8 Martta ölenler

Ölümler

  • 1089 – Hâce Abdullah Herevî, 11. yüzyılda yaşamış sufi ve din bilgini (d. 1006)

Hâce Abdullah Herevî

Herat’daki türbesi
Hâce Abdullah Herevî
هواجه عبد الله الهروي
Doğum 4 Mayıs 1006
Herat
Ölüm 8 Mart 1089
Herat

Hâce Abdullah Herevî (4 Mayıs 1006 – 8 Mart 1089), 11.yüzyılda yaşamış sufi ve din bilgini. Ebu İsmail Abdullah ibn Ebu Mansur Muhammed, Hace Abdullah el-Ensari el-Herevi veya Heratlı Ensari adlarıyla bilinen sufi, eserleriyle kendisinden sonraki sufileri etkilemiştir.

Yaşamı

4 Mayıs 1006’da Afganistan’ın Herat kentinin eski kalesi Kuhendiz’de dünyaya geldi. Soyunun Ebu Eyyub el-Ensari’nin oğlu Met’e kadar ulaştığı söylenir. Met 652 yılında Ahnef b. Kays kumandasında Horasan’a yapılan bir sefere katılmış ve Herat’a yerleşmişti. Babası Ebu Mansur pazarcıydı. Belh şehrine giden Ebu Mansur orada Cüneyd-i Bağdadi’nin tasavvuf anlayışına bağlı bir sufi olan Şerif Hamza Akîlî’nin meclislerine katıldı. Bu sufilerin canlılara eziyet etmemek için azami özen gösterdikleri hatta üzerlerine konan sinekleri dahi kovmadıkları, akrep ve yılan türü hayvanlara dokunmadıkları aktarılır.

İlk dini bilgilerini babasından öğrenen Heratlı Ensari, Malini Medresesi’nde öğrenimine devam etti. Dokuz yaşında hadis ilminden ders görüp hadis yazmaya başladı. On dört yaşında vaaz verecek kadar dini bilgiye ulaştı. Herat’ta Şeyh Amû’dan ilk tasavvufi eğitimini aldı. Dönemin meşhur sufilerinden Ebu Said-i Ebu’l-Hayr ile de görüşmüş ancak kendisinin “tasavvuf yolunda mürşidim” dediği şeyhi Ebu’l-Hasan el-Harakanî olmuştur. Hem Ebu’l-Hayr ham de Harakanî’nin de etkisiyle coşku ve cezbeye dayalı tasavvuf anlayışını benimsedi, onlar gibi şiirler yazdı, sema yaptı. Hayatının ileriki yıllarında ağır bir hastalık geçirmiş ve bunun sonucunda görme duygusunu yitirmiş ancak talebelerinin yardımıyla da eser telif etmeye devam etmiştir. 8 Mart 1089 tarihinde 82 yaşında vefat etti. Türbesi Selçuklular zamanında inşa edilmiş, Gurlular döneminde Sultan Gıyaseddin Muhammed devrinde de Emir İzzeddin tarafından türbenin yanına bir medrese yaptırılmıştır.

Soyu ve Firangi Mahal Okulu

Hace Abdullah el-Ensari’nin torunları Hindistan’a göçmüş ve İslam düşüncesi, eğitiminin orada yayılmasını önemli rol üstlenmişlerdir. Soyundan gelen en ünlü kişi “Kutb-ül Alam” lakabıyla tanınan Shaikh Khawaja Alauddin Ansari Mahdum Nizamuddin Ansari ve Kutb Şahid Molla Kutbuddin Ansari bunlardan birkaçıdır.

Molla Kutbuddin Ansari’nin soyundan gelen Şahid ünlü Firangi Mahal okulunu kurmuştur.

Alıntılar

  • Allah -azze ve celle- şöyle buyurmaktadır: “Unuttuğun zaman Rabbini zikret” (Kehf, 18/24) Yani O’ndan başkasını unuttuğunda, kendi zikrinde kendini unuttuğunda, sonra kendini zikretmede kendini unuttuğunda, sonra Hakk’ın seni zikretmesinde bütün zikirleri unuttuğunda [Rabbini zikret]. Zikir, gaflet ve nisyandan kurtulmaktır. Üç derecesi vardır: Birincisi, övgü, dua ve riayetten ibaret olan zahiri zikirdir. İkincisi gizli zikirdir. Bu, fütûrdan [şuhûda engel olan perdelerden] kurtulmak, şuhûd ile kalmak ve müsamerenin [Hakk’ın huzurunda bulunma bilincinin] devam etmesidir. Üçüncüsü, hakiki zikirdir. Bu ise, Hakk’ın seni zikrettiğinin şuhûduna varman, kendi zikrini müşahededen kurtulman ve zikre devam ederken zikredenin iftirasını bilmendir. (Menazilü’s-Sairin’den)
  • Vecd, sürekli yenilenen ve sahibinde sıkıntı uyandıran bir şûhuddan kaynaklanan alevdir. (Menazilü’s-Sairin’den)
  • Yol üç katlıdır: İlmin makamlarıyla hikmetin makamlarını idrak etmek; sabr makamlarıyla saffetin (saflık) makamlarına ulaşmak; marifet makamlarıyla hakikatin makamlarını idrak etmek.
  • İnsan saffet makamlarına sabır yoluyla ulaşır. Sabra ulaşmanın da üç yolu vardır: Münakaşayı terk etmek, dünyevi tedbirden vazgeçmek, rızayı zaruri görmek. Bu, Tanrı’nın iradesinden razı olan kişinin makamıdır.
  • Müşahede (Contemplation) kul ile Rabbi arasındaki engellerin kalkmasıdır.

