II. İzzeddin Keykavus (Farsça: عز الدين كيكاوس بن كيخسرو, İzzeddin Keykâvus bin Keyhüsrev) (ö. 1279) Türkiye Selçuklu Sultanı ve II. Gıyaseddin Keyhüsrev'in büyük oÄŸludur. |
II. İzzeddin Keykavus عز الدين كيكاوس بن كيخسرو | |||||
---|---|---|---|---|---|
Türkiye Selçuklu Sultanı | |||||
Hüküm süresi | 1246-1257 | ||||
Önce gelen | II. Gıyaseddin Keyhüsrev | ||||
Sonra gelen | IV. Kılıç Arslan | ||||
|
|||||
Hanedan | Selçuklu Hanedanı | ||||
Babası | II. Gıyaseddin Keyhüsrev | ||||
Ölüm | 1279 | ||||
Dini | Sünni İslam |
II. Gıyaseddin Keyhüsrev 1246 yılında öldüÄŸünde; bir Bizans papazının kızından doÄŸan büyük oÄŸlu II. İzzeddin Keykâvus 11, bir Türk kızından doÄŸan 2. oÄŸlu IV. Rükneddin Kılıçarslan 9, Gürcü kraliçesi Rusudan’ın kızı 2. Tamara’dan doÄŸan 3. oÄŸlu II. Alaeddin Keykubad 7 yaşında idi. II. Gıyaseddin Keyhüsrev ölmeden önce küçük oÄŸlu II. Alaeddin’i veliaht olarak vasiyet etmiÅŸti. Ancak güçlü vezir Celâleddin Karatay üç ÅŸehzadeyi birlikte tahta oturtmuÅŸ, cuma hutbelerini üçü adına okutmuÅŸtur.
Aksarâyî: "Büyük vezir Celâleddin Karatay ve Beylerbeyi YavtaÅŸ, iki büyük kardeÅŸin azledilip küçük kardeÅŸin tahta oturmasını uygun görmediler. DiÄŸer emirlerle görüÅŸ birliÄŸine vararak her üç kardeÅŸi saltanat tahtına oturttular. Her üç kardeÅŸ adına sikke basıp hutbe okuttular”.
Tahtta temsîlî olarak II. İzzeddin bulunuyordu. Ülkeyi güçlü vezir Sahip Åžemseddin İsfahânî yönetiyordu.
Tokat merkezli doÄŸu illerinin başına IV. Rükneddin Kılıçarslan getirildi. Rükneddin Kılıçarslan’ın adamları onu tek başına tahta oturtma gayreti içine girip MoÄŸol hanının huzuruna çıktılar. Handan Rükneddin Kılıçarslan’ın sultanlığı için bir ferman aldılar. Selçuklu baÅŸ veziri Sahip Åžemseddin İsfahânî’ye haber gönderip onu iki kölesi ile huzura çağırılar. Sahip İsfahânî bir müddet onlara karşı direndi. Sonunda onlara teslim oldu ve birkaç gün sonra zindanda başı vuruldu. Ulaklar, vezir Sahip’in kesik başını Sivas’ta bulunan Sultan Rükneddin Kılıçarslan’a götürdüler.
Sultan Rükneddin, kadı Cemaleddin ile İmadeddin Hoteni’yi Konya’daki Sultan II. İzzeddin’e elçi olarak gönderip “Sultanlığı kendisine bıraktığı takdirde kendisine bir kötülük yapılmayacağı” vaadinde bulundu. Vezir Cemaleddin Karatay, doÄŸu illerinin Rükneddin; batı illerinin de İzzeddin tarafından yönetilmesini önerdi. Kadı Cemaleddin bu öneriyi uygun bulup Sultan Rükneddin’in adamlarına iletti. Onlar da bu öneriyi uygun bulup MoÄŸollar’ın gönderdikleri askerleri geri gönderdiler. Rükneddin Kılıçarslan ve adamları hep birlikte Kayseri yolunu tuttular.
Rükneddin Kılıçarslan; Nizameddin HurÅŸit’i vezirliÄŸe, Siraceddin Sarıca’yı BeylerbeyliÄŸine, Seyfeddin Toruntay’ı Malatya veliliÄŸine, Seyfeddin Türkeri’yi Sivas valiliÄŸine atadı. Bunları diÄŸer kardeÅŸlerine ve vezirlerine danışmadan yapıyordu.
