yıl aradan sonra çifte kupa ile tamamlamıştır.

2015-16 sezonu başında Lukas Podolski’yi kadrosuna katan Galatasaray, Süper Kupa’nda ise Türkiye Kupası’nda final de karşılaştığı Bursaspor ile karşılaştı ve rakibini Yasin Öztekin’in attığı gol ile 1-0 mağlup ederek 2 yıl aradan sonra kupayı kazanmayı başarmış ve böylelikle 22 yıl aradan sonra bir sezonda 3 kupa kazanma başarısını da egale etmiş olmuştur. 2015-16 sezonuna ligde ilk iki maçta yaşadığı puan kayıpları ile başlayan sarı kırmızılı takım Süper Lig’de ve UEFA Şampiyonlar Ligi’nde aldığı istikrarsız sonuçlar sonucunda 3 kupalı teknik direktör Hamza Hamzaoğlu ile yollarını ayırmış ve kulübün eski hocalarından Mustafa Denizli takımın başına geçirilmiştir. Mustafa Denizli’nin takımın başına geçmesi ile toparlanması beklenen Galatasaray aynı istikrarsızlığı sürdürmüş ve Süper Lig sezonu ortasında liderin gerisinde puan farkı oldukça açılmıştır. UEFA Şampiyonlar Ligi grubunu ise 3. sırada tamamlayan Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi’nde yoluna devam etme hakkı almasına karşılık İtalya’nın Lazio takımı ile kendi sahasında 1-1 berabere kaldığı maçın rövanşında deplasmanda rakibine 3-1 boyun eğerek avrupa macerasına nokta koymuştur. Ligde oluşan puan farkının kapanmasının zorlaşması ve sezon içerisinde UEFA tarafından 1 yıl avrupadan men cezası alınması ile birlikte hedefini Ziraat Türkiye Kupası şampiyonluğu olarak belirleyen Galatasaray, bu iki kulvarın aksine namağlup yoluna devam ederek finalde Fenerbahçe ile eşleşmiştir. Türkiye Kupası, finali tarihinde rakibi ile oynadığı 4 finalin de tamamını kazanan Galatasaray, Antalya Stadyumu’nda oynanan finalde Lukas Podolski’nin 31. dakikada attığı gol ile 5. kez bu zafere ulaşmış ve sezonu kupa ile tamamlamıştır. Ziraat Türkiye Kupası şampiyonu unvanı ile 2016 Türkiye Süper Kupası’nda mücadele etme hakkı kazanan Galatasaray, 2015-16 sezonu şampiyonu Beşiktaş ile eşleşmiş ve normal süresi 0-0 biten maçın uzatmasınında 1-1 bitmesi ile seri penaltı atışlarında kalecisi Muslera’nın da yıldızlaşması ile birlikte penaltı atışlarını 3-0 ile geçmiş ve 15. kez Süper Kupa’yın da sahibi olmuştur.

2016-17 sezonuna önceki sezon iki kupa kazanan ve kulübün alt yapı hocalığını da yapmış Jan Olde Riekerink ile başlayan Galatasaray, ligde ve kupa da istediği sonuçları alamadığı için 15 Şubat 2017’de Hollandalı teknik adamdan boşalan teknik direktörlük koltuğuna Igor Tudor’u getirmiş ve takımı emanet etmiştir. Takım, Igor Tudor önderliğinde ligi averajla 4. sırada tamamlayarak UEFA Avrupa Ligi 2. ön eleme turuna katılmayı hak kazanmıştır. 2017-18 sezonuna iddialı bir kadro ile giriş yapan takım, UEFA Avrupa Ligi 2. ön eleme turunda eşleştiği Östersunds FK’ya elenerek avrupa kupaları tarihindeki en erken vedalarından birine şahit olmuştur. Lig de ise ilk 10 maçta 2 beraberlik 1 mağlubiyet alan takım bundan sonraki haftalarda sadece kendi evinde kazanmaya devam etmiş ve deplasmanlarda mağlup olmuştur. Igor Tudor önderliğinde 16. haftada alınan Yeni Malatyaspor mağlubiyeti sonrası Igor Tudor ile yollar ayrılmış ve kulübün başına 22 Aralık 2017’de 4. kez Fatih Terim getirilmiştir. Fatih Terim önderliğinde ligde ve kupa da yoluna devam eden takım Türkiye Kupası’nda Akhisar Belediyespor’a ilk maçta deplasman da 2-1 kazanmış olmasına karşılık rövanş maçında kendi evinde 2-0 mağlup olarak turnuvaya yarı finalde veda etmiştir. Bundan sonraki süreçte ligde aldığı son 28. hafta 1-0’lık Gençlerbirliği mağlubiyetinden sonra oynadığı tüm maçları kazanan ekip tarihindeki 21. Süper Lig şampiyonluğunu elde etmiştir. 2018-19 sezonuna son şampiyon unvanı ile başlayan ekip 2018 Türkiye Süper Kupası’nda normal süresi 1-1 biten mücadele de rakibi Akhisar Belediyespor’a penaltılar sonucu 5-4 mağlup olarak kupayı kaybetmiştir. UEFA Şampiyonlar Ligi grup mücadelesinde başladığı sezonu tek galibiyet ve beraberlik ile son sırada tamamlayan takım avrupaya erken veda etmiştir. 2018-19 Türkiye Kupası’na ise iddialı başlayan ekip çeyrek finalde Hatayspor’u, yarı finalde ise Yeni Malatyaspor’u geçerek finalde Akhisar Belediyespor ile eşleşmiştir. Takım, önceki sezon yarı finalde Türkiye Kupası’nda bu sezon başı ise Süper Kupa’da boğun eğdiği rakibine karşın bu sefer şanssızlığını kırmış ve finalde rakibini 3-1 mağlup ederek tarihindeki 18. Türkiye Kupası şampiyonluğunu elde etmiştir. Sezondaki kupa şampiyonluğu sonrası ligde oynadığı maçlarda istediği sonuçları elde eden Galatasaray, tarihindeki 22. Süper Lig şampiyonluğunu elde etmiştir. Çifte kupalı şampiyon olarak tamamladığı sezonda 2019 Türkiye Süper Kupası’nda Türkiye Kupası finalisti Akhisar Belediyespor ile oynayan takım 1-0 rakibini mağlup ederek tarihindeki 16. Süper Kupa zaferine ulaşmış ve 2015 yılından sonra tekrar aynı sezonda mücadele ettiği tüm kulvarlardaki kupaları kazanarak sezonu 3. kez 3 kupa ile tamamlamış olmuştur. 2019-20 Süper Lig ve 2019-20 Türkiye Kupası sezonlarına son şampiyon unvanı ile başlayan ekip UEFA Şampiyonlar Ligi grup mücadelesinde başladığı sezonu iki beraberlik ile son sırada tamamlayarak avrupaya erken veda etmiştir. Ligi 6. sırada tamamlayan takım kupa da ise çeyrek finalde elenerek son yılların aksine oldukça başarısız bir sezon geçirmiştir. 2020-21 sezonunda 21 takımın yer aldığı ligi şampiyon Beşiktaş’ın 1 gol averaj gerisinde 2. sırada bitiren takım, 2020-21 Türkiye Kupası’nda geçtiğimiz sezonda olduğu gibi çeyrek finalde Alanyaspor’a elenerek kupaya veda etmiştir. UEFA Avrupa Ligi’nde ise tek maç usulü oynanan play off mücadelesinde rakibi Rangers’a 2-1 yenilerek Avrupa’ya erken veda etmiştir.

2021-

Yeni sezona yeni başkan Burak Elmas yönetiminde giren sarı kırmızılı takım, 2021-22 sezonunda 20 takımın yer aldığı ligi -2 averaj ile 13. sırada tamamlamış ve lig tarihinde 2010-11 sezonundan sonra 2. kez sezonu eksi averaj ile tamamlamıştır. 2021-22 Türkiye Kupası’nda ise 5. tur da rakibi Denizlispor’a elenerek kupaya erken veda eden takım, UEFA Şampiyonlar Ligi’ne de 2. turda veda edip yoluna devam ettiği UEFA Avrupa Ligi’nde ise Son 16 turunda rakibi Barcelona’ya elenerek Avrupa’ya da veda etmiştir. Ligde ikinci sezonun başında Fatih Terim ile yolları ayıran yönetim yoluna İspanyol teknik adam Domènec Torrent ile 2 yıllık sözleşme imzalamıştır.

2022-23 sezonu öncesinde göreve yeniden seçilen başkan Dursun Özbek, 21 Haziran 2022 tarihinde Domènec Torrent’in sözleşmesini feshedip teknik direktörlük görevi için Okan Buruk ile 1+1 yıllık sözleşme imzalamıştır. 11 Mart 2023 tarihinde oynanan Galatasaray – Kasımpaşa maçının ardından Galatasaray 14 galibiyet ile Süper Lig tarihinde en uzun süren galibiyet serisi rekorunu kırmıştır. 30 Mayıs 2023’te 36. haftada oynanan maçta Ankaragücü’nü deplasmanda 4-1 mağlup eden Galatasaray, bitimine 2 hafta kala liderliği garantiledi ve tarihinin 23. Süper Lig şampiyonluğunu kazandı. 29 Ağustos 2023 tarihinde oynanan Galatasaray – Molde maçını toplam skorla 5-3 kazanarak 15 yıl sonra ön elemeleri geçip UEFA Şampiyonlar Ligi gruplarına kalan ilk Türk takımı olmuştur. 2022-23 Süper Lig şampiyonu Galatasaray ile 2022-23 Türkiye Kupası şampiyonu Fenerbahçe arasında 29 Aralık 2023’te Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da bulunan Kral Suud Üniversitesi Stadyumu’nda oynanması planlanan ancak olaylar sebebiyle 7 Nisan 2024’e ertelenip Şanlıurfa’da oynanmıştır. Ülkedeki futbolu protesto etmek amacıyla U19 takımıyla maça çıkan Fenerbahçe oyuncuları sahadan çekilince maç tatil edilmiş, TFF’nin kararıyla Fenerbahçe hükmen yenik sayılmış, 50. Süper Kupa’yı kazanan takım hükmen Galatasaray olmuştur. 26 Mayıs 2024’te, 38. haftada oynanan maçta Konyaspor’u deplasmanda 3-1 mağlup eden Galatasaray, tarihinin 24. Süper Lig şampiyonluğunu kazandı. Bu başarı, birçok rekoru beraberinde getirdi. 102 puanla şampiyon olan Galatasaray, Süper Lig tarihinde 100 puanı geçen ilk ve tek takım oldu. Galatasaray, bu sezon lig bitiminde topladığı 102 puanla “bir sezonda en fazla puan toplayan takım” unvanını kazandı. Ayrıca, sezon boyunca elde ettiği 33 galibiyetle “bir sezonda en fazla galibiyet alan takım” rekorunu kırdı. Oynadığı 38 maçta 33 galibiyet, 3 beraberlik ve 2 mağlubiyet alan Galatasaray, maç başına 2,68 puan ortalamasıyla “en iyi performans” rekorunun da yeni sahibi oldu.