Farsça kitaplar

  • Munajat Namah (Farsça: مناجات نامه)
  • Nasayeh (Farsça: نصایح)
  • Zad-ul Arefeen (Farsça:  زاد االعالرفین)
  • Kanz-ul Salikeen (Farsça: کنز السالکین)
  • Haft Hesar (Farsça: هفت حصار)
  • Elahi Namah (Farsça: الهی نامه)
  • Muhabbat Namah (Farsça: محبت نامه)
  • Qalandar Namah (Farsça: قلندر نامه)
  • Resala-é Del o Jan (Farsça: رساله دل و جان)
  • Resala-é Waredat (Farsça: رساله واردات)
  • Sad Maidan (Farsça: صد میدان)
  • Resala Manaqib Imam Ahmad bin Hanbal

Arapça kitaplar

  • Anwar al-Tahqeeq
  • Zem al-Kalam
  • Manāzel al-Sā’erīn
  • Kitaab al-Frooq
  • Kitaab al-Arba’een

Türkçeye çevirilen kitaplar

  • Tasavvufta Yüz Basamak, çev. Abdurrezzak Tek, Emin Yayınları, Bursa, 2008
  • 1403 – Yıldırım Bayezid, Osmanlı’nın 4. Padişahı (d. 1360)
I. Bayezid
Yıldırım Bayezid
بايزيد اول
  • Sultan-ı İklîm-i Rum
  • Sultanu’l-Guzat ve’l-Mücahidin
  • Sultan
  • Gazi
  • Han
  • Yıldırım
4. Osmanlı Padişahı
Hüküm süresi 16 Haziran 1389 – 20 Temmuz 1402
(13 yıl, 1 ay ve 4 gün)
Önce gelen I. Murad
Sonra gelen Fetret Devri (1402 – 1413)
I. Mehmed
Doğum y. 1354
Edirne, Osmanlı Devleti
Ölüm 8 Mart 1403 (48 yaşında)
Akşehir
Defin Bursa
Eş(ler)i Devlet Hatun
Devletşah Hatun
Olivera Despina Hatun
Hafsa Hatun
Diğer
Çocuk(lar)ı Süleyman Çelebi
İsa Çelebi
I. Mehmed
Musa Çelebi
Mustafa Çelebi
Diğer
Tam adı
Bayezid Han bin Murad Han
Hanedan Osmanlı Hanedanı
Babası I. Murad
Annesi Gülçiçek Hatun
Dini Sünni İslam
İmza

I. Bayezid veya Yıldırım Bayezid (Osmalıca: بايزيد اول) (y.1354, Edirne – 8 Mart 1403, Akşehir), dördüncü Osmanlı padişahı. 1389’dan 1402 yılına kadar hükümdarlık yapmıştır.[1][2] Babası Sultan I. Murad, annesi ise Gülçiçek Hatun’dur.

Padişahlık öncesi yaşamı

Babası Sultan I. Murad, annesi Rum[3] asıllı olan Gülçiçek Hatun’du.[4][5] Bazı kaynaklara göre doğum tarihi 1360, bazı kaynaklara göre ise 1354’tür;[6] türbesinde doğum tarihinin 1354 olduğu yazmaktadır. Adı babaannesinin babası Türkmenlerin Şeyh Edebali diye andığı Ebâ Yezîd’in adından gelir. Küçük yaştan itibaren zamanın seçkin âlimlerinden genel İslam eğitimi ve değerli kumandanlardan askerlik, sevk ve idare dersleri aldı. Osmanlı tarihlerinde kendisinden ilk olarak söz edilmesi, 1381’de Germiyanoğulları Beyi Süleyman Şah’ın kızı Devlet Sultan/Hatun’la evlenişi nedeniyledir. Bu evlilik babası I. Murat’ın Germiyan topraklarının neredeyse tamamını “gelin çeyizi” olarak sınırlarına katmak politikasının sonucuydu. 1381 yılında evlenişinin takip eden yıllarda devlet idaresinde yetişmesi için Sultanönü, Eskişehir ve sonra Germiyan ili Kütahya sancakları beyliğine atandı. Sancaklarının askeriyle Anadolu ve Rumeli yakalarında savaşlarda babasının safında yer aldı. 1385’te kardeşi Şehzade Savcı Bey’in, Bizans veliahdı Andronikos Paleologos ile birlikte hareket ederek ayaklanmasının bastırılışı ve Şehzade Savcı’nın gözlerine mil çekilmesi sonucu öldürülmesi olayları ile de Osmanlı tarihlerinde bahsi geçmektedir. 1389’da Sırpların çoğunluğunu oluşturduğu Haçlı ordusu ile yapılan Birinci Kosova Muharebesi’ne katıldı. Osmanlı ordusunun sağ kanadının komutanlığını yaptı; savaşta büyük kahramanlık gösterdi ve savaşın Osmanlılar tarafından kazanılmasında komutası altında bulunan Osmanlı sağ kanadının Sırplara bir karşı taarruz ile Sırp ordusunu çökertmesi çok önemli katkı sağladı. Babası Sultan I. Murad, bu savaş sonunda bir Sırp soylusu olan Milos Obilic tarafından öldürülünce, devlet ileri gelenlerinin ortaklaşa kararı ile Osmanlı tahtına geçti.[7]

Saltanatı

Yakup Bey’in öldürülmesi

I. Bayezid’in Kosova’daki cülûs töreni] (Hünernâme)

I. Bayezid, I. Kosova Muharebesi’nin son saatlerinde babasının suikasta uğrayıp öldürülmesi üzerine, öldürülen Sırp prensi Lazar Hrebeljanović’ın eşi Milica ve küçük oğlu Stefan Lazarevic savaş alanından çağrılarak kendisine biat ettirildi. Bu biat töreni biter bitmez kaçan düşman askerlerinin peşinde olan kardeşi Yakup Çelebi çağırtılarak çadırda boğduruldu. Böylece Bayezid, tahtın tek varisi konumuna ulaştı. Zamanının tarihçisi Âşıkpaşazâde, Yâkub’un öldürülmesi “o gece askeri iztiraba düşürdü” demektedir.

Ölüm

Yıldırım Bayezid, Timur’un elinde esir iken

Timur’un fetihnamesine göre Ankara Savaşı’nın bitiminde Bayezid bir gürz darbesiyle atından düşürülüp yakalanmış ve “Ben Sultan Bayezid’im. Beni sağ olarak hükümdarınıza götürünüz” demesi üzerine elleri bağlı olarak Timur’un çadırına götürülmüştür.[2] Timur tarafından şahsen Bayezid’in iyi karşılandığı belirtilmiştir. Yıldırım’ın oğulları Mustafa Çelebi ve Musa Çelebi de aynı savaşta tutsak düşmüşlerdir. Timur ve tümenleri Bursa ve İznik’i ve sonra İzmir’i ele geçirmişler; talan edip yakıp yıkmışlardır. Timur bu seferlerinde ve Anadolu’da bulunduğu sıralarda Bayezid’i devamlı olarak yakınında tutup ayrılmasına izin vermemiştir. Bayezid’i kaçırmak için birkaç girişim ortaya çıkartılınca Bayezid ve eşi Sırp Prensesi Olivera (veya Maria Despina) ile birlikte tutsak alarak demir kafeste tutuldukları da söylenmiştir.