Bunun üzerine Sultan İzzeddin, Celâleddin Karatay'ın da desteÄŸini alarak kardeÅŸi Rükneddin Kılıçarslan ve vezirlerine karşı savaÅŸ hazırlıklarına baÅŸladı. Topladığı 10.000 kiÅŸilik ordusunu Fahreddin ArslandoÄŸmuÅŸ ve Fahreddin Yakup komutasında Rükneddin Kılıçarslan’ın üzerine gönderdi. Rükneddin’in ordusunun başında da Seyfeddin Toruntay ve Seyfeddin Türkeri bulunuyordu. Daha ilk vuruÅŸmada Rükneddin’in komutanları Toruntay ve Türkeri yenik düÅŸüp tutsak alındılar. Rükneddin’in diÄŸer emiri Siraceddin geri kaçtı. Sultan Rükneddin de tutsak alınarak II. İzzeddin’in huzuruna getirildi. Vezir Karatay’ın telkinleri ile II. İzzeddin kardeÅŸi Rükneddin Kılıçarslan’ı bağışladı (1249).
MoÄŸol komutanı Baycu Noyan, yapılan anlaÅŸmaya aykırı olarak Anadolu’dan daha fazla vergi ve haraç alıyordu. II. İzzeddin Keykâvus, Altın Ordu sultanı Batu Han’a kıymetli hediyelerle birlikte 100.000 dirhem para göndererek Baycu Noyan’ın bu keyfî davranışına son vermesini istedi. Baycu, bu durumu engelleyen bir ferman alınca buna çok kızıp Sultan II. İzzeddin’e karşı fırsat kollamaya baÅŸladı.
Vezirlerden Sucaedin Abdurrahman, Necibeddin, Zekeriya ve Bahaeddin Erzincânî MoÄŸol imparatoru Mengü Han’ın yanına giderek MoÄŸollardan destek aldılar. Mengü Han, Sultan II. İzzeddin’i ve diÄŸer iki ÅŸehzadeyi yanına çağırdı. İzzeddin Keykâvus ve vezir Karatay, bu çaÄŸrıya karşı çıkamadılar. 3 Selçuklu sultanı, Mengü Han’a gitmeye karar verdiler.
II. İzzeddin Keykâvus, 1254 yılında yola çıkıp Sivas’a vardığında arkadan yetiÅŸen habercilerden Celaleddin Karatay’ın ölüm haberini aldı. İzzeddin ve Kılıç Arslan kardeÅŸler geri döndüler.
Ord. Prof. Togan:
“2.Alaaddin Keykubat, Kırım-Saray yolu ile Karakurum’a gitmiÅŸ; Azerbaycan-Derbent yolu ile dönerken, 1254 yılında Erzincan’da zehirletilmiÅŸtir” diyor.
Tahtan düÅŸüÅŸü
Ülke 1254 Yılından 1261 yılına kadar II. İzzeddin Keykâvus’un Konya merkezi ile IV. Kılıç Arslan’ın Tokat merkezleri arasında paylaşılarak yönetildi. Bu arada iki kardeÅŸ birkaç kez savaÅŸtılar.
Bu sıralarda MoÄŸolların büyük hanı Mengü Han, İran ile batı ülkelerin yönetimine Hülâgû’yu atadı (1256-1264).
Hülâgû'nun aileleri ile birlikte 1.000.000 bulan ordusunu İran’da Kazvin-Mugan bölgesine yerleÅŸtirmesinden sonra Baycu Noyan kendi yandaÅŸlarına uygun yer aramak için Anadolu’ya girdi ve Aksaray’da II. İzzeddin Keykâvus’un kuvvetlerini yendi. II. İzzeddin önce Alanya’ya kaçtı, sonra Bizans’a sığındı. Yenilgiden sonra bazı emirler Uluborlu kalesine gidip IV. Kılıç Arslan’ı kurtararak 4 Mart 1257 yılında sultan ilan ettiler.