Renkler ve forma

Galatasaray’ın 1905’te tasarlanan ilk forması
Galatasaray’ın 1908’de tasarlanan ve günümüzde de kullanılan sarı kırmızı parçalı forması.

Galatasaray kurulduğu dönem, ilk formaları kırmızı beyaz renkteydi. Yakası kırmızı olan formanın gövdesi ve kolları beyazdı. Ancak Türk bayrağı’nın renklerini taşıyan, Galatasaray’ın seçtiği bu renkler, o dönemdeki baskıcı rejimden dolayı değiştirilmek zorunda kaldı. Kısacası tek sene, yani 1905 ile 1906 arası kırmızı beyaz forma giyildi. 1905 ile 1906 yılları arasında giyilmiş olan bu forma gömlekten yapılmaydı. Yakaları ve çorapları kırmızı renkte idi. Bunun dışında bütünüyle beyaz renkten oluşuyordu. Daha sonra takım 1906 yılında, Yanni Vassiliadis tarafından gösterilen bir katalogdaki formayı beğenip, sarı lacivert renkte, parçalı görünümde olan bir formada karar kıldı. İşte Galatasaray tarihinde çekilmiş olan ilk fotoğrafta futbolcuların üzerindeki forma bu belirlenen 2. renkte, yani nohut sarısı ve kraliyet mavisi renklerindeydi. Ancak 2 sene giyildikten sonra uğursuz geldiği düşüncesiyle renkler değiştirildi. Daha sonraları Fenerbahçe’nin sarı-lacivert forma seçiminden dolayı, Galatasaray bir daha bu renkleri kullanmadı. Galatasaray parçalı formasına ise 6 Aralık 1908 tarihinde geçiş yaptı. İlk olarak bu tarihte takım sarı-kırmızı forma giydi. Bu formanın Yakaları kırmızı idi, ancak kimi futbolcularda yakalarının zıt renk olduğuna da rastlanırdı. Yine standartsızlıktan doğan sebeplerle bazı futbolcular o dönem yanlış renk dizilişine sahip, yani formaya göre sol gövdesi sarı olan formalar giymişlerdi. Ancak 1910 yılından itibaren standart oturtulmuş ve uzunca bir süre renk dizilişi korunmuştur.

Galatasaray Spor Kulübü’nün ilk renkleri kırmızı-beyaz’dır. Türk bayrağı’nın renklerinden esinlenerek seçilen bu renkler, dönemin yönetimi tarafından kuşkuyla karşılanmış ve futbolcular sıkı bir takibe alınmışlardır. Bu nedenle, sarı-siyah renkler gündeme gelmiş ama bunlar da kalıcı olmamış ve Galatasaray, bugünkü renklerine kavuşmuştur. Bu renklerin öyküsünü Ali Sami Yen şu şekilde açıklamaktadır:

Birçok yerleri dolaştıktan sonra, nihayet Bahçekapı’daki Şişman Yanko’nun dükkânına gidilerek orada zarif iki yünlü kumaşa tesadüf ettik. Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı. Tezgâhtar, mahirane bir el hareketi ile kumaşların dalgalarını birleştirdi. Bir saka kuşunun başı ile kanadının yarattığı renk güzelliğine benzer bir parlaklık hasıl oldu. Ateşin içindeki renk oyunlarını görür gibi olmuştuk. Sarı-Kırmızı alevinin takımımız üstünde parıldamasını tasavvur ediyor ve bizi derhal galibiyetten galibiyete götüreceğini tahayyül ediyorduk. Nitekim de öyle oldu.” Buna karşılık kuruculardan Bekir Sıtkı Bircan, söz konusu renklerin Gül Baba’nın II. Beyazıd’a verdiği sarı ve kırmızı güllerden esinlendiğini ileri sürer.

Galatasaray 1979-80 sezonundan itibaren formasına sponsor almaya başladı. Günümüzde Galatasaray’ın formalarını Puma üretmektedir.

Sezonlara göre formalar

Galatasaray’ın iç saha formaları geçmişi 1905-2024
  • 2020-21
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2019-20
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2018-19
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2017-18
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2016-17
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2015-16
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2014-15
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2013-14
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2012-13
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2011-12
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2010-11
İç Saha
Deplasman
Yedek
Yedek 2
  • 2009-10
İç Saha
Deplasman
Yedek
Yedek 2
  • 2008-09
İç Saha
Deplasman
Yedek
Yedek 2
  • 2007-08
İç Saha
Deplasman
Yedek
  • 2006-07
İç Saha
Deplasman
Yedek
Yedek 2

Stadyum ve tesisler

Stadyum

Galatasaray, iç saha maçlarını İstanbul Seyrantepe’de bulunan Ali Sami Yen Spor Kompleksi’nde yapmaktadır. 2011 yılından beri bu stadyumda oynayan Galatasaray, 1919 yılına kadar iç saha maçlarını Papazın Çayırı’nda oynadı. 1919 yılında Taksim Stadyumu’nun açılmasıyla futbolun yeni merkezi Taksim Stadyumu oldu. 1939 yılında kentsel dönüşüm projesi kapsamında Taksim Stadı’nın da içinde yer aldığı tarihi Taksim Kışlası yıkılınca stat da ortadan kalkmış oldu. 1930’lu yıllarda Fenerbahçe, Papazın Çayırı olarak bilinen araziyi mülkiyetine alarak Fenerbahçe Stadı hâline getirirken, Beşiktaş da şimdiki Çırağan Oteli’nin yerindeki Şeref Stadı’nda maçlarını oynamaya başladı. Aynı dönemde stat konusunda en büyük problemi Galatasaray yaşamıştır.

Ali Sami Yen Stadyumu (1964 – 2011)

Galatasaray-Fenerbahçe derbisi, 12.04.2009, Ali Sami Yen Stadyumu

Stadyum sorununun aşılması için ilk adımlar 1930’lu yılların başında atıldı. Mecidiyeköy’deki arazinin Galatasaray’a kazandırılması için ilk girişim 1933 yılında dönemin başkanı Ali Haydar Barşal tarafından yapılmıştı.[91] 1933-1935 yılları arasında devlet yetkilileri ile yapılan görüşmeler sonucunda, kentin dışarısında yer alan o dönemdeki adıyla Mecidiye Köyü’nde, Likör Fabrikası’nın yanında bulunan TEKEL’e ait arazi Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü tarafından satın alınarak, 30 yıl süreyle, yıllığı 1 TL’den Galatasaray Spor Kulübü’ne kiralandı ve şimdiki arazi Galatasaray’a yapılması planlanan stat için tahsis edildi. 1936 yılında arazinin hafriyatına başlandı. Dönemin Türk Spor Kurumu Başkanı olan Adnan Menderes’ten bu iş için maddi yardım alındı. Ancak çalışmalar maddi yetersizliklerden dolayı hafriyat aşamasında kalmıştır. 1940 yılında o dönemki Galatasaray başkanı Tevfik Ali Çınar’ın önderliğinde stat konusu yeniden gündeme getirildi. Aynı dönemde arazi 30 yıl müddetle ve yıllığı sembolik olarak 1 liralık bedelle Galatasaray’a kiralandı. Galatasaray bu sahada modern bir stat ve veledrom yapılmasını taahhüt etmişti. Ancak inşaata yeterli maddi imkân olmaması ve savaş yılları olması dolayısıyla başlanamadı. 1943 yılında ihtiyacı görecek türden mütevazı bir stadın inşasına Osman Dardağan’ın başkanlığında başlandı. Savaş yılları olması dolayısıyla stad ancak küçük bir açık tribünün yapılması ve toprak bir zeminle Muslihittin Peykoğlu’nun başkanlığı döneminde 1945 yılında açıldı. Stadın bugünkü cadde tarafında yaklaşık 500 kişilik tek bir tribünü vardı. Galatasaray Ali Sami Yen Stadyumu’ndaki ilk maçını 24 Eylül 1944 tarihinde Süleymaniye’ye karşı oynadı. Ancak o günlerde kent merkezine uzaklığı, ulaşım zorluğu ve çok sert rüzgâr alması gibi nedenlerle burada uzun süreli futbol oynama imkânı olmadı.

1955-1964 yılları arasında BJK İnönü Stadyumu’nda oynayan Galatasaray, 20 Aralık 1964’te olaylı bir şekilde tekrar açılan Ali Sami Yen Stadyumu’na geçti. Aşırı kalabalık nedeniyle tribünlerde çıkan panik sonucu açılışta 1 kişi öldü, 80 kişi de yaralandı. 1964’ten 1970’e kadar bu stadyumda oynayan Galatasaray, 1970 yılında BJK İnönü Stadyumu’nun açılmasıyla bu stada geçti. Ali Sami Yen Stadyumu 70’li yıllarda daha çok antrenmanlar için Galatasaray tarafından kullanıldı. Bu yıllarda stat terk edilmiş bir şekilde bakımsız olarak kaldı. 1981 yılında zemini çimlendirilerek Ali Sami Yen Stadyumu tekrar açıldı.

Atatürk Olimpiyat Stadı (2003 – 2004)

Ali Sami Yen Stadyumu’ndaki yenileme çalışmaları nedeniyle Galatasaray, 2003-04 sezonunda kendi sahasındaki maçlarını Atatürk Olimpiyat Stadı’nda oynadı. Stadyum 76.092 oturma kapasitesiyle Türkiye’nin en büyük stadyumudur. İstanbul’un Avrupa yakasında İkitelli’de bulunmaktadır. Geliş ve gidişlerin kötü olması nedeniyle kulüp, bu geçici çözüm nedeniyle birçok kulüp tarafından eleştirildi. Galatasaray, 2004-05 sezonunda da iç sahadaki maçlarını Ali Sami Yen Stadyumunda oynadı. Galatasaray, UEFA Şampiyonlar Ligi iç saha maçlarını 2006-07 sezonunda Atatürk Olimpiyat Stadı’nda oynadı. Galatasaray, 20.000’den fazla koltuklu kendi stadyumunun Olimpiyat Stadı’ndan çok daha küçük olması ve bu nedenle daha fazla destek beklenmesi nedeniyle büyük kapasiteli stadyumu kullanmak istedi. Kulüp ayrıca yüksek bilet satışlarından daha fazla gelir elde etti.