Yıldırım Bayezid 8 Mart 1403’te 43 yaşındayken Akşehir’de nedeni hâlâ bilinmeyen gizemli bir şekilde ölmüştür. Dönemin Timur vakanüvisleri[15] hastalanarak öldüğü belirtse de Timur vakanüvislerinin bu konuda esas alınamayacağı açıktır. Bu olayları Bayezidin ölümüne kadar yanında bulunmuş olan Koca Naib isimli bir solağından aktardığını[16] belirten Aşıkpaşazade, Bayezidin intihar ettiğini belirtir.[17]

Ord. Prof. Fuad Köprülü’nün böyle bir iddiası ise Türk tarih kurumunda kendi yazdığı makalesinde bu durumu açıkladı ve zehir içme vb. bir durumun gerçeklik ile bağlantısı olmadığı bizlere göstermektedir.

Yıldırım naaşı geçici olarak Akşehir’de Seyyid Mahmud Hayrani’nin türbesine defnedilmiştir. Ancak Semerkand’a dönerken Timur’a kendisini beğendirmiş olan Musa Çelebi’ye babası Yıldırım’ın naaşını alıp Bursa’ya birlikte götürmesi buyruğu verilmiştir. Bazı kaynaklara göre cenaze Musa Çelebi tarafından Bursa’ya getirilmiş ve Yıldırım Camii yanındaki türbesine gömülmüştür. Diğer kaynaklar ise Musa Çelebi’nin babasının naaşını mumyalanmış olarak Germiyanoğlu Yakup Bey’e Kütahya’ya getirdiğini; burada naaşın saklandığını ve 1404’te Çelebi Mehmed tarafından Bursa’ya getirilerek türbesine gömüldüğü yazılıdır.

Yıldırım lakabı

Yıldırım Bayezid’in Türbesi

I. Bayezid, yuvarlak yüzlü, beyaz tenli, koç burunlu, ela gözlü, kumral saçlı, sık sakallı ve geniş omuzluydu.

“Yıldırım” lakabını nasıl edindiği konusunda çeşitli rivayetler vardır:

  • Bunlardan en yaygın olanı Niğbolu Savaşı nedeniyle savaş meydanına hiç beklenmeyecek bir süratle ulaştığı için aldığıdır. Haçlılarca kuşatılan kalenin komutanı Doğan Bey’e gecenin karanlığında, kale duvarlarına kadar gelerek gerekli talimatları verecek kadar gözüpek bir komutan olduğu, savaşlarda askerinin önünde savaştığı ve askerlerinin yetişmekte zorluk çektiği tarih kitaplarında sıkça yer almıştır.
  • Bir başka rivayet de bu lakabı daha padişah olmadan babası I. Murad’ın yaptığı I. Kosova Savaşı’nda, Türk ordusunun zor duruma düştüğü anda, düşman ordusunu bir kanattan diğer kanada kadar yararak geçmiş olmasına bağlamaktadır.
  • Tarihçi Joseph von Hammer-Purgstall ise bu lakabın Bayezid’in kardeşi şehzade Yakup Bey’i öldürtmesinden kaynaklandığını belirtmektedir.
  • 1844 – XIV. Karl, İsveç ve Norveç’in ilk Fransız kralı (d. 1763)
XIV. Karl

XIV. Karl’ın François Gérard tarafından çizilen portresi.
İsveç ve Norveç kralı
Hüküm süresi 5 Şubat 1818 – 8 Mart 1844
Taç giymesi 11 Mayıs 1818
Önce gelen XIII. Karl
Sonra gelen I. Oscar
Pontecorvo prensi
Hüküm süresi 5 Haziran 1806 – 21 Ağustos 1810
Önce gelen Makam oluşturuldu.
Sonra gelen Lucien Murat
Doğum 26 Ocak 1763
Pau, Fransa
Ölüm 8 Mart 1844 (81 yaşında)
Stockholm, İsveç
Tam adı
Fransızca: Jean-Baptiste Jules
İsveççe: Karl Johan Baptist Julius
Hanedan Bernadotte Hanedanı
Babası Henri Bernadotte
Annesi Jeanne de Saint-Jean
Dini Luthercilik
daha önce Roma Katolikliği
İmza
Askeri kariyer
Bağlılığı  Fransa Krallığı
Fransa Birinci Fransız İmparatorluğu
 Birinci Fransız Cumhuriyeti
Rütbesi İmparatorluk Mareşali
Komutası Grande Armée
Çatışma/savaşları Fransız Devrim Savaşları
Napolyon Savaşları
1814 İsveç-Norveç Savaşı
Ödülleri Légion d’honneur
Sonraki işi Devlet Meclis Üyesi
Silahlı Kuvvetler Bakanı
İmza

XIV. Karl veya Carl John (İsveççe ve Norveççe: Karl XIV Johan; kral olmadan önceki adı ile Jean Bernadotte;[1] 26 Ocak 1763 – 8 Mart 1844), Napolyon’un Cumhuriyetçi mareşallerinden biri, ayrıca İsveç ve Norveç’in ilk Fransız kökenli kralı. 1814 yılından 1844 yılındaki ölümüne kadar hüküm sürdü.

Hayatı

Güney Fransa’nın Pau kentinde doğan Bernadotte, 1780’de Fransız Kraliyet Ordusu’na katıldı. Fransız Devrimi’nin patlak vermesiyle büyük bir askeri yetenek sergileyerek saflarda hızla yükseldi ve 1794’te tuğgeneral oldu. İtalya ve Almanya’da farklı görevlerde bulundu ve kısa bir süre Fransa’da Savaş Bakanı olarak görev yaptı. Napolyon ile ilişkisi karmaşıktı; ancak Napolyon, Fransız İmparatorluğu’nun ilan edilmesi üzerine ona İmparatorluk Mareşali unvanını verdi.[2] Bernadotte, Austerlitz Muharebesi’nde Fransız zaferinde önemli bir rol oynadı ve I. Napolyon tarafından Pontecorvo Prensi unvanıyla ödüllendirildi.[3]

1810’da Bernadotte, beklenmedik bir şekilde Baron Carl Otto Mörner’in girişimiyle, varissiz İsveç Kralı XIII. Karl’ın tahtına veliaht seçildi.[4] Johan adını aldı[3] ve fiili olarak naip ve devlet başkanı oldu.[3] 1813’te, İsveç Pomeranyası’nın savunmasız kalmasının ardından, Veliaht Prens Charles John, İsveç ordularını Altıncı Koalisyon’da Napolyon’un karşısında konumlandırdı ve Koalisyon Güçleri ile birleşerek Leipzig Muharebesi’nde İsveç Kara Kuvvetleri’ne komuta etti. XIV. Karl, Danimarka’yı Norveç’i İsveç ile birleştirmeye zorladı. 1818’de XIII. Karl’ın ölümü üzerine Karl Johan, Bernadotte Hanedanı’nın ilk hükümdarı olarak İsveç tahtına çıktı.