IV. Kılıç Arslan, Tokat’a kaçıp MoÄŸollardan yardım istedi. MoÄŸollar, Alıncak Noyan komutasında bir orduyu ona yardıma gönderdiler. Hülâgû'nun onayı ile Kızılırmak’ın batısında kalan bölge II. İzzeddin’e; doÄŸusunda kalan bölge IV. Kılıç Arslan’a verildi.
Daha sonra yapılan savaÅŸta yenik düÅŸen II. İzzeddin Bizans'a sığındı.
II. İzzeddin Keykâvus’un dayısı Kir Kedid, onu ve adamlarını “Kendisine karşı komplo hazırlığı yaptıkları, onu devirip, Bizans’ı ele geçireceklerini” ihbar edince imparator VIII. Mihail, İzzeddin’in komutanları UÄŸurlu, Ali Bahadır ve Erzincanlı Nureddin’i hemen tutuklayıp öldürdü. UÄŸurlu’nun gözlerine mil salıp kör etti. II. İzzeddin Keykâvus’u Aynos (Enez) kalesinde zindana attı. İzzeddin’in karısı ve oÄŸulları Gıyaseddin Mesut ile Rükneddin Keyümers de İstanbul’da gözetim altına alındı.
Berke Han, komutan Toktagu Han’ı ve Gazi Erenlerin komutanı Sarı Saltuk’un oÄŸlu Seyyit İsmail’i gönderip Sultan II. İzzeddin’i zindandan kurtararak Kırım’a getirdi. Orada kızı ile evlendirdi, Sudak ve Sulhat kentlerinin gelirini de ona verdi.
1262-1277 Yılları Pervane dönemidir. Pervane dönemi, MoÄŸol-Selçuklu iÅŸbirliÄŸinin pekiÅŸtiÄŸi dönemdir.
II. Gıyaseddin Keyhüsrev 1243 yılında KösedaÄŸ Savaşı'nda MoÄŸol komutanı Baycu Noyan'a yenilerek Antalya'ya kaçmış ve 1246 yılında orada ölmüÅŸtü.
II. İzzeddin Keykâvus babasının yerine tahta geçti ve aynı yıl içinde kardeÅŸi IV. Kılıç Arslan'ı MoÄŸol Hanı Güyük'ün tahta çıkma töreninde hazır bulunmak üzere MoÄŸolistan'a elçi olarak gönderdi. MoÄŸollar IV. Kılıç Arslan'dan hoÅŸnut kalarak onu Türkiye Selçuklu Sultanı olarak tanıdılar. IV. Kılıç Arslan 1248'de Sivas'ta tahta çıktı.
Böylece II. İzzeddin Keykâvus ve IV. Kılıç Arslan arasında taht kavgaları baÅŸladı. Üçüncü ve en küçük kardeÅŸ olan II. Alaeddin Keykubad da taht kavgalarına katıldı. Ancak Anadolu'nun ileri gelenlerinin araya girmesiyle üç kardeÅŸ ortak olarak saltanat sürmeye ikna edildiler. Böylece 1249 yılında Anadolu Selçuklu Devleti tarihinde 8 yıl sürecek üçlü iktidar dönemi baÅŸlamış oldu.
II. İzzeddin Keykâvus Kızılırmak nehrinin batısında hüküm sürdü. IV. Kılıç Arslan ve II. Alaeddin Keykubad da Kızılırmak'ın doÄŸusunda hüküm sürdüler. 1256 yılında MoÄŸol kumandanı Baycu Noyan Anadolu'ya bir sefer daha yaptı. Aksaray yakınlarında II. İzzeddin Keykâvus'un ordusunu yenilgiye uÄŸrattı ve böylece Anadolu MoÄŸol egemenliÄŸine tamamen girmiÅŸ oldu. Üçlü iktidar dönemi II. Alaeddin Keykubad'ın 1257'de bilinmeyen bir sebeple ölümüne kadar devam etti.
II. İzzeddin Keykâvus, 1260 yılında Konya'yı bırakarak Kırım'a kaçtı ve 1279 yılında orada öldü. IV. Kılıç Arslan 1265 yılına kadar tek başına hüküm sürmeye devam etti.
Kaynak : Wikipedia.org
Resim : Timeturk.com