Ali Sami Yen Spor Kompleksi Rams Park (2011- günümüz)

Ali Samiyen Spor Kompleksi Rams Park

2011 yılına kadar birçok kez rejenerasyon geçiren Ali Sami Yen Stadyumu’ndan ayrılan Galatasaray şu anda oynadığı Ali Sami Yen Spor Kompleksi’ne geçti. Rams Park, 2010-11 sezonunun ikinci yarısından bu yana Galatasaray’ın yeni iç saha stadyumu oldu. Yeni stadyumun inşaatına 14 Aralık 2007’de başlandı ve 15 Ocak 2011’de açılışı yapıldı. Galatasaray, açılış maçında Ajax Amsterdam ile karşılaştı. Ali Sami Yen Spor Kompleksi, 52.280 kişilik seyirci kapasitesine sahip olup, Türkiye’nin 2. büyük futbol stadyumudur.

Stadyum Marşları

1992 yılından bu yana Galatasaray’ın attığı her golden sonra Hermes House Band’in “I Will Survive” şarkısının son bölümü çalınmaktadır. Şarkı İngilizce olmasına rağmen kullanılan bölümde “la la la la” dışında söz bulunmamaktadır. Buna ek olarak, her maçtan önce “Galatasaray İntikam Marşı” çalınmakta ve taraftarlar buna “atkı şovu” adını vermekte, Galatasaraylı taraftarlar atkılarını, pankartlarını ve bayraklarını sergilemekte ve sallamaktadır.

Florya Metin Oktay Tesisleri

Galatasaray, günlük antrenmanlarını İstanbul Florya’da bulunan Metin Oktay Tesisleri’nde yapmaktadır. Galatasaray’ın efsane oyuncusu Metin Oktay’ın 1991 yılındaki kazada hayatını kaybetmesi sonucu tesislere ismi verilmiştir. 80 hektarlık bir alana kurulmuştur. Metin Oktay Tesisleri; Merkez Yönetim Binası, kamp binası, dört adet tam boy futbol sahası, genç takım tesisleri, kapalı spor salonu, Galatasaray Futbol Akademisi, Galatasaray Hastanesi, restoranlar, eğlence alanlarının yanı sıra Galatasaray Basketbol ve Voleybol takımları için yapılmış olan eğitim tesislerinden oluşmaktadır. Futbol sahalarından birine merhum teknik direktör Jupp Derwall’in adı verilmiştir. 2022 yılında Kemerburgaz’da yeni antrenman tesislerin inşaatına başlandı. 19 Mayıs 2023’te tesislerin temel atma töreni gerçekleştirildi.

Taraftarlar

Galatasaray – Fenerbahçe maçı öncesi taraftarların gösterisi.

Galatasaray, İstanbul merkezli bir kulüp olmasına karşın, ülke çapında büyük bir taraftar topluluğuna sahiptir. 2013 Nisan ayında Bilyoner.com’un ülke çapında yaptığı araştırma sonucuna göre Galatasaray, Türkiye’de en çok taraftarı olan ilk 3 kulüpten birisidir.[93] Bunun dışında Galatasaray’ın organize olmuş taraftar grubu da bulunmaktadır. Galatasaray’ın ana taraftar grubu ultrAslan’dır. İsmi Avrupa’da birçok takımın tribünlerine konuşlanmış Ultras ve Galatasaray’ın sembolü Aslan kelimelerinin birleşmesinden gelmektedir. 2001’de kurulmuştur. Kısa sürede büyümüştür. Tüm taraftar grupları gibi zaman zaman yaptıkları gösterilerle gündeme gelirler. Koreografi alanında ses getiren görsel şovlar hazırlamışlardır. Bu grup dışında ise Tek Yumruk ve ForzAslan gibi taraftar grupları bulunsa da ultrAslan kulübün en önemli taraftar oluşumudur.[94] Galatasaray taraftarının destek felsefesini ifade eden sloganı Herkes gider biz kalırız biz Galatasaraylıyız’dır. Galatasaray taraftarı maçlardan önce “Ciao Bella” şarkısının Türkçe uyarlaması olan “Destanlar Yazan” söylemektedir. Bununla birlikte “Re Re Re Ra Ra Ra”, “Çıldırın Çıldırın”, “Cimbom Galatasaray”, “Sensiz Olmaz Galatasaray”, “Yönetim Futbolcu Taraftar” ve “Warchant” şarkıları maç öncesi çalınan ve söylenen diğer şarkılardır. Galatasaray’ın gollerinden sonra ise “I Will Survive” adlı şarkı çalmaktadır.

Rekabetler

Fenerbahçe ile Galatasaray arasında 4 Ocak 1914 tarihinde, Union Club Sahası’nda oynanan ve Fenerbahçe’nin 4-2 kazandığı maçtan bir görüntü.
26 Şubat 2012’de oynanan Galatasaray – Beşiktaş derbisi öncesi yapılan saygı duruşundan bir kare.

İstanbul’un 3 büyük takımı olan Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş 100 yılı aşkın süredir rekabet hâlindedir.

Türk futbolunun en büyük derbilerinden olan Galatasaray-Fenerbahçe rekabeti ilk kez 17 Ocak 1909 tarihinde günümüzde Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nun bulunduğu yerde olan Papazın Çayırı’nda başladı. Bu maçı Galatasaray 2-0 kazandı. Bu maçta ilk gol ise Emin Bülent Serdaroğlu’ndan geldi. Fenerbahçe ise rakibine karşı ilk üstünlüğünü 4 Ocak 1914 tarihinde yapılan maçta rakibini 4-2 yenerek elde etti. İstanbul’un iki yakasının takımlarını karşı karşıya getiren bu derbi maçı Kıtalararası derbi olarak da bilinmektedir. Fenerbahçe-Galatasaray derbilerinde en çok gol atan Galatasaraylı futbolcu, oynadığı 44 maçta rakip fileleri 19 kez havalandıran Metin Oktay oldu. Galatasaray’ın rakibine karşı en farklı galibiyeti 12 Şubat 1911 tarihinde oynanan maçı 7-0 kazanması olurken, en farklı mağlubiyeti ise 6 Kasım 2002 tarihinde oynanan maçta rakibine 6-0 yenilmesi oldu.

Diğer bir önemli derbi maçı ise Beşiktaş ile yapılan maçlardır. İki takım ilk kez 22 Ağustos 1924 tarihinde Taksim Stadyumu’nda oynanan İstanbul Futbol Ligi maçında karşı karşıya geldi. Beşiktaş bu maçı 2-0 kazandı.[96] Galatasaray’ın ilk galibiyeti ise 31 Temmuz 1925’te oynanan maçta Beşiktaş’ı 6-2 mağlup etmesi oldu.[96] Galatasaray’ın rakibine karşı en farklı galibiyeti 30 Haziran 1940 tarihinde oynanan Galatasaray’ın Beşiktaş’ı 9-2 yenmesi olurken, en farklı mağlubiyeti ise 18 Mart 1933, 29 Aralık 1940 ve 3 Ağustos 2024 tarihinde oynanan maçlarda rakibine 5-0 yenilmesi oldu. Galatasaray-Beşiktaş derbilerinde en çok gol atan Galatasaraylı futbolcu, 29 maçta rakip fileleri 21 kez havalandıran Gündüz Kılıç oldu.[96]

Galatasaray ayrıca Trabzonspor ile de bir rekabet içerisindedir. İki ekip arasındaki ilk karşılaşma, Trabzonspor’un lige yükseldiği 1974-75 sezonunda gerçekleşti. 29 Aralık 1974 Pazar günü, BJK İnönü Stadyumu’nda başlayan maç, 1-0’lık skorla sona erdi. Bu maçta Galatasaray, Trabzonspor’a karşı tarihindeki ilk galibiyetini elde etti. Galatasaray’ın rakibine karşı en farklı galibiyetleri 26 Mayıs 2001 tarihinde 4-0 ve 21 Ocak 2024 tarihinde 5-1 kazanması olurken, en farklı mağlubiyesi ise 1 Ekim 2018 tarihinde oynanan maçta rakibine 4-0 yenilmesi oldu.

İstatistikler ve rekorlar

Galatasaray, herhangi bir futbol liginde mücadele eden ilk Türk takımıdır. (1906-07) 1905 yılında kurulan Galatasaray, ilk Türk futbol takımıdır. 1903’te kurulan BJK’nin ilk futbol oluşumu Ağustos 1911’de gerçekleşmiştir. Galatasaray ayrıca İstanbul Şampiyonluğu’nu kazanan ilk Türk takımıdır (1908-09). 1911 yılında yurt dışında maç yapan ilk Türk Takımı olan Galatasaray, ayrıca yurt dışında ilk galibiyeti alan takımdır. Dünya Kulüpler Şampiyonası’nda Avrupa’yı temsil eden ilk ve tek Türk Takımı olan Cimbom aynı zamanda Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nda Yarı final oynayan ilk ve tek Türk takımıdır. 1962-63 sezonunda 105 gol atan Galatasaray, Türkiye liglerinde bir sezonda en fazla gol atan takım olmuştur. 1985-86 sezonunda ise hiç mağlubiyet almayan Galatasaray, bir sezonu namağlup bitiren ilk takımdır. 1991-92 sezonunda ise UEFA Şampiyonlar Ligi’ne giden Galatasaray bu turnuvaya katılan ilk takım olmuştur. Ayrıca Avrupa’da Şampiyonlar Ligi’ne en fazla katılan Türk Takımı’dır. 1996-2000 sezonları arası 4 sene aralıksız şampiyon olan Cimbom bu dalda da tektir. Bir sezonda Avrupa kupalarında Fenerbahçe ile en fazla galibiyet alan Türk Takımı olan takım, 29 gol ile bir sezonda Avrupa kupalarında en fazla gol atan Türk Takımı’dır. Avrupa kupalarında en çok tur atlayan tek Türk Takımı olan Galatasaray, Uluslararası maçlarda kendi sahasında art arda en çok galibiyet alan tek Türk Takımı’dır. Türkiye’nin Avrupa’da kupa kazanan ilk ve tek futbol takımı olan Galatasaray, Balkanlar’da da UEFA Kupası’nı kazanan ilk ve tek takımdır. 21 Ağustos 2000’de UEFA Süper Kupası’nda Real Madrid’i eleyen Galatasaray, böylelikle Türkiye’deki ilk ve tek Süper Kupa’yı da müzesine götürmüştür. Aynı sezon devlet üstün hizmet madalyasına layık görülmüş ve bunu alan ilk takım olmuştur. Ayrıca Galatasaray Ağustos 2000’de ise Dünya sıralamasında 1. sıraya yükselen ilk Türk Takımı olmuştur. Profesyonel ligde yerli hocayla 14 kez şampiyon olan Galatasaray, bu dalda da birincidir. 18 kez Türkiye Kupası, 17 kez Süper Kupa ve 24 kez Süper Lig şampiyonu olan Galatasaray, bu kulvarlarda da en çok şampiyon olan takımdır. Ayrıca tarihinde 3 kez aynı sezon 3 kupa alma başarısı gösteren tek takımdır. 40 kez deplasmanda mağlup olmayan Galatasaray aralıksız en fazla yenilmeyen takımdır. Süper Lig tarihinde 602 hafta ile en çok lider olan takımdır. 2023-24 sezonunda üst üste 17 maç kazanarak lig tarihinde üst üste en çok maç kazanan takım olmuştur. Bu sezon Galatasaray, Süper Lig tarihinde 100 puanı geçen ilk ve tek takım oldu. Galatasaray, bu sezon lig bitiminde topladığı 102 puanla “bir sezonda en fazla puan toplayan takım” rekoruna sahip olmuştur. Ayrıca, sezon boyunca elde ettiği 33 galibiyetle “bir sezonda en fazla galibiyet alan takım” rekorunu kırdı. Oynadığı 38 maçta 33 galibiyet, 3 beraberlik ve 2 mağlubiyet alan Galatasaray, maç başına 2,68 puan ortalamasıyla “en iyi performans” rekorunun da yeni sahibi oldu.