XIV. Karl Johan’ın Napolyon sonrası dönemde izlediği dış politika, Büyük Güçler arasında dengeyi koruma ve İskandinav yarımadası dışındaki çatışmalara müdahil olmama üzerine kuruluydu. Bu yaklaşım, İsveç’in önceki yayılmacı politikalarından keskin bir şekilde farklıydı ve 1814’ten ölümüne kadar krallıklarını barış içinde tutmayı başardı. Özellikle Birleşik Krallık ve Rusya arasındaki çatışmalardan endişe duyuyordu. 1834’te, iki ülke arasındaki ilişkiler Doğu Sorunu nedeniyle gerildiğinde, İngiliz ve Rus hükümetlerine notalar göndererek önceden tarafsızlığını ilan etti. Bu, İsveç’in tarafsızlık politikasının başlangıcı olarak kabul edilir.[5]

İç politikada, ekonomi ve altyapı yatırımlarına odaklandı ve 1814’ten itibaren süren uzun barış dönemi ülkenin refahını artırdı. 26 yıllık uzun saltanatı boyunca (1810’dan itibaren naiplik dönemi de dahil edilirse 34 yıl), İsveç’in nüfusu önemli ölçüde arttı, ulusal borç ödendi, medeni ve ceza kanunları hazırlandı, eğitim teşvik edildi, tarım, ticaret ve sanayi gelişti ve iç iletişim yolları iyileştirildi.

Ancak, gençliğinde radikal olan görüşleri zamanla muhafazakâr bir yöne kaydı ve tahta çıktığında aşırı muhafazakâr bir tutum benimsedi. Yine de, İsveçliler ve Norveçliler, iyi bir Avrupa itibarına sahip bir hükümdarları olduğu için gurur duyuyorlardı.[6]

Norveç’te de zorluklarla karşılaştı. Norveç anayasası, parlamentoya (Storting) Avrupa’daki diğer yasama organlarından daha fazla yetki veriyordu. İsveç’te mutlak veto yetkisine sahipken, Norveç’te sadece geciktirici veto yetkisi vardı. Storting’den mutlak veto yetkisi talep etti, ancak geri adım atmak zorunda kaldı. Ayrıca, Storting’in Oslo’da bir kraliyet sarayı inşası için fon sağlamaya isteksiz olması, kralın Norveç’le olan zorlu ilişkisini gösteriyordu. İnşaat 1825’te başladı, ancak Storting, maliyetli temelin atılmasından sonra fonları durdurdu ve atanan mimar Hans Linstow’dan daha basit bir saray inşa etmesini talep etti. Bu, birçok kişi tarafından gereksiz harcamalara ve kralın otoritesine karşı bir protesto olarak görüldü. Saray, XIV. Karl Johan’ın ölümünden uzun süre sonra, 1849’da tamamlandı ve I. Oscar tarafından açıldı. Oslo’daki ana cadde, Slottsgaten, daha sonra Karl Johans gate olarak adlandırıldı.[7]

Popülaritesi 1830’larda azaldı ve gazeteci Magnus Jacob Crusenstolpe’nin Lèse-majesté suçlamasıyla mahkûm edilmesinin ardından Rabulist isyanlarıyla doruğa ulaştı ve bazıları onun tahttan çekilmesini talep etti.[6] XIV. Karl Johan, bu tartışmadan sağ çıktı ve 18 Şubat 1843’te büyük bir coşkuyla kutlanan gümüş jübilesini gerçekleştirdi. 5 Şubat 1818’den 8 Mart 1844’teki ölümüne kadar İsveç ve Norveç kralı olarak hüküm sürdü.[3]

  • 1869 – Hector Berlioz, Fransız besteci (d. 1803)
  • 1874 – Millard Fillmore, Amerikalı siyasetçi ve ABD’nin 13. Başkanı (d. 1800)
  • 1891 – Antonio Ciseri, İsviçreli sanatçı (d. 1821)
  • 1917 – Ferdinand von Zeppelin, Alman hava taşıtları üreticisi (d. 1838)
  • 1921 – Eduardo Dato, İspanyol politikacı ve hukukçu (d. 1856)
  • 1923 – Johannes Diderik van der Waals, Hollandalı fizikçi ve Nobel Fizik Ödülü sahibi (d. 1837)
  • 1925 – Seyyid Bey Türk siyaset adamı ve yazar (d. 1873)
  • 1930 – William Howard Taft, Amerikalı siyasetçi ve ABD’nin 27. Başkanı (d. 1857)
  • 1931 – Memmedhasan Hacınski, Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti Başbakanı (d. 1875)
  • 1941 – Sherwood Anderson, Amerikalı yazar (d. 1876)
  • 1942 – José Raúl Capablanca, Kübalı Dünya satranç şampiyonu (d. 1888)
  • 1944 – Hüseyin Rahmi Gürpınar, Türk edebiyatçı (d. 1864)
  • 1948 – Hulusi Behçet, Türk dermatoloji uzmanı (d. 1889)
Hulusi Behçet
Doğum 20 Şubat 1889
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm 8 Mart 1948 (59 yaşında)
İstanbul, Türkiye
Defin yeri Zincirlikuyu Mezarlığı, İstanbul
Milliyet Türk
Meslek Tıp doktoru
Tanınma nedeni Behçet hastalığını tarif eden ilk bilim insanı

Hulusi Behçet (20 Şubat 1889 – 8 Mart 1948, İstanbul), Türk dermatoloji uzmanı ve bilim insanıdır.

1937 yılında, bir kan damarı enflamasyonu (vaskülit) hastalığı olan ve bugün kendi adıyla anılan Behçet hastalığını tarif eden ilk bilim insanı olmuştur.

