Facebook'ta takip et.Twitter'da takip et. Abone Ol!
Ailece hidayete kavuÅŸtular
Din
2021-02-19 12:08

Ailece hidayete kavuÅŸtular

Müslüman olan Kanadalı anne 5 çocuÄŸuyla sosyal medyada İslamiyet'i anlatıyor

2006'da İslamiyet'i kabul eden Kanadalı iÅŸaret dili ve İngilizce öÄŸretmeni Jenny Molendyk Divleli, 9 yıl önce yerleÅŸtiÄŸi İstanbul'da 5 çocuÄŸuyla hazırladığı, çocuklara yönelik sosyal medya paylaşımlarıyla büyük beÄŸeni topluyor.


 
 

Molendyk, polis bir baba ve hemÅŸire bir annenin ikinci çocuÄŸu olarak Kanada'da dünyaya geldi. Muhafazakar Hristiyan bir ailede, dini duyarlılığı yüksek bir çocukluk ve gençlik yaÅŸayan Molendyk, Manitoba Üniversitesi ve Red River Kolejinde Dil Bilimi ve Amerikan İşaret Dili Tercümanlığı üzerine eÄŸitim aldı.

Üniversite yıllarında "hayatın anlamını" keÅŸfetmek üzere uzun yıllar sürecek bir arayışa giren Molendyk, İslamofobi'nin tüm dünyada yükseliÅŸe geçtiÄŸi, İslamiyet hakkında hiçbir bilgisinin olmadığı dönemde bir Müslümanla tanışarak uzun sohbetler yapma imkanı buldu.

Aradığı soruların yanıtlarını İslamiyet'te bulan ve bu konuda araÅŸtırmalar yapan Molendyk, 14 Mayıs 2006'da "hayatının en güzel ve büyük kararını" alarak Müslüman oldu. BaÅŸta babası ve üniversite hocalarının sert tepkileriyle karşılaÅŸsa da yolculuÄŸundan vazgeçmeyen Molendyk, tüm dünyaya faydalı bir Müslüman olabilmek için İslamiyet'i tanıtmaya baÅŸladı. Molendyk, bu süreçte tanıştığı Sami Divleli ile evlilik kararı alarak 2012'de Türkiye'ye yerleÅŸti.

Bir yandan İngilizce öÄŸretmenliÄŸine devam eden Molendyk, bir yandan da sosyal medya hesapları üzerinden 5 çocuÄŸuyla çocuklar için hem eÄŸitici hem bilgilendirici paylaşımlar yapıyor. Molendyk, Türkçe ve İngilizce paylaşımlarında hem genel konulara deÄŸiniyor hem de İslamiyet'i ve Hazreti Muhammed'i tanıtıyor.

 

"YENİ BİR İNANÇ KAPISI AÇILDI"

Kanada'dan İstanbul'a uzanan arayış ve hidayet yolculuÄŸunu AA muhabirine anlatan Jenny Molendyk Divleli, dedesinin ölümünün ardından hayatın anlamını sorgulamaya baÅŸladığı dönemde İslamiyet ile tanıştığını dile getirdi.

Molendyk ÅŸöyle konuÅŸtu:

"Müslümanlar kimdir, neye inanıyorlar hiç bilmiyordum. Aynı peygamberlere inandığımızı da bilmiyordum. İşaret dili tercümanlığı okuduÄŸum için belki bir gün bir camide tercümanlık yaparım diye daha fazla araÅŸtırmaya baÅŸladım. Daha iyi bir insan olmak için baÅŸladığım yolda yeni bir inanç kapısı açıldı. O dönemde Hristiyan inancında benim için sıkıntılar vardı. Sonra birçok ÅŸey oldu ve çok önemli bir noktaya geldim. Allah inancım hep vardı aslında. Bir gece samimi bir dua ettim. 'Hristiyanlık ya da İslam için bana bir yol göster' diye dua ettim. Ondan sonra harika Müslümanlarla tanıştım. Camiye gittim, arkadaÅŸlarım oldu. İslam'ın doÄŸru bir yol olduÄŸunu anlamaya baÅŸladım."

Molendyk, İslamiyet ile ilgili yaptığı araştırmalarda yaşam tarzının tamamen değişeceğini fark ettiğini, bu durumun da korku ve endişeye sebep olduğunu anlattı.

Seminer için gelen Müslüman konuÅŸmacının pek çok sorusuna yanıt verdiÄŸini, bir gün önce gittiÄŸi papazdan ise cevap alamadığını belirten Molendyk, "EÅŸime, o zaman arkadaşımdı, mektup yazdım, 'Ben Müslüman olacağım' diye. Allah razı olsun ÅŸehrime geldi. O gün Müslüman oldum ve baÅŸörtüsü taktım. Müslüman olursam Allah'ın istediÄŸi ÅŸeyleri yapacağım diye karar almıştım. Daha önce, 'Müslüman olsam bile baÅŸörtü takmayacağım.' diye düÅŸünüyordum. Çünkü nasıl olacak kültürümüze ne olacak insanlar ne düÅŸünecek gibi çekincelerim vardı. 'Allah'ım senin için yaÅŸamak istiyorum. İşimi kolaylaÅŸtır, bana yardım et.' diye dua ettim." diye konuÅŸtu.