1987-2005 yılları arasında Galatasaray forması giyen Bülent Korkmaz, çıktığı 613 resmî maçla Galatasaray’da en çok forma giyen oyuncu rekorunu elinde bulundurmaktadır. 2011 yılından itibaren Galatasaray forması giyen Fernando Muslera, kulübün tarihinde en çok forma giyen yabancı futbolcudur.[99] 1955-1970 yılları arasında çıktığı 417 maçta 356 gol atan Metin Oktay, Galatasaray formasıyla en çok gol atan oyuncu unvanını elinde bulundurmaktadır. 1995-2001 yılları arasında çıktığı 196 resmî maçta 73 gol atan Gheorghe Hagi, Galatasaray formasıyla en çok gol atan yabancı futbolcudur. Süper Lig tarihinde ise Hakan Şükür çıktığı 393 maçta 228 gol atarak Galatasaray formasıyla Süper Lig’de en çok gol atan oyuncu unvanını elinde bulundurmaktadır. 1925-26 sezonunda Galatasaray’ın Vefa’yı 20-0 yendiği maçta 14 gol atan Mehmet Leblebi Galatasaray formasıyla bir maçta en fazla gol atan futbolcu rekoruna sahip oldu. Hakan Şükür, Türkiye’deki lig kariyerinde Sakaryaspor, Bursaspor ve Galatasaray formasıyla toplam 249 gol atarak, lig tarihindeki en golcü futbolcu unvanını 2007-2008 sezonu başında 240 gollü Tanju Çolak’ın elinden aldı.

Başarılar ve ödüller

Galatasaray, 1908-09 İstanbul Futbol Ligi’ni şampiyon tamamlayarak tarihindeki ilk kupasını kazanmıştır. Galatasaray, 1959 yılından itibaren düzenlenen Süper Lig’de 24 şampiyonluk kazanmıştır. Bu şampiyonluklarla birlikte formasına 4 yıldız takma hakkına sahip olmuştur. Türkiye Kupası’nda 18 şampiyonluğu, Süper Kupa’da ise 17 şampiyonluğu bulunmaktadır.

Sarı-kırmızılı takım, Avrupa’da ilk kupasına teknik direktörü Fatih Terim yönetiminde 1999-2000 sezonunda ulaştı. Galatasaray, finalde Arsenal’ı saf dışı bırakarak UEFA Kupası’nı müzesine götürdü. Galatasaray, 2000 yılında ise Rumen teknik adam Mircea Lucescu yönetiminde Real Madrid’e üstünlük kurarak UEFA Süper Kupa’yın sahibi oldu. Avrupa kupasını kazanan ilk ve tek Türk kulübü oldular.

Ulusal

  • Süper Lig (rekor)
    • Şampiyon : 1961-62, 1962-63, 1968-69, 1970-71, 1971-72, 1972-73, 1986-87, 1987-88, 1992-93, 1993-94, 1996-97, 1997-98, 1998-99, 1999-00, 2001-02, 2005-06, 2007-08, 2011-12, 2012-13, 2014-15, 2017-18, 2018-19, 2022-23, 2023-24
    • İkinci (13): 1956-57*, 1957-58*, 1959, 1960-61, 1965-66, 1974-75, 1978-79, 1985-86, 1990-91, 2000-01, 2002-03, 2013-14, 2020-21
  • Türkiye Kupası (rekor)
    • Şampiyon : 1963, 1964, 1965, 1966, 1973, 1976, 1982, 1985, 1991, 1993, 1996, 1999, 2000, 2005, 2014, 2015, 2016, 2019
    • Finalist (5): 1969, 1980, 1994, 1995, 1998
  • Süper Kupa (rekor)
    • Şampiyon : 1966, 1969, 1972, 1982, 1987, 1988, 1991, 1993, 1996, 1997, 2008, 2012, 2013, 2015, 2016, 2019, 2023
    • Finalist (10): 1971, 1973, 1976, 1985, 1994, 1998, 2006, 2014, 2018, 2024
  • Millî Küme
  • Şampiyon : 1939
  • İkinci : 1937, 1940, 1941, 1943, 1950
  • Türkiye Futbol Şampiyonası
  • İkinci : 1949
  • Atatürk Kupası
  • İkinci : 2000
  • Başbakanlık Kupası
  • Şampiyon : 1975, 1979, 1986, 1990, 1995
  • Finalist : 1980, 1989
  • 50. Yıl Kupası
  • Şampiyon : 1973

Yerel

  • İstanbul Futbol Ligi (rekor)
  • Şampiyon : 1908-09, 1909-10, 1910-11, 1914-15
  • Cuma Ligi (ortak rekor)
  • Şampiyon : 1915-16, 1921-22
  • İkinci (1): 1920-21
  • İstanbul Futbol Ligi
  • Şampiyon : 1924-25, 1925-26, 1926-27, 1928-29, 1930-31, 1948-49
  • İkinci (6): 1923-24, 1929-30, 1934-35, 1935-36, 1941-42, 1950-51
  • İstanbul Profesyonel Ligi (ortak rekor)
  • Şampiyon : 1954-55, 1955-56, 1957-58
  • İkinci (4): 1952, 1953-54, 1956-57, 1958-59
  • İstanbul Kupası (ortak rekor)
  • Şampiyon (2): 1941-42, 1942-43
  • İstanbul Şildi
  • Şampiyon : 1932-33

Uluslararası

  • UEFA Süper Kupa
    • Şampiyon : 2000[104]
  • UEFA Kupası
    • Şampiyon : 1999-2000[105]

Diğer

  • TSYD Kupası (ortak rekor)
  • Şampiyon : 1963, 1966, 1967, 1970, 1977, 1981, 1987, 1991, 1992, 1997, 1998, 1999
  • Gazi Büstü
  • Şampiyon : 1928
  • Barış Kupası
  • Şampiyon : 1981

*Türkiye 1. Liginin başladığı tarih TFF tarafından 1959 yılı olarak kabul edilmesine karşın, TFF Tahkim Kurulunun 09.05.2002 tarih, 2002/52E ve 2002/68K sayılı kararı tahtında Beşiktaş Kulübünün 1956-1957 ve 1957-1958 sezonlarında Türkiye Ligi şampiyonu olduğunu karara bağlamıştır. 1956-1957 ve 1957-1958 yıllarında Galatasaray 2. olduğu için, ikincilik sayısı +2 fazladır.[106]

Avrupa’da Galatasaray

Galatasaray, bugüne kadar UEFA’nın çeşitli organizasyonlarında toplam 316 maça çıkmıştır. Bu maçların 113’ünü kazanırken, 84’ünde berabere kalmış ve 119’unu kaybetmiştir. Toplamda 427 gol atan Galatasaray, kalesinde ise 472 gol görmüştür. Türkiye’nin Avrupa’da en çok maça çıkan, en çok galibiyet alan ve en çok gol atan takımı unvanını elinde bulundurmaktadır.

Galatasaray, Avrupa’da en çok İspanyol ekipleriyle karşılaşmıştır. Toplamda 35 kez bu ekiplerle mücadele etmiş ve bu maçlardan 8’ini kazanmış, 7’sinde berabere kalmış ve 20’sinde mağlup olmuştur. Galatasaray’ın Avrupa kupalarında en fazla karşılaştığı takım ise yine bir İspanyol ekibi olan Barcelona’dır. İspanyol rakiple oynadığı 10 maçta Galatasaray 1 galibiyet, 3 beraberlik ve 6 mağlubiyet almıştır.

Galatasaray’ın Avrupa’da elde ettiği en farklı galibiyet, 6 Ağustos 2009 tarihinde 2009-10 UEFA Avrupa Ligi 3. ön eleme turu rövanş maçında İsrail ekibi M. Netanya’ya karşı 6-0 kazandığı maçtır. En ağır mağlubiyetleri ise sırasıyla, 27 Eylül 1972 tarihinde 1972-73 Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası 1. Tur rövanş maçında Alman ekibi Bayern Münih’e 6-0 ve 6 Kasım 2019 tarihinde 2019-20 UEFA Şampiyonlar Ligi A Grubu 4. Hafta maçında İspanyol ekibi Real Madrid’e 6-0 yenilgisi olarak kaydedilmiştir.

Galatasaray’ın Avrupa kupalarında en golcü oyuncusu, attığı 37 gol ile Hakan Şükür’dür. Bu gollerin 22’si Şampiyonlar Ligi’nde, 11’i UEFA Kupası’nda ve 4’ü UEFA Kupa Galipleri Kupası’nda kaydetmiştir. Galatasaray’ın Avrupa kupalarında en fazla forma giyen oyuncusu, 101 maçla Bülent Korkmaz’dır. Korkmaz, 1987-2005 yılları arasında toplamda 74 Şampiyonlar Ligi, 17 Avrupa Ligi, 9 Kupa Galipleri Kupası ve 1 UEFA Süper Kupası maçına çıkmıştır.