İlk yılları

Zor bir çocukluk geçiren Behçet çok genç yaşta annesini kaybetmiş ve büyükannesi tarafından büyütülmüştür. Babasının Şam’daki işleri sebebiyle ilk öğrenimini o dönemler Osmanlı İmparatorluğu’nda bulunan Şam’da tamamlamıştır. Fransızca, Almanca ve Latince öğrenmiştir. Tıp öğrenimini Darülfünun Tıp Fakültesinde almıştır. 1910 yılındaki mezuniyetinden sonra dört yıl boyunca dermatoloji ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar alanında ihtisas yapmıştır.

Hekimlik dönemi

I. Dünya Savaşı (1914-1918) sırasında Edirne’deki askerî hastanede dermatoloji ve zührevi hastalıklar uzmanı olarak çalışmıştır. Savaştan sonra (1918-1919 arası) tıbbi bilgisini geliştirmek amacı ile önce Budapeşte’ye sonra da Berlin’e gitmiştir. Birçok ünlü meslektaşı ile tanışma fırsatı bulmuştur.

Türkiye’ye döndükten sonra serbest çalışmaya başlamış; önce Hasköy Cinsel Hastalıkları Hastanesi’nde (Haliç) başhekim olmuş, sonra Vakıf Gureba Hastanesi’ne geçmiştir. O dönemde İstanbul Tıp Fakültesi’nin bir parçası olan hastanede profesörlük de yapmıştır.

Çalışmaları

1933’te eski Dar-ül Funun’dan İstanbul Üniversitesi yeni kurulmuştu. Bu reform döneminde İstanbul Üniversitesi’nde dermatoloji o zamanki adıyla Deri Hastalıkları ve Frengi Kliniğini kurmuş ve profesör seçilmiştir. Hulusi Behçet, Türk akademisinde profesör unvanını alan ilk kişidir. Mesleğinin ilk yıllarından beri dermatoloji konusunda üretken bir bilim insanı olarak, birçok ulusal ve uluslararası kongreye özgün makalelerle katılmış ve birçok bilimsel dergide makalesi yayınlanmıştır.

Ünlü Alman patolog Prof. Philipp Schwartz onun için, “Behçet dünya çapında ünlü bir bilim insanı ama Türkiye’de değil,” demiş ve eklemiştir: “O her zaman yurt dışında buluşlarını tanıtıyor; bunun için onu Türkiye’de bulamıyorsunuz.”

Behçet, yeni kuşakların eğitimine yardımcı olmak için çok sayıda makaleyi Türkçeye çevirdi ve Kore gibi çok uzak ülkelerle ilişki kurmak için uluslararası derlemelerde özgün olgu sunuları yayınladı.

Hulusi Behçet’in Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri, İstanbul

1922’den itibaren frengi üzerinde çalışmalar yaptı ve frenginin tanısı, tedavisi, kalıtımsal özellikleri, serolojisi ve toplumsal yönleri üzerine birçok uluslararası makale yayınladı. Leishmaniasis (Oriental sore) 1923’ten itibaren Dr. Behçet’in üzerinde çalıştığı bir diğer hastalıktı. Hakkında pek çok makale yayınladı ve diathermi ile tedavisinde başarılı oldu. Bir leishmania olgusunda, kabuk kaldırıldığında görünen “çivi belirtisini”[1][2] ilk defa tanımladı. Yayınlanmış yapıtlarının bir kısmı parazitoz ile ilgiliydi. 1923 yılında Türkiye’deki “gale cereal – uyuz?” etkenlerini tanımladı.

Aynı zamanda Türk tıbbının gelişiminde yayıncılıkta da öncüydü ve 1924’te Türkiye’deki “Turkish Archives of Dermatology and Syphilology” isimli ilk dermato-veneroloji dergisinin sorumlusuydu.

Özel yaşamı

Türkiye Cumhuriyeti’nin de kuruluş yılı olan 1923’te hastalarından birinin kız kardeşi ve ünlü bir diplomat olup bir dönem Paris büyükelçiliği yapan (soyadı kanunu ile Davaz soyadını alan) Suat Bey’in kızı Refika Hanım ile evlenmiştir. Hulusi Behçet’in Güler adında bir kızı olmuştur.[3]

  • 1956 – Drastamat Kanayan, Ermeni asker ve siyasetçi (d. 1883)
  • 1959 – Bekir Sıtkı Kunt, Türk siyasetçi ve Cumhuriyet dönemi hikâyecilerinden (d. 1905)
  • 1964 – Franz Alexander, Macar Psikosomatik Tıp’ın ve Psikoanaltik Kriminoloji’nin kurucusu (d. 1891)
  • 1965 – Urho Castrén, Finlandiya Yüksek İdare Mahkemesi Başkanı (d. 1886)
  • 1971 – Harold Lloyd, Amerikalı aktör (d. 1893)
  • 1972 – Erich von dem Bach, Alman asker (Nazi subayı) (d. 1899)
  • 1972 – Yüksel Menderes, Türk siyasetçi (d. 1930)
Yüksel Menderes

Yüksel Menderes (d. 1930, İzmir, – ö. 8 Mart 1972, Ankara), Türk siyasetçidir.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Cenevre Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesini bitirmiştir.

Belgrad Büyükelçiliği Başkatipliği ve XIV. Dönem Aydın milletvekilliği yapmıştır.[1]

Eski başbakanlardan Adnan Menderes’in oğludur.

8 Mart 1972’de Ankara’daki evinde intihar etmiştir.[2] Kareli bir kağıda yazdığı veda mektubunda “Hayatta kaderin bütün cilveleri beni buldu. Kötü hadiseler karşısında daha fazla tahammül gösteremeyeceğim. Artık yaşama gücümü kaybettim” diye yazmıştır.[3]

Yüksel Menderes, Işık ve Lale adlarında iki kız çocuk babasıydı.

Popüler kültürde yeri

2013-2014 yılları arasında yayınlanan ve babasının yasak aşkı Ayhan Aydan’la olan ilişkisini ve idamını konu alan Ben Onu Çok Sevdim dizisinde Mehmetcan Mincinozlu tarafından canlandırılmıştır.