 

"MÜSLÜMAN OLDUKTAN SONRA ÇOK ZORLU BİR SÜREÇ YAÅžADIM"

Müslüman olduktan sonra yaÅŸadığı zorlu süreci de gözyaÅŸlarıyla anlatan Molendyk, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Benden 4 yaÅŸ büyük bir aÄŸabeyim var. Çok iyi anlaşıyoruz elhamdülillah. AÄŸabeyim hemen kabul etti kararımı, beni destekledi. Babam bir mektup yazdı. Zaten farklı ÅŸehirlerde yaşıyorduk. İnternet sitelerinden İslam'la ilgili bulduÄŸu ÅŸeyleri, kopyaladı bana gönderdi. 'Senin seçtiÄŸin din bu' demek istedi. Çok üzüldü, onu da anlıyorum. Ama İslam'ın ne olduÄŸunu o da bilmiyordu. Televizyonda ne gördüyse onu biliyordu. Annem daha çok korktu. 'Evleneceksin, çocuklarını hiç görmeyeceksin, bodrum katta yaÅŸayacaksın, kilitli ÅŸekilde karanlık bir yerde' gibi korkuları vardı annemin. Babamın ve annemin fikirleri üst üste geldi."

Başını örtmesinin ardından okul ve iÅŸ hayatında da kendisini üzen tepkilerle karşılaÅŸtığını belirten Molendyk, "Herkes ÅŸok oldu. Üniversitedeki hocalarım beni özel bir odaya çağırdılar. 'Sana ne oldu? Sizin için çok korkuyoruz. Bir sorun mu oldu? Lütfen anlatın.' dediler. Ben ve 4 hoca oturduk. Kanada için çok farklı bir durumdu. Çok üzüldüm çünkü baÅŸka bir dine geçmiÅŸ olsaydım veya baÅŸörtüm olmasaydı (fark etmeyecekler) hiçbir ÅŸey demeyeceklerdi. Çünkü İslam'ı seçmiÅŸtim. İşte de sorunlar çıktı. Müdürüm, 'Herkes seni çok merak ediyor? Ne oldu? Neden böyle yaptın?' gibi sorular sordu. Sonra da o iÅŸten ayrıldım." ifadelerini kullandı.

 

"ALIÅžMAK ZOR OLDU AMA İSTANBUL'U VE TÜRKİYE'Yİ ÇOK SEVDİM"

EÄŸitim ve iÅŸ için Kanada'da bulunan Sami Divleli ile evlendiÄŸinde nikahına sadece aÄŸabeyinin geldiÄŸini dile getiren Molendyk, düÄŸünlerinin de 6 ay sonra Türkiye'de yapıldığını söyledi.

Türkiye'deki düÄŸüne annesinin de geldiÄŸini ve o zaman İslamiyet'i seçmesine de alıştığını anlatan Molendyk, "İlk çocuÄŸumuz 2008'de Kanada’da doÄŸdu. Çocuklarımızın Müslüman bir ülkede büyümesini, iki dil bilmelerini ve ezan duymalarını istedik. En azından okul öncesinde bu ÅŸekilde denemeye karar verdik. O zaman planımız yoktu. '1 yıl bakalım eÄŸer yerleÅŸebilirsek devam edelim' diye karar verdik. Elhamdülillah hala buradayız." dedi.

9 yıldır İstanbul'da yaÅŸayan Jenny Molendyk, bu sürede yaÅŸadıklarını ÅŸöyle anlattı:

"EÅŸimin ailesi beni kızları gibi kabul etti. Yine de zor oldu. Hiç Türkçem yoktu. EÅŸimin ailesinin de İngilizcesi yoktu. EÅŸimin iÅŸi Kanada'daydı ve sürekli gelip gitti. BaÅŸlarda arkadaşım yoktu. Kanada'da baÅŸörtülü olduÄŸum için herkes bana bakıyordu. Beyaz, mavi gözlü ve Müslüman. Türkiye'ye geldim, bana hiç kimse bakmaz diye düÅŸündüm. Ama hiç de öyle olmadı. Herkes yabancı olduÄŸumu anladı, merak ettiler, sokakta durdurup soru sordular. Gerçekten İstanbul'u ve Türkiye'yi çok seviyorum. Çok memnunuz. Åžimdi 5 çocuÄŸumuz var çok ÅŸükür. Müslüman olmadan önce evlenmek ya da çocuk yapmak istemiyordum. Müslüman olduktan sonra evlenmek ve kalabalık bir ailem olsun istedim. O kadar yoÄŸun ki anlatamam. Evde çok ses ve kalabalık var. Mutlu günlerimizi yaşıyoruz. İslam'la mutlu, İslam'ı seven ve Peygamberimizi örnek alan çocuklar yetiÅŸtirmek istiyoruz. Benim ve eÅŸim için en önemlisi bu."

 

 

KAYNAK : AA

 ETİKETLER

 


Bu haber 20 kez okundu.

                                                   4 + 7 = ?

HAVA DURUMU

ANKARA

SON YORUMLAR

Haber Scripti V5 © 2020 | İzinsiz ve Kaynak gösterilmeden kullanılamaz

Espower Bilisim