Galatasaray ile Avrupa kupalarında en fazla maça çıkan teknik direktör, 93 maçla Fatih Terim’dir. Terim, bu 93 maçta elde ettiği 37 galibiyet ile kulüp tarihinde Avrupa’da en çok maç kazanan teknik direktör unvanını taşımaktadır. Ayrıca, Terim, Galatasaray’ı 2000 yılında UEFA Kupası zaferine taşımış ve 2012-13 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale yükselme başarısını göstermiştir.

UEFA Şampiyonlar Ligi

Galatasaray-Leverksuen
2008 yılı, Galatasasaray Alman kulübü Leverkusen ile karşılaşıyor.
Galatasaray-Leeds
2000 yılı, UEFA kupası yarı finali: Leeds United-Galatasaray

Galatasaray, formatı 1993 yılında değişerek UEFA Şampiyonlar Ligi adını alan turnuvaya on yedi defa, eski adıyla Şampiyon Kulüpler Kupasına ise dokuz defa katılmıştır.

Galatasaray bu turnuvanın çeşitli turlarında toplam 189 maça çıkmıştır. Galatasaray, Şampiyon Kulüpler Kupası ve Şampiyonlar Ligine en çok katılan 11, en çok maça çıkan 18, en çok puan toplayan 24. takım konumundadır.

Galatasaray’ın ilk başarılı sezonu, 1962-63 sezonunda çeyrek finale yükselişidir. İkinci kez katıldığı Şampiyon Kulüpler Kupası’nda Dinamo București ve Polonia Bytom takımlarını eleyen Galatasaray, çeyrek finalde o sezon şampiyon olan İtalyan Milan tarafından elenir. Ertesi sezon, 1963-64’te yine bu kupaya katılan Galatasaray, FC Zürich ile 3 maç oynar, ama takımlar yenişemezler. Bunun üzerine para atışı yapılır. FC Zürich çeyrek finale çıkar.

1969-70 sezonunda, tekrar Şampiyon Kulüpler kupasına katılmaya hak kazanan Galatasaray ikinci kez çeyrek finale kadar yükselir, ancak Legia Warszawa takımına elenir.

Derece olarak en başarılı yıl ise yarı final oynadığı 1988-89 sezonudur. Rapid Wien’i eleyen takım Neuchâtel Xamax ile eşleşir. İlk maçı 3-0 kaybetmesine rağmen rövanşı 5-0 kazanmayı başarır. Çeyrek finalde güçlü Fransız temsilcisi Monaco’yu da beklenmedik biçimde eleyerek büyük sükse yapar. Yarı finalde ise Hagi’li Steaua București tarafından elenir.

Bu tarihten sonra yeni ismi ve formatı ile UEFA Şampiyonlar Ligi dönemi başlar. UEFA katsayıları uygulanmaya başlanır ve seri başı takımların zayıf takımlarla eşleştiği, sadece güçlü olanların katılabildiği şampiyonlar ligi grupları oluşur. Galatasaray gruplardan çıkmayı 2000 yılına kadar başaramasa da zaman zaman başarılı sonuçlar almıştır. İlk ve en şok edici sonuç belki de 1993-94 sezonunda seri başı Manchester United’ı ön eleme turunda saf dışı etmesidir. 1998’da gruptan çıkmayı averajla kaçırışı, 1999’da ise UEFA Kupası yolunu açan grup üçüncülüğü bu dönemdeki diğer kayda değer sezonlardır.

2000-01, maç ve galibiyet sayısı olarak, Galatasaray’ın Avrupa’daki en başarılı sezonlarından biridir. Ön eleme Turu, 1. Tur grupları, 2. Tur grupları ve çeyrek finalle birlikte Galatasaray birbirinden güçlü sekiz Avrupalı rakiple mücadele etmiş, çeyrek finalde Real Madrid’e elenerek turnuvaya veda etmiştir. Galatasaray 2001-02 sezonunda 1. Tur grubundan çıkmayı başarır. Ancak 2. Tur gruplarında aynı başarıyı gösteremeyerek elenir. Bu tarihten sonra üç defa daha şampiyonlar ligine katılan takım önemli bir başarı gösteremez. Gruplardan çıkamaz veya üçüncü olarak UEFA Kupasına katılır.

2012-13 sezonunda Şampiyonlar Ligi’ne direkt olarak katılma hakkı kazanan Galatasaray, CFR Cluj, SC Bragave Manchester United ile aynı grupta mücadele etmiştir. Grubu 2. olarak tamamlayan Galatasaray, Son 16’da Schalke 04 ile eşleşmiş ilk maçta 1-1 berabere kalmış, Veltins-Arena’da oynanan maçtan ise Hamit Altıntop, Burak Yılmaz ve Umut Bulut’un golleriyle 3-2 galip gelmiştir ve tarihinde ikinci kez adını Şampiyonlar Ligi çeyrek finaline yazdırmıştır. Çeyrek finande Real Madrid ile eşleşen Galatasaray, ilk maçta Santiago Bernabeu’da rakibine 3-0 mağlup olmuştur. Türk Telekom Stadyumu’ndaki rövanş açında ise Eboue, Sneijder ve Drogba ile 3 golü bulan Galatasaray kalesinde 2 gol görmüş ve maçı 3-2 galip kazanmasına rağmen elenmiştir. Bir sonraki sezon ise Juventus ve Real Madrid gibi takımların bulunduğu gruptan 2. olarak çıkarak başarıya imza atmıştır ve UEFA Şampiyonlar Ligi gruplarından iki sene üst üste çıkan ilk ve tek Türk takımı olma unvanına sahip olmuştur. Bir sonraki turda İngiltere’nin Chelsea takımıyla eşleşmiştir. Kendi sahasında 1-1 berabere kalıp deplasmanda 2-0 mağlup olunca elenen taraf olmuştur. 2015-2016 Sezonunda ise Atletico Madrid, Benfica ve Astana takımlarının bulunduğu gruptan 1 galibiyet 2 beraberlik alıp 3.olarak Avrupa Ligine gitmiştir. 2018-2019 Sezonunda Lokomotif Moskova, Porto ve Schalke takımlarının bulunduğu gruptan 1 galibiyet 1 beraberlik alıp 3.olarak Avrupa Ligine gitmiştir tek galibiyeti 3-0 biten Lokomotif Moskova maçıdır. 2019-2020 Sezonunda Real Madrid, Paris Saint-Germain ve Club Brugge takımlarının bulunduğu gruptan ise 2 beraberlik 4 mağlubiyet alarak grubu son sırada bitirmiştir.

29 Ağustos 2023 tarihinde oynanan Galatasaray – Molde maçını toplam skorla 5-3 kazanarak 15 yıl sonra ön elemeleri geçip UEFA Şampiyonlar Ligi gruplarına kalan ilk Türk takımı olmuştur. 2023-24 sezonunda Bayern München, Manchester United ve Kopenhang takımlarının bulunduğu gruptan 1 galibiyet 2 beraberlik alıp 3. olarak Avrupa Ligine gitmiştir.

UEFA Avrupa Ligi

Galatasaray’ın Avrupa Ligi serüveni, özellikle 2000 yılında UEFA Kupası’nı kazanarak doruk noktasına ulaşmıştır. O dönemde turnuva UEFA Kupası olarak biliniyordu ve Galatasaray, finalde İngiliz ekibi Arsenal’ı penaltılarla 4-1 mağlup ederek kupayı kazanan ilk ve tek Türk takımı oldu. Bu başarı, Türk futbolunun Avrupa’daki itibarını artırmış ve Galatasaray’ı uluslararası alanda tanınan bir marka haline getirmiştir. Başarılı milenyum yılı, FIFA’nın FIFA Kulüpler Dünya Kupası’na davet edilmesiyle de sonuçlandı, ancak aynı yıl FIFA’nın pazarlama ortağının iflası gibi faktörlerin birleşimi nedeniyle turnuvanın ikinci sezonu iptal edildi.

2002-03 UEFA Kupası’nda üçüncü turda Villarreal’e karşı oynanan maçlarda elenmişlerdir. 2005-06 sezonunda ise gruplara katılamadan, birinci turda Tromsø takımına elenmeleri camia içinde büyük tepkilere neden olmuştur. 2007-08 sezonunda Bordeaux, Helsingborg, Panionios ve Austria Wien takımlarının bulunduğu gruptan üçüncü olarak çıkan Galatasaray, son 32 turunda Alman ekibi Bayer Leverkusen’e karşı oynadığı maçlarda 1-5’lik skorla elenmiştir. 2008-09 sezonunda Metalist Kharkiv, Olympiakos, Hertha Berlin ve Benfica takımlarının bulunduğu gruptan ikinci olarak çıkan Galatasaray, son 32 turunda Bordeaux takımını 4-3’lük skorla elemiş, ancak son 16 turunda Hamburg takımına 3-4’lük skorla elenmiştir. 2009-10 sezonunda Panathinaikos, Dinamo Bucureşti ve Sturm Graz takımlarının bulunduğu gruptan lider olarak çıkan Galatasaray, son 32 turunda o sezon kupayı kazanacak olan İspanyol ekibi Atletico Madrid’e 3-2’lik skorla elenmiştir.

2010-11 sezonunda Avrupa Ligi play-off turunda Ukrayna ekibi Karpaty Lviv’e 3-3 deplasman golü kuralı sebebiyle elenmiştir. 2015-16 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde grubunu 3. olarak tamamladığı için Galatasaray, Avrupa Ligi son 32 turunda Lazio ekibiyle eşleşmiş ve 2-4’lük skorla elenmiştir. 2017-18 UEFA Avrupa Ligi 2. ön eleme turunda İsveç ekibi Östersund’a 3-1’lik skorla elenmesi, kamuoyunda büyük tepkilere yol açmıştır. 2018-19 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde grubunu 3. olarak tamamladığı için Galatasaray, Avrupa Ligi son 32 turunda Benfica ekibiyle eşleşmiş ve 1-2’lik skorla elenmiştir.

2020-21 sezonunda Avrupa Ligi play-off turunda İskoçya ekibi Rangers’e, UEFA’nın koronavirüs önlemleri kapsamında tek maç usulü oynanan maçta 1-2 yenilerek gruplara kalmadan elenmiştir. 2021-22 sezonunda Lazio, Marseille ve Lokomotiv Moskova takımlarının bulunduğu gruptan lider çıkarak direkt olarak son 16 turuna yükselmiştir. Son 16 turunda Barcelona’ya 1-2 yenilerek elenmiştir. 2023-24 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde grubunu 3. olarak tamamladığı için Galatasaray, Avrupa Ligi son 16 turu play-off karşılaşmasında Çekya ekibi Sparta Praha ile karşılaşmış ve 4-6’lık skorla elenmiştir.

UEFA Süper Kupa

UEFA tarafından her yıl, Şampiyonlar Ligi şampiyonu ile UEFA Avrupa ligi şampiyonunun karşılaştığı bir prestij maçı düzenlenmektedir. Kazanan takım UEFA Süper Kupası’nı kazanmaktadır. 2000 yılında da UEFA Kupası şampiyonu Galatasaray ile Şampiyonlar Ligi şampiyonu Real Madrid, 25 Ağustos 2000’de Monako’da karşılaşmış, maçı Mário Jardel’in attığı iki golle Galatasaray 2-1 kazanmıştır. Böylece Galatasaray kulüp müzesine aynı yıl ikinci Avrupa kupasını koymayı başarmıştır.

UEFA sıralaması

5 Mayıs 2024 itibarıyla

5 yıllık sıralama

UEFA Sırası
Kulüp
2019-20 2020-21 2021-22 2022-23 2023-24
Toplam
57 Azerbaycan Karabağ 4.000 3.000 9.000 6.000 11.000 33.000
İspanya Real Betis 11.000 16.000 6.000 33.000
59 İskoçya Celtic 10.000 3.000 6.000 6.000 7.000 32.000
60 Türkiye Galatasaray 6.000 2.500 15.000 8.000 31.500
61 Slovenya Slovan Bratislava 3.000 1.500 6.000 12.000 8.000 30.500
62 Türkiye İstanbul Başakşehir FK 11.000 6.000 12.000 29.000

10 yıllık sıralama

UEFA Sırası
Kulüp
2014-15 2015-16 2016-17 2017-18 2018-19 2019-20 2020-21 2021-22 2022-23 2023-24
Toplam
62 Azerbaycan Karabağ 5.000 3.000 5.000 6.000 3.000 4.000 3.000 9.000 6.000 11.000 55.000
Rusya CSKA Moskova 8.000 7.000 7.000 17.000 9.000 4.000 3.000 55.000
64 Fransa Stade Rennais 11.000 3.000 5.000 14.000 11.000 10.000 54.000
Türkiye Galatasaray 5.000 9.000 0.50 8.000 6.000 2.500 15.000 8.000 54.000
İspanya Valencia 14.000 23.000 17.000 54.000
67 Bulgaristan Ludogorets 7.000 1.000 8.000 7.000 4.000 6.000 3.000 3.000 5.000 9.000 53.000

Tüm zamanların sayısal verileri

Turnuva
Maç Galibiyet Beraberlik Mağlubiyet Atılan gol
Yenilen gol
Şampiyon Kulüper Kupası / UEFA Şampiyonlar Ligi 189 63 46 80 237 297
UEFA Kupası / UEFA Avrupa Ligi 94 37 31 26 146 119
UEFA Süper Kupa 1 1 0 0 2 1
UEFA Kupa Galipleri Kupası 32 12 7 13 42 55
Toplam 316 113 84 119 427 472

Teknik ekip

Görev İsim
Sportif direktör Türkiye Cenk Ergün
Teknik direktör Türkiye Okan Buruk
Yardımcı antrenör Türkiye İrfan Saraloğlu
Yardımcı antrenör İspanya Ismael Garcia Gomez
Yardımcı antrenör Almanya Moritz Volz
Yardımcı antrenör Türkiye Dursun Genç
Kaleci antrenörü Türkiye Can Okuyucu
Kaleci antrenörü Türkiye Fadıl Koşutan
Atletik performans Antrenörü Türkiye Dursun Genç
Atletik performans Antrenörü Türkiye Kaan Arısoy
Atletik performans Antrenörü Türkiye Yusuf Köklü
Atletik performans Antrenörü Türkiye Gürkan Fuat Demir
Maç ve Performans Analisti Türkiye Yılmaz Yüksel
Maç ve Performans Analisti Türkiye Serhat Doğan
Maç ve Performans Analisti Türkiye M. Can Mutlu
İdari menajer Türkiye Uğur Yıldız
Scouting ve performans analizi yöneticisi Türkiye Emre Utkucan
Medya ve İletişim Yöneticisi Türkiye Coşkun Gülbahar
Medya Sorumlusu Türkiye Egehan Şengül
Tercüman Türkiye Ersan Zeren
Tercüman Türkiye Utku Yurtbil
Takım doktoru Türkiye Yener İnce
Beslenme uzmanı Türkiye Mestan Hüseyin Çilekçi
Fizyoterapist Türkiye Mustafa Korkmaz
Fizyoterapist Türkiye Burak Koca
Fizyoterapist Türkiye Samet Polat
Masör Türkiye Sedat Peker
Masör Türkiye Batuhan Erkan
Masör Türkiye Ozan Abaylı
Malzemeci Türkiye H. Çelik
Malzemeci Türkiye Veli Muğlı
Malzemeci Türkiye İlyas Gökçe

Son güncelleme: 15 Ağustos 2022
Kaynak: Galatasaray.org

Oyuncular

Galatasaray’ın günümüzde kadar birçok futbolcusu millî takımda oynama başarısı göstermiştir. Galatasaray’ın ilk yabancı uyruklu futbolcusu ise kurucular arasında yer alan Bulgaristan asıllı Boris Nikolof’dur. Galatasaray’ın Süper Lig’in hayata geçirilmesinden sonraki ilk yabancısı ise Yugoslavya asıllı Vlademir Nikolovski’dir. Galatasaray’ın yabancı futbolcularından Tarık Hocic ise 16 golle ligin ilk yabancı gol kralı olmuş oyuncudur. Galatasaray’da en çok forma giyen futbolcu 613 maçla Bülent Korkmaz olurken, en çok forma giyen yabancı futbolcu 302 maçla Fernando Muslera oldu.

Sporcu Ödülleri Gol Kralları
Milliyet Spor Ödülleri – Türkiye’de Yılın Futbolcusu
  • Türkiye Hakan Şükür : 1996, 1997, 1998, 1999, 2000
  • Türkiye Arda Turan : 2008, 2009
  • Almanya Reinhard Stumpf : 1993
  • Türkiye Selçuk İnan : 2012
  • Fildişi Sahili Didier Drogba : 2013
  • Uruguay Fernando Muslera : 2016
  • Arjantin Mauro Icardi : 2023

Milliyet Spor Ödülleri – Türkiye’de Yılın Antrenörü

  • Türkiye Fatih Terim : 1997, 1998, 1999, 2012, 2013
  • Türkiye Mustafa Denizli : 1987, 1988, 1989, 1991
  • Almanya Jupp Derwall : 1986
  • Almanya Reiner Hollmann : 1993
  • Romanya Mircea Lucescu : 2000
  • Türkiye Hamza Hamzaoğlu : 2015

Milliyet Spor Ödülleri – Türkiye’de Yılın En Başarılı Yabancı Sporcusu

  • Romanya Gheorghe Hagi : 1996, 1999, 2000
  • Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti Zoran Simović : 1985, 1986, 1987
  • Almanya Reinhard Stumpf : 1993

Milliyet Spor Ödülleri – Türkiye’de Yılın Sporcusu

  • Türkiye Metin Oktay : 1962
  • Türkiye Turgay Şeren : 1966
Süper Lig Gol Kralları
  • Türkiye Metin Oktay : 1959, 1959-60, 1960-61, 1962-63, 1964-65, 1968-69
  • Türkiye Hakan Şükür : 1996-97, 1997-98, 1998-99
  • Türkiye Tanju Çolak : 1986-87, 1987-88, 1990-91
  • Bosna-Hersek Tarik Hodžić : 1983-84
  • Türkiye Arif Erdem : 2001-02
  • Çekya Milan Baroš : 2008-09
  • Türkiye Burak Yılmaz : 2012-13
  • Fransa Bafetimbi Gomis : 2017-18
  • Senegal Mbaye Diagne : 2018-19 
  • Arjantin Mauro Icardi : 2023-24

Türkiye Kupası Gol Kralları 

  • Türkiye Metin Oktay : 1963-64, 1964-65
  • Türkiye Tarık Kutver : 1962-63
  • Türkiye Şevki Şenlen : 1975-76
  • Bosna-Hersek Tarik Hodžić : 1981-82
  • Brezilya Márcio Mixirica : 1999-00
  • Türkiye Hakan Şükür : 2004-05
  • Türkiye Necati Ateş : 2004-05

Kadro

11 Şubat 2025 itibarıyla

Not: Uyruk bilgisi futbolcuların FIFA uygunluk kurallarınca oynayabileceği millî takımı gösterir. FIFA kuralları haricinde başkaca uyruğa da sahip olabilirler.

 
Mevki Uyruk Futbolcu
1 KL Uruguay URU Fernando Muslera
4 DF Senegal SEN Ismail Jakobs
5 OS Almanya GER Eyüp Aydın
6 DF Kolombiya COL Davinson Sánchez
7 OS Macaristan HUN Roland Sallai
8 OS Almanya GER Kerem Demirbay
9 FV Arjantin ARG Mauro Icardi
10 OS Belçika BEL Dries Mertens
11 OS Türkiye TUR Yunus Akgün
17 DF Türkiye TUR Eren Elmalı
18 OS Türkiye TUR Berkan Kutlu
19 KL Türkiye TUR Günay Güvenç
20 OS Brezilya BRA Gabriel Sara
21 FV Türkiye TUR Ahmed Kutucu
23 DF Türkiye TUR Kaan Ayhan
24 DF Danimarka DEN Elias Jelert
 
Mevki Uyruk Futbolcu
26 DF Kolombiya COL Carlos Cuesta
29 OS Polonya POL Przemysław Frankowski
30 OS Avusturya AUT Yusuf Demir
33 OS Türkiye TUR Gökdeniz Gürpüz
34 OS Uruguay URU Lucas Torreira
38 KL Türkiye TUR Atakan Ordu
42 DF Türkiye TUR Abdülkerim Bardakcı
45 FV Nijerya NGA Victor Osimhen
50 KL Türkiye TUR Jankat Yılmaz
53 OS Türkiye TUR Barış Alper Yılmaz
77 FV İspanya ESP Álvaro Morata
83 OS Türkiye TUR Efe Akman
90 DF Türkiye TUR Metehan Baltacı
91 DF Türkiye TUR Arda Ünyay
99 DF Gabon GAB Mario Lemina

Kiralık gönderilenler

Not: Uyruk bilgisi futbolcuların FIFA uygunluk kurallarınca oynayabileceği millî takımı gösterir. FIFA kuralları haricinde başkaca uyruğa da sahip olabilirler.

 
Mevki Uyruk Futbolcu
KL Türkiye TUR Batuhan Şen (Kocaelispor, 30 Haz 2025’e kadar)
DF Danimarka DEN Mathias Ross (Sparta Prag, 30 Haz 2025’e kadar)
DF Almanya GER Derrick Köhn (Werder Bremen, 30 Haziran 2025’e kadar)
DF Türkiye TUR Kazımcan Karataş (Orenburg, 30 Haz 2025’e kadar)
DF Türkiye TUR Ali Turap Bülbül (Ümraniyespor, 30 Haz 2025’e kadar)
OS İtalya ITA Nicolò Zaniolo (Atalanta, 30 Haz 2025’e kadar)
OS Türkiye TUR Taylan Antalyalı (Bodrum FK, 30 Haz 2025’e kadar)
OS Türkiye TUR Sıraçhan Nas (Boluspor, 30 Haz 2025’e kadar)
FV Türkiye TUR Eren Aydın (Sarıyer, 30 Haz 2025’e kadar)
FV Fildişi Sahili CIV Wilfried Zaha (Charlotte, 17 Oca 2026’ya kadar)
FV Türkiye TUR Ali Efe Çördek (Ankara Demirspor, 30 Haz 2025’e kadar)
FV Türkiye TUR Halil Dervişoğlu (Gaziantep FK, 30 Haz 2025’e kadar)
FV Türkiye TUR Baran Demiroğlu (Fatih Karagümrük, 30 Haz 2025’e kadar)

Takım kaptanları

Rekor transferler

Galatasaray, kulüp tarihindeki en yüksek transfer bedeli olan 18 milyon euroya Norwich City’den Gabriel Saray’ı, 2000-01 sezonunda transfer etmiştir. 2023-24 ara transfer döneminde ise Sacha Boey’i Bayern München takımına 30 milyon euro ve bonuslar karşılığında rekor bedelle satmıştır. Bu transferler ayrıca Türk futbol tarihinin en yüksek satış ve alış rakamlarıdır.

Alış
Sıra İsim Sezon Geldiği takım Bedel
1. Brezilya Gabriel Sara 2024-25 Norwich City 18 mil. €
2. Brezilya Mário Jardel 2000-01 Porto 17.05 mil. €
3. İtalya Nicolò Zaniolo 2022-23 AS Roma 15 mil. €
4. Senegal Mbaye Diagne 2018-19 Kasımpaşa SK 10+3 mil. € (Bonus)
Portekiz Bruma 2013-14 Sporting 10+3 mil. € (Bonus)
Satış
Sıra İsim Sezon Satılan takım Bedel
1. Fransa Sacha Boey 2023-24 Bayern München 30+5 mil. € (Bonus)
2. Senegal Badou Ndiaye 2017-18 Stoke City FC 16 mil. €
3. Portekiz Bruma 2017-18 RB Leipzig 12.5+2.5 mil. € (Bonus)
Brezilya Marcão 2022-23 Sevilla FC 13+2 mil. € (Bonus)
5. Türkiye Arda Turan 2011-12 Atlético Madrid 12+1 mil. €(Bonus)

Altyapı

Galatasaray U19 takımı, Galatasaray Spor Kulübü’nün U19 Süper Ligin’de bulunan futbol takımıdır. İç saha maçlarını Florya Metin Oktay Tesisleri’nde bulunan sahada yapmaktadır. Galatasaray U19 takımı U19 Süper Ligi’nde kazandığı 4 şampiyonluk ile en çok şampiyon olan U19 takımı olma unvanını elinde bulunduruyor. U19 takımı, 2013-14 sezonunda düzenlenmeye başlayan UEFA Gençlik Ligin’de 6 kez grup aşamasında mücade etmiş fakat gruplardan çıkamamıştır. Takım grup aşamalarında, dört kez üçüncü, iki kez dördüncü olmuştur. Galatasaray U19 takımı, 2018-19 UEFA Gençlik Ligi’nde Porto U19, L. Moscow U19 ve Schalke U19 ile mücadele etti. Üç galibiyet ve bir beraberlikle 10 puan topladılar ve averajla 3. sırada yer aldılar. Bu sonuçla birlikte, üst tura yükselme şansını kıl payı kaçırdılar. Galatasaray U19 takımı için 2018-19 sezonu, UEFA Gençlik Ligi’ndeki en başarılı sezonu olarak kaydedildi.

Galatasaray U21 takımı, Galatasaray Spor Kulübü’nün U21 Ligin’de bulunan futbol takımıdır. İç saha maçlarını Florya Metin Oktay Tesisleri’nde bulunan sahada yapmaktadır. Galatasaray U21 takımının U21 Ligi tarihinde 8 şampiyonluğu bulunmaktadır. 1989 yılında başlatılan U21 Ligi, Türkiye Futbol Federasyonu, 1 Ağustos 2018’de yaptığı toplantıda ligin kuruluş amaçlarına hizmet edememesi ve gelişen dönemde gençler futbolundaki yaş aralığının daha da küçülmesi nedeniyle ligin sonlandırılmasına karar verdi. Lig tarihin en fazla şampiyon olan takımı Galatasaray U21’dir.

Galatasaray Futbol Akademisi’nin 9 yaş ve altından başlamak üzere U19 yaş grubuna kadar altyapı takımları bulunur ve TFF’nin düzenlediği Elit Akademi Liglerinde mücadele etmektedir.

Galatasaray’ın altyapısından yetişen ve Türkiye millî futbol takımında 10 maç ve üzerinde forma giyen futbolcular:

  • Sabri Sarıoğlu
  • Bülent Korkmaz
  • Tugay Kerimoğlu
  • Ozan Kabak
  • Suat Kaya
  • Okan Buruk
  • Coşkun Özarı
  • Turgay Şeren
  • Cüneyt Tanman
  • Fatih Akyel
  • Emre Belözoğlu
  • Semih Kaya
  • Arda Turan
  • Yunus Akgün

Son sezonlar

Sezonlara göre lig ve kupa müsabakalarının sonuçları
Sezon Lig Ulusal kupa Avrupa Diğer Gol kralı
Kademe Poz. O G B M A Y P Turnuva Sonuç Turnuva Sonuç Turnuva Sonuç Oyuncu Gol
2010-11 Süper Lig 8. 34 14 4 16 41 46 46 Türkiye Kupası ÇF Avrupa Ligi PO Çekya Milan Baroš 11
2011-12 Süper Lig 1. 40 25 11 4 78 30 86 Türkiye Kupası S16 Türkiye Selçuk İnan 13
2012-13 Süper Lig 1. 34 21 8 5 66 35 71 Türkiye Kupası S32 Şampiyonlar Ligi ÇF Süper Kupa Ş Türkiye Burak Yılmaz 32
2013-14 Süper Lig 2. 34 18 11 5 59 32 65 Türkiye Kupası Ş Şampiyonlar Ligi S16 Süper Kupa Ş Türkiye Burak Yılmaz 18
2014-15 Süper Lig 1. 34 24 5 5 60 35 77 Türkiye Kupası Ş Şampiyonlar Ligi GA Süper Kupa F Türkiye Burak Yılmaz 22
2015-16 Süper Lig 6. 34 13 12 9 69 49 51 Türkiye Kupası Ş Şampiyonlar Ligi GA Süper Kupa Ş Almanya Lukas Podolski 17
Avrupa Ligi S32
2016-17 Süper Lig 4. 34 20 4 10 65 40 64 Türkiye Kupası S16 Süper Kupa Ş Almanya Lukas Podolski 17
2017-18 Süper Lig 1. 34 24 3 7 75 33 75 Türkiye Kupası YF Avrupa Ligi 2ÖT Fransa Bafétimbi Gomis 32
2018-19 Süper Lig 1. 34 20 9 5 72 36 69 Türkiye Kupası Ş Şampiyonlar Ligi GA Süper Kupa F Nijerya Henry Onyekuru 16
Avrupa Ligi S32
2019-20 Süper Lig 6. 34 15 11 8 55 37 56 Türkiye Kupası ÇF Şampiyonlar Ligi GA Süper Kupa Ş Kolombiya Radamel FalcaoTürkiye Adem Büyük 11
2020-21 Süper Lig 2. 40 26 6 8 80 36 84 Türkiye Kupası ÇF Avrupa Ligi PO Senegal Mbaye Diagne 11
2021-22 Süper Lig 13. 38 14 10 14 51 53 52 Türkiye Kupası S32 Şampiyonlar Ligi 2ÖT Türkiye Kerem Aktürkoğlu 13
Avrupa Ligi S16
2022-23 Süper Lig 1. 36 28 4 4 83 27 88 Türkiye Kupası ÇF Arjantin Mauro Icardi 23
2023-24 Süper Lig 1. 38 33 3 1 92 25 102 Türkiye Kupası ÇF Şampiyonlar Ligi GA Süper Kupa Ş Arjantin Mauro Icardi 32
Avrupa Ligi 16PO

Kısaltmalar: Ş= Şampiyon, F= Final, YF= Yari final, ÇF= Çeyrek final, S16= Son 16, 16PO= Son 16 Playy-off turu, S32= Son 32, GA= Grup aşaması, PO= Play-off turu, 2ÖT= 2. Ön eleme turu.

Not: Eğik yazılar ve rakamlar sezonun devam ettiğini gösterir. Kalın yazılan futbolcular, o sezonda Süper Lig’de gol kralı olmuşlardır.

  • 1957 – Türk ordusunun ilk kadın doktor subayı Sema Aran, teğmen rütbesiyle göreve başladı.
  • 1959 – Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak amacıyla kurulmuş olan EOKA, İngiltere’nin önerisini kabul etti; Georgios Grivas çekildi.
  • 1967 – Gölcük Tersanesi’nde “TCG Berk (D-358)” adlı refakat fırkateyninin yapımına başlandı. Türkiye’nin kendi olanaklarını kullanarak yaptığı ilk firkateynin yapımı, 1971 yılında tamamlandı.
  • 1971 – 19 Adalet Partili, Süleyman Demirel’in çekilmesi için bir muhtıra hazırladı.
  • 1971 – Başsavcılık, Millî Nizam Partisi’nin (MNP) kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.
  • 1971 – Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, başarısız bir askeri darbe teşebbüsü yapıldı.

9 Mart 1971 darbe teşebbüsü, Türkiye tarihinde başarılı olamamış ve emir-komuta zinciri dışında gelişmiş bir askeri darbe teşebbüsüdür.

Arka plan

Adalet Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Süleyman Demirel, 1969’da kendisini askerî darbe girişimiyle yüz yüze getiren Celâl Bayar ve arkadaşlarının affı meselesini atlattıktan sonra genel seçime gitti ve 1969 genel seçimleri’nde büyük başarı kazanarak yeniden tek başına iktidar oldu.

Ama partisinin ‘sağ’ kanadı, Demirel’in Bayar ve arkadaşlarını yarı yolda bırakmasını affedemiyordu. Seçimden bir süre sonra 19 Ekim 1970’te Meclis Başkanlığından ve Kasım 1970’te de Adalet Partisi’nden istifa eden Ferruh Bozbeyli ile 69 kurucu tarafından Demokratik Parti kuruldu.

Doğan Avcıoğlu’nun çıkardığı Devrim gazetesi etrafında toplanan ve içlerinde 27 Mayıs Darbesini yapan Millî Birlik Komitesi’nin gerçek lideri Emekli Korgeneral Cemal Madanoğlu’nun[1] da bulunduğu “Millî Demokratik Devrimciler”, o dönemin siyasi partilerinin demokrasi anlayışının bir oyalamaca olduğunu ileri sürerek ulusçu-devrimci yöntem olarak ifade edilen ilkeler doğrultusunda parlamento dışı muhalefeti savunuyorlardı. Türkiye’de Orduyu tahrik ederek sol-sosyalist, bir çeşit Baasçı yönetim kurdurmak için Doğan Avcıoğlu ve İlhan Selçuk’un başını çektiği ileri sürülen çok ciddi girişimler vardı. Bu çalışmaların ordu içindeki yansıması özellikle genç Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Muhsin Batur ve kara kuvvetleri karargâhındaki çeşitli unsurları etkisi altına almıştı. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Faruk Gürler’in de bu ekiple hareket etme ihtimali olduğu düşünülse de, kendisi buna pek taraftar olmayacak ve 12 Mart darbesinin hazırlanmasına yol açacaktı.

Genişletilmiş Komuta Konseyi

Ancak ordunun tamamı sol bir darbeye yandaş değildi. Özellikle Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç ve İstanbul’daki 1. Ordu Komutanı Orgeneral Faik Türün, sol darbeye açıkça karşı çıkıyor, Kara Kuvvetleri Komutanı Gürler’i katıldığı söylenen cepheden ayrılması için baskı altına alıyorlardı. Orgeneral Faik Türün eğer Millî Demokratik Devrimciler Ankara’da darbe yapacak olurlarsa, TBMM’yi derhal İstanbul’da toplayacağını ve Meclis’in alacağı kararla Ankara’daki darbecilere karşı 1. Ordu ile harekete geçeceğini söyledi. Faruk Gürler’in sol darbecilerden ayrıldığı, “Yavuz Bey” kod-adını kullanan Muhsin Batur’un ise tek başına bu işe kalkışamayacağı ihtimali belirince cuntacılar 9 Mart 1971 günü darbe yapmak istediler. Kendilerine seçtikleri lider, Kara Kuvvetleri karargâhında bir Tümgeneral olan Celil Gürkan’dı. Ama Gürkan, kendi deyişiyle ‘düğmeye’ basmadı; teşebbüs gerçekleşmedi ama ok yaydan çıkmıştı. 10 Mart günü Ankara’da, daha önce adı bile duyulmamış olan ‘Genişletilmiş Komuta Konseyi’ toplantısı yapıldı, toplantıya ordudaki bütün orgeneraller ve Ankara’da görevli korgeneraller davet edildi.

1. Ordu Komutanı Orgeneral Faik Türün, Ankara’ya gitmeden önce eşi ve çocuklarını sol-darbeci genç subaylardan korumak için memleketine bir akrabasının yanına gönderdi, sonra da toplantı öncesi Ankara Garnizon Komutanı olan kardeşi Tümgeneral Tevfik Türün’ü arayarak tedbir almasını istedi. Bunun üzerine Ankara garnizonundan askerler gün boyu devam eden toplantı boyunca, daha doğrusu Orgeneral Faik Türün sağ salim dışarı çıkana kadar, Genelkurmay karargâhını kuşatarak ’emniyete aldı’lar. İşte bu toplantıda 12 Mart günü hükûmete muhtıra verilmesi kararı alındı.

Washington’a giden mesaj

Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın belgelerine göre 10 Mart akşamı Ankara’daki Merkezi Haberalma Örgütü CIA görevlisi Washington’a şu mesajı gönderdi:

1. Türk Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç başkanlığında, beklenmedik bir “Silahlı Kuvvetler Komuta Konseyi” toplantısı yapıldı, sabah 10.00’da başlayan toplantı 18.00’e dek sürdü. Toplantıya Kara, Hava ve Deniz Kuvvetleri komutanları, 1, 2 ve 3. ordu komutanları, bütün kolordu komutanları, bütün Hava Kuvvetleri Bölge komutanları ve bir miktar da diğer genel subaylar katıldı.2. Bu toplantı çok sayıda yüksek rütbeli subayın ısrarı üzerine, dört Amerikan havacısının kaçırılması, ODTÜ’deki polis-öğrenci çatışması ve diğer yerlerdeki karışıklıklar yüzünden ülkedeki siyasi durumun hızlanan eriyişine karşı ordunun nasıl bir tepki vereceğini kararlaştırmak üzere yapıldı.

3. Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Hayati Savaşçı, toplantının iki seçenekten birini benimsemek için yapıldığını söyledi. Ya çok sayıda genç generalin önerdiği gibi rejimi devirmek ve yönetime el koymak kararlaştırılacaktı ya da General Tağmaç ve ötekilerin önerdiği Cumhurbaşkanı Sunay’a ve Başbakan Demirel’e bir muhtıra verilerek kimi spesifik ve acil kontrol önlemlerinin alınması istemi kabul edilecekti. Savaşçı, başka alternatiflerinin kalmadığını ekledi.

4. Savaşçı ayrıca, siyasi duruma askeri müdahale konusunun artık tartışılır olmadığını söyledi. Ordu müdahale ediyordu, karar verilecek olan şey bunun biçimiydi. Toplantıdan açık bir konsensüs çıkmasının önemli olduğunu söyledi ve bunun önemini de şöyle izah etti: Konsensüs olmasa, karardan ötürü hayal kırıklığına uğrayan taraflar, kendi görüşlerinin kabulü için güç kullanarak zorlama yapabilirlerdi. Hangi karar alınırsa alınsın, hızla bütün birimlere iletileceğini de söyledi Savaşçı.

5. Özellikle havacı generaller tam bir askeri müdahale taraftarı ve Tağmaç çözümüne şiddetle karşılar.

6. 10 Mart saat 24.00 itibarıyla Ankara sakin ve gözüken bir askeri alarm durumu yok.

Nitekim 9 Mart 1971 tarihinde planlanan darbe, içlerinde Mahir Kaynak ve Mehmet Eymür’ün de bulunduğu Millî İstihbarat Teşkilatı mensuplarının durumu ve o dönemde ilgili toplantılara sızmış olan Korgeneral Atıf Erçıkan’ın toplantılarda aldığı kaset kayıtlarını[11] Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç ve 1. Ordu Komutanı Faik Türün’e haber vermesiyle akamete uğratıldı. 12 Mart Muhtırası’nı veren Memduh Tağmaç, Orgeneral rütbesindekiler hariç 9 Mart 1971 Millî Demokratik Devrimine adı karışan başta Tümgeneral Celil Gürkan olmak üzere tüm subayları re’sen emekliye sevketti. 1. Ordu Komutanı Faik Türün de bu darbeye adı karışan tüm Devrim yazarlarını ve diğer Millî Demokratik Devrim cuntası üyelerini Ziverbey Köşkünde Millî İstihbarat Teşkilatı vasıtasıyla sorguya çekti. Bu sorgularda Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler ve kod-adı olarak “Yavuz Bey”i kullanan Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur’un da 9 Mart darbe teşebbüsüne önce destek verdikleri, fakat sonra istihbarat bilgileri Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç’a ulaşınca desteklerini geri çektikleri ortaya çıktı.

  • 1978 – Nurettin Ersin, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atandı.
  • 1983 – Belgrad saldırısı: Türkiye’nin Belgrad Büyükelçisi Galip Balkar, iki saldırgan tarafından yaralandı. Büyükelçi iki gün sonra öldü. Saldırıyı Ermeni Soykırımının Adalet Komandoları ve ASALA örgütü üstlendi.
  • 1984 – Turgut Özal, Türk Ceza Kanunu’nda siyasi suç olmadığını söyledi.
  • 1992 – Türk savaş uçakları, Kuzey Irak’taki iki PKK kampını bombaladı.
  • 2000 – Güney Kore’de saatlerce bilgisayarın önünden kalkmayan 37 yaşındaki Kim Kwang-Su, aşırı yorgunluk ve stresten öldü.
  • 2003 – Siirt’te yapılan milletvekili ara seçimlerinde, iktidardaki AK Parti’nin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da TBMM’ye girdi.
  • 2004 – İstanbul’da bir lokantaya yapılan bombalı saldırı sonucunda 5 kişi yaralandı.
  • 2007 – İsviçre’de, Ermeni çevrelerinin soykırım iddiasının inkârını suç sayan yasayı ihlal ettiği gerekçesiyle yargılanan İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek, para cezasına çarptırıldı. Lozan Mahkemesi, 6 Mart’ta başlayan duruşmalar sonunda bugün verdiği kararda, Perinçek’i 90 gün hapis cezası karşılığında her günü 100 İsviçre Frangı (yaklaşık 115 YTL) olmak üzere 9 bin İsviçre Frangı para cezasına çarptırdı ve bu cezayı iki yıl tecil etti.
  • 2020 – Demokrasi ve Atılım Partisi kuruldu.

wikipedia.org

Ayrıca Kontrol Edin

14 Martta ölenler

Ölümler Karl Marx’ın mezar taşı (Highgate Mezarlığı, Londra) 1457 – İmparator Jingtai, Çin’in Ming Hanedanı’nın yedinci imparatoru (d. 1428) …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Seç ve dinle