  • 1975 – George Stevens, Amerikalı sinema yönetmeni ve En İyi Yönetmen Akademi Ödülü sahibi (d. 1904)
  • 1975 – Joseph Bech, Lüksemburg eski başbakanı (d. 1887)
  • 1977 – Fikret Ürgüp, Türk doktor ve hikâyeci (d. 1914)
  • 1980 – Nusret Hızır, Türk felsefeci (d. 1899)
  • 2001 – Ninette de Valois, İrlanda doğumlu İngiliz dansçı ve koreograf (d. 1898)
  • 2004 – Ebu Abbas, Filistin Kurtuluş Cephesi lideri (d. 1948)
  • 2005 – Aslan Maşadov, Çeçen lider (d. 1951)
  • 2005 – Erol Mutlu, Türk akademisyen, yazar ve yönetmen (Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesinin eski Dekanlarından) (d. 1949)
  • 2008 – Sadun Aren, Türk akademisyen ve siyaset adamı (Ankara Üniversitesi SBF eski Öğretim Üyesi) (d. 1922)
  • 2013 – İsmet Bozdağ, Türk araştırmacı ve yakın tarih yazarı (d. 1916)
  • 2013 – Ewald-Heinrich von Kleist, 20 Temmuz Suikast Girişimi’nde Wehrmacht’ta üsteğmen rütbesiyle görev yapan bir Alman subayıydı (d. 1922)
  • 2015 – Sam Simon, Amerikalı televizyon yapımcısı ve senarist (d. 1955)
  • 2016 – Richard Davalos, Amerikalı oyuncudur (d. 1930)
  • 2016 – George Martin, İngiliz müzisyen ve yapımcı (d. 1926)
  • 2017 – Dmitri Mejeviç, Sovyet-Rus oyuncu ve halk şairidir (d. 1940)
  • 2017 – Joseph Nicolosi, Amerikan klinik psikolog (d. 1947)
  • 2017 – George Olah, Macar-Amerikalı kimyager (d. 1927)
  • 2017 – Li Yuan-tsu, Çinli siyasetçidir (d. 1923)
  • 2017 – Dave Valentin, Amerikalı latin, caz müzisyeni ve flüt sanatçısı (d. 1952)
  • 2018 – Ercan Yazgan, Türk tiyatro, sinema, dizi oyuncusu ve yönetmen (d. 1946)
Ercan Yazgan

Yazgan, Bizimkiler adlı televizyon dizisinde “Cafer” rolünde; (1989-2002).
Doğum Necip Ercan Yazgan
5 Nisan 1944
Sinop, Türkiye
Ölüm 8 Mart 2018 (73 yaşında)
Sultanbeyli, İstanbul, Türkiye
Defin yeri Karacaahmet Mezarlığı, İstanbul
Meslek Oyuncu, yönetmen
Etkin yıllar 1963-2018
Evlilik 4
Çocuk(lar) Can Yazgan

Necip Ercan Yazgan (5 Nisan 1944,[1] Sinop – 8 Mart 2018, İstanbul), Türk tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu ve yönetmen.[2]

Tuncay Özinel Tiyatrosu, AST gibi topluluklarda çalışan sanatçı, Perihan Abla dizisiyle tanındı. 1963’te sinemada yer aldı. Bizimkiler dizisindeki “Kapıcı Cafer” ve Kaygısızlar dizisindeki “Memnun Kaygısız” tiplemesiyle başarılı bir karakter oyunculuğu sergiledi. Oyuncunun, ikinci evliliğini yaptığı eşinden, Buket Dereoğlu adlı üvey kızı vardır. Buket Dereoğlu ile birlikte Bizimkiler dizisinde rol almışlardır. 1991 yılındaki Büyük Madenci Yürüyüşü’ne Cihat Tamer ve Nedim Doğan ile beraber destek vermişti.

Ercan Yazgan’ı Kapıcı Cafer karakteri sebebiyle kendilerini rencide ettiği gerekçesiyle meslek gruplarının tepkisini çekmiştir. Senarist Umur Bugay ise buna “Tüm kapıcılar ya da muhasebeciler Cafer ya da Ergun değil.” diyerek cevap vermiştir.[3]

Ölümü

Karacaahmet Mezarlığı’nda Ercan Yazgan’ın kabri.

8 Mart 2018 tarihinde İstanbul’un Sultanbeyli ilçesindeki bir hastanede inmeye bağlı çoklu organ yetmezliği nedeniyle 73 yaşında öldü. Cenazesi 10 Mart 2018’de Şakirin Camii’de düzenlenen cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.[4]

Filmografisi

Televizyon
Yıl Yapım Rol Kanal
1974-1975 Ahududu TRT 1
1983 Üç İstanbul
1987 Süper Damat
1986-1988 Perihan Abla Şoför İsmet TRT 2
1989-2002 Bizimkiler Kapıcı Cafer Haktanır TRT 1 (1989-1994),
Star TV (1994-1999, 2002),
Show TV (1999-2002)
1990 Bir Milyara Bir Çocuk Yapımcı TRT 1
1993 Yazlıkçılar Bekir Korkmaz
1996 Oğlum Adam Olacak Ermeni Agop Efendi Star TV
1994-1998 Kaygısızlar Memnun Kaygısız Kanal D / Kanal 6 / Star TV
1999 Sevda Kondu Musa Kanal 6
2002 Gel Kulağına Söyleyeyim
Star TV
Sırlar Dünyası / Sır Kapısı Samanyolu TV
2002 Aşk Meydan Savaşı Janti Ekrem Kanal D
2003 Hayat Bilgisi Sedat’ın Babası
Show TV
2004 Altın Kafes Muavin
Tatil Aşkları Tilki Star TV
Büyük Buluşma Necmi Samanyolu TV
2006 Ahh İstanbul Kâzım atv
Yalancı Yârim Rasim Star TV
2008 Adanalı Berber Haluk atv
Talih Kuşu
2009 Hanımın Çiftliği Kanal D
2011-2012 İffet Osman Star TV
Filmler
Yıl Yapım Rol Tür
1963 Susuz Yaz Mahkum Sinema filmi
1971 Hüdaverdi-Pırtık Pırtık
1975 İzin Musa
1977 Sarmaş Dolaş Kahveci
Tatlı Kaçık Necati
1978 Ölüm Görevi Cevat
Sen Aşk Nedir, Bilir Misin? Komiser Rıza
1979 Dokunmayın Şabanıma Ökkeş
1983 Arkadaşım
1986 Kabadayı Yusuf
Şaka Maka
1987 Al Gülüm Ver Gülüm
1999 Duruşma Berber
2000 Balalayka Şoför
2008 Nekrüt Kader Baba
2010 Kardelen Hayri
2015 Bana Masal Anlatma Haşmet
2017 Ver Kaç Muhsin

Ödüller

  • 1999: 36. Altın Portakal Film Festivali – En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu – Duruşma
  • 2019 – Mesrob Mutafyan, Ermeni din adamı ve Türkiye Ermenileri’nin 84’üncü patriğiydi (d. 1956)
  • 2019 – Cynthia Thompson, Jamaikalı atlettir (d. 1922)
  • 2020 – David Rogers, Amerikalı otomobil yarışçısı (d. 1955)
  • 2020 – Max von Sydow, İsveçli sinema oyuncusu (d. 1929)
  • 2021 – Kuryana Azis, Endonezyalı siyasetçi (d. 1952)
  • 2021 – Adrian Bărar, Rumen gitarist ve besteci (d. 1960)
  • 2021 – Djibril Tamsir Niane, bir Gineli tarihçi, oyun yazarı ve kısa öykü yazarıydı (d. 1932)
  • 2021 – Rasim Öztekin, Türk tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu (d. 1959)
Rasim Öztekin

2021 yılında Rasim Öztekin
Doğum Rasim Mükerrem Öztekin
14 Ocak 1959
İstanbul, Türkiye
Ölüm 8 Mart 2021 (62 yaşında)
Üsküdar, İstanbul, Türkiye
Ölüm sebebi Kalp krizi[1]
Defin yeri Zincirlikuyu Mezarlığı, İstanbul
Meslek Oyuncu
Etkin yıllar 1977-2021
Evlilik Zeynep Aslıhan İşbay (boşandı)

Esra Kazancıbaşı
(e. 2005; ö. 2021)
Çocuk(lar) Pelin Öztekin
Ebeveyn(ler) Atila Fazlı Öztekin[2]
Fatma Şükran Öztekin[3][4]
Akraba(lar) Rasim Celalettin Öztekin (dedesi)
Rasim Öztekin’in Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki mezarı, İstanbul

Rasim Mükerrem Öztekin[3][4] (14 Ocak 1959, İstanbul – 8 Mart 2021, İstanbul), Türk tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu ve seslendirme sanatçısı.

Rasim Celalettin Öztekin

Rasim Celalettin Öztekin (1920)
Doğum 1874
Ölüm 12 Aralık 1933
Defin yeri Sahrayıcedid Mezarlığı, İstanbul
Çocuk(lar) 6

Rasim Celalettin Öztekin (d. 1874, Debre-i bala – ö. 12 Aralık 1933), Türk siyasetçi.

Mühendishâne-i Berrî-i Hümayûn (Topçu Harbiyesi) mezunudur. 3. Ordu Subaylığı, Selanik 3.Topçu Fırkası Harp Yaverliği, 13. Sahra Topçu Alayı 1. Tabur Kumandanlığı, Padişah II. Abdülhamit’in Muhafız Subaylığı, 6. Kolordu Nakliye Alayı 2. Tabur Komutanlığı, Beylerbeyi Sarayı Muhafız Kıtası ve Jandarma Genel Komutanlığı Subaylığı, TBMM I. Dönem Cebelibereket (Osmaniye), II. Dönem Ertuğrul (Bilecik), III. Dönem Bilecik ve IV. Dönem Kütahya Milletvekilliği, I. Dönem Nâfıa (Bayındırlık) Encümeni Reisliği yapmıştır. Evli ve altı çocuk babasıdır.[1] Rasim Öztekin’in dedesidir.[2][3][4]

Eğitimi ve ilk yılları

İstanbul’daki Galatasaray Lisesini bitirmesinin ardından İstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulundan mezun olan sanatçı, sahne yaşamında ilk deneyimlerini İstanbul Akademik Sanatçılar Topluluğu ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi ve Nöbetçi Tiyatro’da amatör çalışmalarla edindi. Profesyonel tiyatro sanatçılığına, Ferhan Şensoy’un Ortaoyuncular topluluğunda başladı. 2016 yılında Kel Hasan Efendi’nin kavuğu Ferhan Şensoy tarafından kendisine devredilmiş,[6] 20 Eylül 2020 tarihinde ise kavuğu kendisi Şevket Çoruh’a devretmiştir.[7][8]

Tiyatroculuğun yanı sıra aynı zamanda 1992-1995 yılları arasında televizyonlarda şov programları yapmıştır. 1989 yılında TRT’de Tele Düldül adlı programı sundu. 1994 yılında Gani Müjde ve Yılmaz Erdoğan’ın yazdığı “2071’de Türkiye” adlı müzikali sahneye koyup oynamıştır. Sinema, dizi ve filmlerde de rol almıştır. TRT’ye program metin yazarlığı ve bir dönem Akşam gazetesinde köşe yazarlığı yapmıştır. Mart 2020’de Rasim Öztekin’in resmi YouTube kanalı olan Rasim Öztekin TV açılmıştır.[9]

Ölümü ve sonrası

2004 yılında Rasim Öztekin’e kalp yetmezliği teşhisi kondu.[10] Kalp rahatsızlığı olan oyuncu, 8 Mart 2021 tarihinde geçirdiği kalp krizi nedeniyle hastaneye kaldırıldı. Yoğun bakıma alınan Öztekin, akşam saatlerinde tedavi gördüğü Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 62 yaşında öldü.[11]

Ölümünden sonra, sanatçılar Ferhan Şensoy, Şevket Çoruh, Cem Yılmaz, Cüneyt Arkın, Yılmaz Erdoğan, Hülya Koçyiğit, Demet Akbağ, Şoray Uzun, Gülse Birsel, Ata Demirer ile siyasetçiler Recep Tayyip Erdoğan, Fahrettin Koca, Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Ali Babacan ve diğer siyasetçilerle sanatçılar başsağlığı dilediler.[12][13]

Çalışmaları

Oynadığı tiyatro oyunları

  • 1980: Şahları da Vururlar
  • 1981: Kahraman Bakkal Süpermarkete Karşı
  • 1983: Anna’nın 7 Ana Günahı
  • 1984: Fırıncı Şükrü, Deli Vahap ve Ötekiler
  • 1985: Hayrola Karyola
  • 1985: Eşek Arıları
  • 1986: Muzır Müzikal
  • 1986: İçinden Tramvay Geçen Şarkı
  • 1986: İstanbul’u Satıyorum
  • 1988: Don Juan İle Madonna
  • 1989: Soyut Padişah
  • 1990: Yorgun Matador
  • 1991: Aşkımızın Gemisi Fındık Kabuğu
  • 1992: Güle Güle Godot
  • 1996: Aptallara Güzel Gelen Televizyon Dizileri
  • 1997: Haldun Taner Kabare
  • 1998: Çok Tuhaf Soruşturma
  • 1999: Parasız Yaşamak Pahalı
  • 2000: Fişne Pahçesu
  • 2001: Kökü Bitti Zıkkım Zulada
  • 2001: Sahibinden Satılık Birinci El Ortaoyunu
  • 2003: Biri Bizi Dikizliyor
  • 2004: Uzun Donlu Kişot
  • 2005: Kiralık Oyun
  • 2008: Boşgezen ve Kalfası

Müzikaller

  • 1986: Muzır Müzikal
  • 1994: 2071’de Türkiye
  • 2005: Yıldızların Altında

Filmografisi

Diziler

Yıl Yapım Rol Bölüm/Sezon Kanal
1984 Köşe Dönücü TRT 1
1987 Biraz Düş: Biraz Gülüş
1989 Doktorlar TRT 1
1991 Varsayalım İsmail
1995 Boşgezen ve Kalfası Kalfa Şakir 1-8 Flash TV
1996 Başka İstanbul Yok Necip Karabıyık atv
1998 Eğrisiyle-Doğrusu
Kızım Osman
2000 Paşa Baba Konağı Behlül TGRT
2001 Yeni Hayat Gaffar atv
2002 Ev Hâli Faik Show TV
2005 Dolunay Şükrü atv
Hırsız Polis Başkomiser Selahattin 2. sezon Kanal D
2006 Pertev Bey’in Üç Kızı 1-6 TRT 1
2007 Güzel Günler
Suç Dosyası Samet FOX
Anında Görüntü Show 9, 16
2008 Eyvah Halam Hilmi 1-5 Star TV
Komedi Türk Malo Cengiz FOX
2009-2011 Geniş Aile Kuddusi Kirişçi 1, 2 ve 3. sezon Kanal D ve Star TV
2012-2017 Seksenler Fehmi Özdemir 1-491 TRT 1
2019-2021
2014 Kardeş Payı Doktor 22 Star TV
2017 Klavye Delikanlıları Hiko Dayı 1-8 Show TV
İnadına Sözleri İnsanı
2018 Görevimiz Komedi Takım Lideri FOX
2020 Ev Yapımı Fehmi 1-13 TRT 1

Filmler

Yıl Yapım Rol Notlar
1986 Bir Günlük Aşk Bülent Sinema filmi
1987 72. Koğuş Bobi
1988 Arabesk Hasta
1992 Kurt Kanunu
1993 Tersine Dünya Süleyman
1994 Türk Tutkusu Yaman’ın Kardeşi
1995 Bay E Şef
2004 G.O.R.A. Bob Marley Faruk
Aktör Eskisi TV Filmi
2005 Pardon Muzaffer Sinema filmi
2005 Şans Kapıyı Kırınca Jose Ricardo
2006 Balıketi Reşat
Kapılara Dikkat Türkiye Dışişleri Bakanı
2007 Kabadayı Sürmeli
2009 Kanal-İ-Zasyon Kahveci
Deli Dumrul Kurtlar Kuşlar Aleminde Hüsnü Baba
2010 Gelecekten Bir Gün Canal
Vay Arkadaş Efendi
2013 Düğün Dernek İsmail
2014 Mandıra Filozofu Cavit
2015 Düğün Dernek 2: Sünnet İsmail
2015 Bak Hele Bak
2017 Çalgı Çengi İkimiz Bünyamin Abi
2019 Dijital Esaret Zeytin
2020 Baba Parası Saffet

Seslendirme

Diziler

Yıl Yapım Seslendirme
2006 Acemi Cadı Duman

Filmler

Yıl Yapım Seslendirme Notlar
2010 Biraz Tuz Biraz Biber Seslendirme Sinema Filmi

Ödüller

  • 1988: Altan Erbulak Ödülleri – En İyi Oyuncu
  • 2003: 7. Afife Tiyatro Ödülleri – Yılın En Başarılı Müzikal ya da Komedi Yardımcı Erkek Oyuncusu Ödülü – Biri Bizi Dikizliyor
  • 2010: Ayaklı Gazete – Yılın En İyi Yardımcı Erkek Oyuncusu
  • 2010: KALDER (Kalite Derneği) En Kaliteli Sanatçı ödülü
  • 2011: Yılın Nasrettin Hocası
  • 2022 – Valeriy Petrov, Sovyet-Ukraynalı profesyonel futbolcu ve teknik direktör (d. 1955)
  • 2023 – Marcel Amont, Fransız aktör, şarkıcı ve müzisyen (d. 1929)
  • 2023 – Hendrik Brocks, Endonezyalı bisikletçi (d. 1942)
  • 2023 – Gianmarco Calleri, İtalyan futbolcu, girişimci ve spor yöneticisi (d. 1942)
  • 2023 – Italo Galbiati, İtalyan eski futbolcu ve teknik adam (d. 1937)
  • 2023 – Bert I. Gordon, Amerikalı film yapımcısı, yönetmeni ve senarist (d. 1922)
  • 2023 – Satish Kaushik, Hint aktör, yönetmen, yapımcı, komedyen ve senarist (d. 1956)
  • 2023 – Dolores Klaich, Amerikalı feminist yazar, aktivist, gazeteci ve eğitimci (d. 1936)
  • 2023 – Grace Onyango, Kenyalı eğitimci ve siyasetçi (d. 1924)
  • 2023 – Haim Topol, İsrailli tiyatro ve sinema oyuncusu (d. 1935)
  • 2024 – Herbert Kroemer, Alman fizikçi ve Nobel Fizik Ödülü sahibi (d. 1928)

Tatiller ve özel günler

  • Dünya Kadınlar Günü

 

 wikipedia.org

Ayrıca Kontrol Edin

Tarihte 14 Mart olayları

14 Mart, Tarihte Bugün Miladi takvime göre yılın 73. günü. Şubat – Mart – Nisan 1 2 3 4 5 …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir